Mesafe

Hasan Ukdem

Birbirinizi sevin, ama sevginin üstüne bağlayıcı anlaşmalar koymayın…

Bırakın yüreklerinizin sahilleri arasında gel-git ile çalkalanan bir deniz olsun sevgi…

Birbirinizin bardağını onunla doldurun ama aynı bardağa eğilip içmeyin…

Ekmeğinizi bölüşün ama aynı lokmayı dişlemeye kalkmayın…

Şarkı söyleyin, eğlenin ama ikinizin de birer yalnız olduğunu unutmayın…

Çünkü çalgıdan çıkan müzik aynı, ama nağmeleri çıkaran tel ayrıdır…

Yüreklerinizi birbirine bağlayın ama ötekinin saklayıcısı olmayın…

Çünkü ancak hayatın elidir yüreklerinizi saklayacak olan…

Hep yan yana olun ama birbirinize fala sokulmayın…

Çünkü yapıları taşıyan sütunlar birbirinden ayrıdırlar…

Unutmayın… Bir selvi ile bir meşe birbirinin gölgesinde yetişmez…

Yıllar önce ajandama not almışım Halil Cibran’ın bu sözlerini. Birlikteliklerin siyaseti ya da manifestosu diyebileceğimiz bu vecizeler, sadece âşıkların ya da eşlerin değil bütün insan ilişkilerinin yolundaki ışık olmalı… Hayat gerçekten zor zanaat! Sabah kalkıp ezbere yaşadığımıza bakmayın, gerçekten incelik isteyen bir eylemdir yaşamak. Bugün dünyada birçok olumsuzluk oluyor, insanları halden hale sokuyorsa bu olanlar, işte bu inceliklerden uzak yaşadığımız içindir.

Sevgi, sevgi ahlakı bu inceliklerin başında geliyor olmalı. Zira Cibran da sözlerine sevgiyle başlıyor sevgi bazı insanları zorlasa da dünyada en kolay eylemlerdendir. Yeter ki içimizi güzelliklerin kadrini kıymetini bilir hale getirebilelim. Yüreğini sevgiye alıştırmış bir insan için yalnızlık yoktur zira. Yanında yöresinde kimse olmasa bile gönlünde olanlar onu yalnızlık hissinden korur. Sevgi için en önemli şey bakış açımızdır. Bakış açımızı iyimserlik ve sevgiye meyyal oluşturabilirsek dünya zaten güzel yaratılmıştır ve sevgiye layıktır. İnsandır aslında sevginin önünde duran en büyük engel. Eğer bu engeli kaldırabilir, insanı sevgi ahlakıyla süsleyebilirsek hayatın akışı sevgiye ayarlıdır zaten. Cemil Meriç, “Gözleri gören birinin yalnızlıktan şikâyet etmeye hakkı yoktur.” der. Bu sözü önceleri tam manası ile içime oturtamamıştım ama şimdi anlıyorum; insan gördüğü her şeyle âlemde yalnız olmadığını da görüyor.

Sevgi ve sevgi ahlakından sonra insana lazım olan şey mesafeyi koruma melekesidir. Bu sadece insan ilişkilerinde değil, trafikten yaptığımız işe kadar böyledir. Trafikte nasıl önümüzdeki arabayla belli bir mesafe olması gerekliyse, yaptığımız işte de bu böyledir. Zira kullandığımız aletten elimizdeki malzemeye doğru bir mesafe olmalı ki iş kıvamında çıksın ortaya. Ama en önemli mesafe ilişkilerimizde olması gereken mesafedir. “Fazla naz âşık usandırır.” diyen atalarımız ne kadar haklılar. Yalnız fazla naz değil, her türlü fazlalık bir aşırılık doğuracağı için zararlıdır. Arkadaşlıkta, dostlukta, sevgili ya da eş olma durumunda, anne baba ilişkilerinde akraba görüşmelerinde, her türlü insani münasebette bu mesafe korunmalıdır ki sağlıklı bir birliktelik yaşanabilsin. Bir arkadaşımdan duyduğum şu söz bile mesafe konusuna indirgendiğinde daha bir anlamlı hale geliyormuş meğer. Arkadaşım “Hakiki sigara tiryakisi günde üç sigara içer, fazlası ondan aldığı zevki düşürür.” demişti.

İşte kötü alışkanlıklarımızla bile aramızda bir mesafe olmalı görüşünü besleyen bir söz. Şimdi verecek başka örnek bulamadın mı dediğinizi duyar gibiyim. Hani Mevlana’ya sormuşlar ya ”Sen bu ahlakı kimden öğrendin? ”diye o da “Ben ahlakı ahlaksızlardan öğrendim. ”demiş, işte o ilkeden hareketle bir insan doğruya başkalarının yanlışından ibret alarak da gidebilmeli.

Biz Müslümanlar da Kur’an’dan aldığımız mesajla vasat bir ümmet olduğumuzu bilerek yaşamalıyız. Şimdi vasat kelimesinin manasına bir bakalım, zira son zamanlarda çok dillendirilen fakat hakkı yenilen bir kavramdır Vasat kavramı. Ülkemizde birçok kişi vasat kavramını yanlış kullanıyor. Vasat deyince “basit” “sıradan” insan anlaşılıyor. Oysa vasat kelimesi bir işte aşırı gitmemek “ifrat” veya bir işte geri kalmamak “tefrit” anlamına gelir. Yani bir nevi itidalli olma halidir vasat olma hali. Evet, mesafeden yola çıkarak, vasat olmaya, itidale kadar geldik. Aslında bu kelimeler ve kavramlar çok önemlidir bir insanın hayatında. Dünyamızı anlamlı kılan bu ve başka diğer kelime ve kavramları bilgi birikimimize katmamız çok ehemmiyet arz ediyor. Bu başka bir konu farkındayım ama yeri gelmişken değinmek istedim.

Vasat bir insan olarak dünyadaki varlığımızı sürdürebilir, canlı cansız her şeyle, herkesle makul bir mesafeyi tutturabilirsek mutluluğa kâfidir.

Sevgiyle kalın.