Merhamet; "bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü, acıma" olarak tanımlanıyor.
Arapça'dan r-h-m kökünden türemiş.
İbn Fâris r-h-m kökünün bir tek anlamının olduğunu söylemiş ve bu anlamı; rikkat (yumuşak kalpli), atf (şefkatli) ve re’fet (yumuşak davranışlı) kelimeleri ile ifade etmiştir.
Türkçe'nin en güzel kelimesi "merhamettir" diyor muhterem Mustafa Kutlu. Bize en çok yakışan kelime. En çok ihtiyaç duyduğumuz şey.
Dünya, hiç olmadığı kadar yurdundan edilmiş mültecilere ev sahipliği yaptığı bir dönemi yaşıyor. Yurdundan edilmiş sözünün özellikle altını çizmek istiyorum; çünkü hiçbir mülteci güle oynaya, isteyerek, daha iyi hayat şartları elde etmek, daha konforlu bir yaşam sürmek için yurtlarından ayrılmış değil.
Peki vatan hainiymiş gibi nefretle bakılan bu insanlar yurtlarını niçin terk ettiler ?
Niçin denizlerde boğuldular?
Niçin çadırlarda donarak ölüyorlar?
Niçin yakıt bulamayıp kıyafetlerini yakarak ısınmaya çalışıyorlar?
Bu sıkıntılara, bu sefalete talip oldukları için mi evlerini, yurtlarını, geçmişlerini bıraktılar; bunu vicdan terazimizde iyice tartmalı ve düşüncelerimizi buna göre yönlendirmeliyiz.
Irkçı ve nefret içindeki bu düşüncelere maruz kaldığımızda; annesinin hareketsiz kalıp donmasın diye gece boyu yürüttüğü çocukları, üşümesinler diye ayağındaki çorapları çocuklarının ellerine geçirirken kendisi donarak hayatını kaybeden anneyi, bombardıman altından ölen kızının eşyalarını toplayan babayı, donmamak için kıyafetlerini yakıp zehirlenen aileyi hatırlayalım. Hatırlayalım ki zulümden, katliamdan, kimyasal silahlardan kaçarak canlarını, namuslarını korumak, evlatlarını yaşatmak için çaresizce ülkemize sığınmış bu mazlumlara merhametten başka bir duygumuz olmasın.
Unutmayalım; bu yalnızca onların değil bizim de imtihanımız. Bizler de merhametimizle, insanlığımızla sınandımız çok hassas bir noktayız.
Cenabı hak Kuran'ı Kerim'de şöyle buyuruyor:
"Ey iman edenler, eğer siz Allah'a (Allah adına İslam'a ve Müslümanlara) yardım ederseniz, O da size yardım eder ve sizin ayaklarınızı sağlamlaştırır." (Muhammed/7)
Efendimiz (sav) ise şöyle buyurmuştur:
"Allah, merhametli olanlara rahmetle muamele eder. Öyleyse, sizler yeryüzündekilere karşı merhametli olun ki, göktekiler de size rahmet etsinler."
"Müslüman, Müslüman'ın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz ve onu hor görmez."
Vesselam..