Hayrettin Karaman Hocamız dün Yeni Şafak Gazetesindeki yazısının başlığını “Vicdansız Dünya” olarak yazmış…
Nasıl özetleyiveriyor bugün yaşadığımız hayatı, dünyayı…
Elbette dünyayı da, insanları da, acıyı da hüznü de, huzuru da, sıhhati de, sağlığı da, ölümü de, yaşamı da Allah (C.C.) yarattı…
Bu konuda en küçük bir tereddüdümüz yok…
Onun için gelene sabırla, tevekkülle yaklaşıyoruz ama vicdanımız var, onun için de dayanamıyoruz, hüzünleniyoruz…
Ağlıyoruz, gözlerimiz ağlıyor ama asıl daha derin, daha hüzünlü olanı ise gönlümüz ağlıyor…
Tam 529 insan…
Haklarında idam kararı verildi, ölümü bekliyorlar…
Hiç birisini tanımıyoruz ama Müslüman’ız, hepsi bizim kardeşlerimiz, nasıl olacak da kardeşlerimizin ölümüne karşı sessiz, ilgisiz kalacağız…
Aynı şeyler Türkiye’de olsaydı (Allah göstermesin), eminim ki bizlerde milli iradeye tahakküm edenlerin, hak yiyenlerin, zalimlerin karşısında olacaktık…
Ve biliyorum ki Mısırda olsaydık bugün idam edilen kardeşlerimizle birlikte olacaktık…
En küçük bir tereddüt yaşamadan bu ülkenin, bu milletin, Allah Rızasının yanında yer alacaktık…
Ve zalimin karşısında duracaktık, zalime dur demek için ölüme gülümseyenlerden olacaktık…
Bu dünyada mesele çok basit aslında,
Hakkın hakikatin yanında mısın?
Karşısında mısın?
Mesele çok basit…
İnanınız çevrecilik de, insancıllık da, insana saygı da, çevrene, yaratılana saygıda bu merkezde şekillenir… Medeniyet bu merkezde şekillenir…
Mesela hani ODTÜ dağlarında çalı mücadelesi verenler vardı ya, bakın bakalım çevreciler mi bu insanlar, yoksa çevre adı altında hayatı kirleten eşkıyalar mı?
Gezi eşkıyaları vardı ya, hani sözde ağaç için Türkiye Cumhuriyeti ile savaşa giriyorlardı, şehirlerimizi yaşanmaz hale getiriyorlardı,
Şimdi çok iyi anlayabilirsiniz ki, bu insanların derdi ağaç falan değildi…
Zaten ağaç olsaydı, on ağaç kesilmesin diye 10 milyon insanı rahatsız ederler miydi? On binlerce ağacın tahrif olmasına müsaade ederler miydi?
“Zalim Dünya”, hayata böyle bakınca biraz daha anlamlı bir cümle haline geliyor…
529 yiğit haksızlığa dur dediler diye idam edilecekler ve çalı çırpı için sokakları savaş alanına çeviren Kemal Kılıçdaroğlu’nun idolü gençlik sessiz…
Çünkü talimat gelmiyor, çünkü siyonizm, emperyalizm bu kirli oyunda zalimlerin yanında yer alıyor…
Firavun Sisi İsrail’in işine geliyor, Amerika’nın, Avrupa’nın oyuncağı oluyor…
Müslümanların bilinçlenmesini, gerçekleri görmelerini zalim batı ertelemek istiyor…
Suudi Arabistan, Katar gibi ülkeler finansörlük yapıyor…
Ülkemizdeki paralel örgüt işbirliği yapıyor…
Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu’na olmadık hakaretler yaparak, Türkiye’yi etkisiz hale getirmeye çalışıyorlar…
İran’dan çıt yok, İran’ın oyuncağı örgütlerden çıt yok…
Timsahın alt dişi Rusya’dan çıt yok…
İnsan hakları savunucusu, emperyalizmin ve siyonizmin oyuncak oynama alanı twitter, youtube gibi Amerikan Şirketlerinin Türkiye Kanunlarını takmamasına karşılık, mahkemelerimizin verdiği kararları eleştiren Beyaz Saray sözcüsü bilmem kim 529 Müslüman hakkında verilen idam kararına çıt çıkarmıyor…
BBC, CNN, Hürriyet, Taraf, Zaman, Ertuğrul Özkök, Ahmet Hakan, Ali Bulaç, Hasan Cemal, Mehmet Altan, STV, dinimizi kullanarak para toplayan paralel örgüt ve daha bilmem kim…
Sessiz, çıt çıkmıyor…
Hiç birisi 529 kişinin idam edilmesine hayır diyemiyor…
Hiç birisi darbecilere hayır diyemiyor…
Ey zalim dünya, kardeşlerimizi Şehit etseniz ne olur, hepsi canları karşılığında Cenneti satın alır, zalim dünyadan kurtulmuş olur…
Sadece onların kanı sizi boğacak büyük okyanusun suyunu yükseltir…
Ve o Okyanus elbet sizi bir gün boğacak, ey zalimler, ölüm bize mutlu bir gülümsemedir,
Ya size nasıl gelecek ölüm ve size ölüm geldiğinde, sizi kim kurtaracak o büyük hesap gününün dehşetinden…