Değerli kardeşlerim bu haftaki yazımızın konusu 24 haziran da yapılacak Türkiye genel seçimleri üzerine olacaktı. Ancak geçtiğimiz aylarda Amerika başkanı Trumpın ABD Tel Aviv elçiliğini Kudüs’e taşıma kararını imzalaması ve Nakba gününde 14 mayısta elçiliği Kudüs’e taşıyarak açması üzerine Filistinde masumane yapılan gösteri ve protestolara Siyonist İsrail’in eli silahlı katilleri yine Müslüman kanı akıttığı olaylar üzerine yorum yapacağız. Buyurun başlayalım.
Öncelikle Büyük Felaket (Nakba) günü, Filistinlilerin göçe zorlandığı ve 14 Mayıs 1948 de İsrail’in kurulduğu gündür. O tarihlerde Arap İsrail savaşlarında Arapların yenilgisi ve günümüze kadar gelen Filistin halkının gördüğü zulüm ve ölümler hiç eksik olmamış ve tüm dünya terörist ve katil devlet olarak tarih de yerini almaya devam etmiştir. Özellikle Amerika başkanı Trumpın Nakba günün de ve İsrailin kuruluş yıldönümünde Büyükelçiliği Kudüs’e taşıma kararı sonrası İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Sayın Erdoğan’ın çağrısı ile İstanbul da toplandı ancak bazı Müslüman ülke liderlerinin böylesi önemli bir çağrıya bizatihi gelmeyerek elçi veya bakan nezdinde temsilci göndererek katılması Müslüman devletlerin birlik olma, birlikte hareket etme gayretinde olmadığını göstermiş ve tabandan gelecek tepkiyi önlemek için katılım yapıldığı algısı oluşturmuştur. Amerika ve İsrailin bu karara aşırı tepki vermeyen komşu Arap ülkelerinden aldığı cesaretle geçtiğimiz 14 mayıs günü törenle elçiliği açarak 62 Filistinli Müslüman’ın acımasızca şehit edildiği ve 3 bine yakın Filistinlinin yaralandığı bir güne imza atmış oldular. Yine bakıyoruz en sert tepkiyi yine Türkiye’nin lideri Sayın Erdoğan vererek tüm mazlumların sesi olmuştur. Arap ülkeler Osmanlı zamanından beridir birbirleri ile savaşmaktan yanı başlarındaki katil devletin daha da güçlenmesine imkan sağlamışlar ve İsrail ile savaş kelimesini dahi telaffuzdan çekinmişlerdir. Türkiye ve birkaç ülke haricinde Müslüman ülkelerin çoğunun liderleri özellikle İsraile komşu Arap ülkeleri bu olaya gereken tepkiyi verememiştir. Suudlar Elçiliğin Kudüs’e taşınmasını kınadıklarını belirtmiş fakat şehit olan Filistinlileri ağzına dahi almamıştır, Mısırı Ürdün’ü söylemeye bile gerek yok zaten Amerikalı veya İsrailli olmuşlar ölen Müslüman Filistinliler zaten onlar için terörist. Batılı ülkeler bu duruma zaten kısık ve istemezük tarzında tepkileri adeta İsrailin katliam yapmasına müsaade eder tarzında olmuştur. Sizler bu yazıyı okurken İTT acil toplanarak mutlak bir karar alacak ve Filistin sorunu görüşülecek. İnşaAllah hayırlı bir karar alınır ve uygulanır.
Zamanı gelmişken seçime bir aydan biraz fazla zaman kalmışken bizim muhalif siyasi partiler de Nakba gününde yaşanan olayları kınama ve tepki göstermeleri memnuniyet vericidir fakat bu olayları kendilerine malzeme yapmaktan geri durmadığını görmekte üzüntü vericidir. Oda TBMM verilen önerge ile İsrail ile olan anlaşmaların iptalini istemiş ve genel kurulda kabul edilmemiştir. Bunu da seçim kampanyalarında İsrail ile neden anlaşmayı iptal edilmedi diye malzeme yapıp propaganda yürütecekleri de aşikar. Buradan cevap vermemiz gerekirse İsrail ile yapılan anlaşmaları iptal etme isteğini, tüm Gazze veya Filistin’e gıda ilaç gibi yardımları nasıl ulaştıracağımızı da yol göstererek verselerdi daha yerinde olurdu. Bizim bu anlaşmaları iptal etmemiz İsrailin işine yarar Filistinlere daha fazla zarar verir, 14 mayıs ta Türkiye’nin yaralıları tedavi amacı ile nakletmek için uçak gönderme isteğine ne Mısır ve nede İsrail kabul etmemiştir. Öyle aklına estikçe anlaşmaları iptal edemiyoruz sayın muhalefet. Saygılarımla