Mescid-i Aksa’nın Müslümanlar için neden önemli olduğuna dair oyalayıcı sorularla uğraşacak değilim. Peygamberimiz (S.A.V) miraca çıkarken Mescid-i Aksayı şereflendirmiş olması ve ‘’ziyaret maksadıyla seyahat edilebilecek üç mescitten birisinin de Mescid-i Aksa olduğunu’’ Hadis-i Şeriflerinde beyan etmesi benim için yeterlidir.
Trump denen CIA maymununun (bunu hakaret için değil CIA’nın elinde oyuncak olduğu için kullanıyorum) Kudüs’ü Siyonist devletin başkenti olduğunu kabul etmesi bizim Müslümanlar olarak asla Kudüs hassasiyetini kaybettiğimiz anlamına gelmez, gelemez ve gelmeyecektir. Bunu Netanyahu denen kokmuş Yahudi kadar Trump denen oyuncak da (şayet ömrü yeterse ) görecektir.
Olay şu anda çok sıcak. Bütün Müslümanların burnundan soluduğu bir anı yaşıyoruz. Bu öfkenin canlı kalmasının ve sürekliliğinin önemi çok büyüktür. Çünkü öfke başlı başına bir güçtür ve insanı insan yapan değerlerden biridir. Öfkesi olmayan insanın canını, malını ,vatanını ,milletini, devle tini koruması mümkün değildir. Şu anda kimseye öfkenize hakim olun tavsiyesinde bulunmayın çünkü işe yaramayacaktır.
Bana istihza ile içinden gülenler, teknolojik bahaneler ileri sürerek sen kimsin ki gibi özgüven yoksunu sorular yöneltenleri hiç ciddiye almıyorum ve diyorum ki ABD ,İsrail ve onun uydusu olan AB ülkeleri Türkiye’den korkuyorlar. Hele Müslüman ülkelerin birleşme korkusundansa anüsleri yırtılacak.
Trump’ın açıklamasından hemen sonra ABD vatandaşlarının 20 gün Kudüs’ün Eski Şehir bölgesine ve Batı Şeria’ya gitmelerini yasaklaması ne anlama geliyor sizce?
Bunun iki sebebi var. Birincisi: Ola ki sapan taşı atan Filistinli çocuklardan(ellerinde başka silah mı var) birisi bir ABD conisini yaralar veya öldürürse; ABD kamuoyunun (ki %67 Kudüs’ün İsrail başkenti olmasını istemiyor.)’’ bize ne Kudüs’ten’’ türü psikolojik savunmasının, toplumsal patlamaya dönüşmesinden korkuyor.
İkincisi: Şu anda Müslümanların doruğa çıkmış öfkesinin yatışması için zaman kazanmaya çalışıyor. Bu öfkenin önünde durabilecek ruh ve karakterde ne eğitim almış askeri ne de onu ölüm ötesine taşıyacak inançta yönetim kadrosu mevcuttur. Onun için öfkenizi içerde siyasi çekişmelerle boşaltmayın. O öfke bize çok ama çok lazım olacak.
Her iki sebep de aslında can emniyeti maskesiyle örtülmüş korkudan başka bir şey değildir. Çünkü ABD Cezayir Beylerbeyi Hasan Paşa ile yaptığı Osmanlıca kaleme alınmış antlaşma ile; AB nin lokomotif ülkeleri de, Viyana kuşatmasından beri Türkleri iyi tanırlar.
Alman tipi çürümüş bayan başbakanının, ( Trump denen görgüsüzün Yahudi ye karşı odipal kompleksler içeren açıklamasına;) karşı çıkıyormuş gibi bir duruş sergilemesine inanıyorsam namerdim. Diğer AB ülke yöneticilerinin de, Yahudi bir iş adamının karşı çıkması halinde adım bile atamayacaklarını bildiğimiz halde yapacakları anti Trumpist beyanlarına neden inanıp da zaman kaybedelim. Onlardan bize ne? Kendimize bakalım.
Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan ettikleri gece Kudüs’ün ışıklarını söndürdüler. O ışıklar yeniden yanar ve yanacaktır, bundan kuşkumuz yok bizim . Amma o ışığı söndürenlere aslında Allah, İsrail’in yeryüzünden ışıklarının ebediyen söneceğinin provasını yaptırıyordu ama küfürlerinin koyuluğundan farkında bile değillerdi. ‘’Bekleyin’’ buyuruyor Allah(C.C). Biz de bekliyoruz. Öyleyse haydi samimi bir dua için sabah namazına camiye. Selamlar.