Dün Mehir Vakfına gittik, Mustafa Özdemir Ağabeyle son günlerde yaşanan tuhaf ayak oyunlarını konuştuk.
Öncelikle gözlemimi size ifade edeyim, dün yaklaşık 2 saat Mustafa Ağabey ile birlikte olduk, öğle yemeğini de beraber yedik.
Bir esnaf lokantasında; harika bıçakarası, etliekmek, konyaböreği yapan bir lokantada yedik. Kunduracılarda bir restoran ama inanın Konya’nın en iyi etliekmeğini yapan üç beş yerden birisi.
Burada Mustafa Abi, Yavuz Donat gibi birkaç ünlü ismi de ağırlamış.
Ben de ilk defa olmak üzere buraya gitmiş oldum.
Dediğim gibi 2 saat beraber olduk, inanın nerede ise 20 tane telefon geldi, herkes “geçmiş olsun” diyor.
O tuhaf haberi duyan Mustafa Özdemir’i aramış, zaten bizden öncede beş tane farklı medya kuruluşundan yetkili gelmiş. Mustafa Ağabey bizden sonra da yine herhalde birkaç tane daha gazeteci ile görüşecekti.
“Bu olay bize Konya’da ne kadar sevildiğimizi de gösterdi” diyor Mustafa Özdemir ve her zamanki neşeli haliyle; “Tam 19 yıl önce kurduk biz Gençleri Evlendirme ve Mehir Vakfını… Binlerce çifti evlendirdik.” Diyor ve bizi dosyaların önüne götürüyor, yüzlerce klasör… Bu klasörleri özellikle açıp gösteriyor, bakıyoruz, isimler, evlenmiş aile kurmuş…
Gençleri Evlendirme ve Mehir Vakfı’nın yardımları ile aile kurmuş, aile olmuş binlerce isim…
“Biz hiçbir kayıt dışı işlem yapmadık, neden korkalım” diye de ekliyor.
Bu yıl 550’ye yaklaşmış yaptıkları düğün, evet sadece bu yıl bile bu kadar gencin mutluluğuna ortak olmuşlar… Kutsal bir görev yapan, ahir zamanın insanlık adreslerinden birisi Gençleri Evlendirme ve Mehir Vakfı.
“Abi peki niye bu saldırı oldu” diyorum, o da şaşırıyor, “bu haberi yapan internet sitesi bizimle hiç görüşmedi, galiba birileri yaptırdı bu haberi” diyor.
Peki, olay ne diye soruyorum, anlatıyor:
“Biz 1995 yılında bir grup işadamı ve akademisyenle Mehir Vakfını kurduk. Eşim Fadime Özdemir’in fikriydi aslında böyle bir vakfı kurmak.
O yıllarda birçok ilde şube açmayı da düşünüyorduk. 28 Şubat sürecinde birçok vakıf kapatıldı, vakıfların şube açmaları yasaklandı. Biz de şube açmadık bunun için.
Zaten 2004 yılına kadar vakıflar çok zor hareket ediyordu. O yıldan sonra şube açılması yasal hale geldi. Fakat biz bu arada şubeye ihtiyaç olmadığını, buradan bütün operasyonu yönetebileceğimizi gördük.
Ve bu günlere geldik.
Bir Vakfın Genel Başkanlık sıfatını kullanabilmesi için Şubesi olması gerekiyormuş. Şubeniz yoksa Mütevelli Heyet Başkanlığı unvanını kullanmanız gerekiyormuş.
Biz ise hala Genel Başkanlık unvanını kullanıyorduk.
Bir arkadaşımız, (bu şahsın kurucular kurulunda olması da bizi ayrıca üzdü) bizi şikâyet etmiş.
Aslında onların hedefi vakfımızı kayyuma devrettirmekmiş ama kayıt dışı tek işlem bulamadılar, bir tek Genel Başkanlık adına kullanılan 98 bin liranın yönetim kurulumuz tarafından ödenmesini istediler. Biz de bunu yaptık.
Başaramadılar, hizmetlerimizi engelleyemediler, gençleri sevindirmeye devam edeceğiz. Vakfımız kayyuma devredilmedi, bizler buradayız, Saffet Hocam Mütevelli Heyet Başkanlığından ayrıldı, ben oraya geçtim, Saffet Hocamda Mütevelli Heyet Başkan Yardımcısı oldu.
Sorun morun yok sizin anlayacağınız. Biz görevimizi yapmaya devam edeceğiz.”
Mustafa Ağabey, şunu da ifade ediyor: “lütfen bağışçılarımız gelsin Vakfımızı denetlesin, bir tek yanlış yok, zaten bu denetçinin raporuna da işledi. Biz işte bu kadar net olmamızdan dolayı Rabbimize Şükrediyoruz” diyor.
Hakikaten etkileniyoruz, bütün kayıtlar net, bunu nasıl başardın Mustafa Abi diye soruyorum;
Şu yanıtı veriyor; “Vakfı kurarken 3 tane saç ayağı oluşturduk. Birisi ilim adamlarıydı. Saffet Köse, Ali Öge gibi çok değerli Hocalarımızı Vakfımıza davet ettik. Sağ olsunlar bizimle birlikte oldular hep hocalarımız. Onlar hem ilmi katkılarda bulundular, vakfımıza vizyon verdiler, hem de vakfımızın çok sistemli olmasını sağladılar.
2. ayak bağışçılarımızdı, onlar bize bağışlarda bulundular ve her zaman Vakfımızın güçlü olmasını sağladılar.
3. ayak ise medyamızdı.
Anlıyorum ki Mustafa Ağabey gayet güçlü bir şekilde Mehir Vakfını ileriye taşımaya devam edecek. Bu adi saldırı ise sadece Mehir Vakfının Mütevellisinin daha fazla hizmet etmesine vesile olacak. Şerden hayır çıkmış sizin anlayacağınız.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Sarayındaki Resepsiyona Konya’dan 2 kişiyi davet etmiş; Birisi Mustafa Özdemir…
Başbakanlık sivil toplum kuruluşlarına üstün hizmetlerinden dolayı ödül vermiş, sadece 3 vakfa verilmiş bu ödül ve elbette bu 3 vakıftan birisi Mehir Vakfı…
Herhalde bu başarı birilerinin canını mı sıktı nedir bilmiyorum ama herkes bilmelidir; Konyalı Mehir Vakfını birkaç ayak takımının insafına bırakmaz.
Mustafa Özdemir bizler için önemli…
İnsanlığın ölmediğini, dostluğun bitmediğini, bir birimize güvenimizi birkaç ağzı salyalının ayak oyunlarına bırakmayacağımızı umarım bu olay birilerine net bir şekilde göstermiştir.
Netice itibariyle Gençleri Evlendirme ve Mehir Vakfı faaliyetlerine en güçlü bir şekilde devam ediyor, Rabbimiz; milletimiz için mücadele eden kişi kurum ve kuruluşların yar ve yardımcısı olsun.
Günün özeti işte budur…