Mehmet Akif ERSOY İle ilgili birçok şehirde programlar yapıldı. Belediyeler Sivil toplum kuruluşları, okullar Mehmet Akif Ersoy’u andı. Şiirleri okundu ve İstiklal Marşını yazışı ve süreç kısa notlarla paylaşıldı.
Mesele sadece anmak mı yoksa anlamak mı? İşte burada bir problem olduğu muhakkak.
Anmanın dar kalıplarında kalan etkinliklere rağmen anlayabilmek için gösterilen çabaların da çok fazla olduğunu biliyorum.
Bütün bu gayretlerin anlamak adına yapılması tek temennim.
Evet büyük şair Mehmet Akif Ersoy’un anılmaya ihtiyacı yok. Onun Ahlak ve karakterini anlamaya ve kendimize örnek almaya ihtiyacımız var.
Çünkü insan doğruluk ve dürüstlüğü, ruh güzelliğini delikanlılığı yardımseverliliği ondan öğrenmeli. Zor zamanların çileli yıllarında vefasızlıkla mücadele etmeyi ondan bilmeli.
Fakirlikte bile dimdik durmayı Aktiften okumalı,
Sonra kimse ben fakirim, nasıl olacak demesin… İmkânım yok demesin. MEHMET Akif Ersoy’un yaşadığı devre göre hepimiz çok şanslıyız. İmkânlar üzerine imkânlarla karşılaştığımız günlerimizde şükrü Akif’in hayatından öğrenmeliyiz.
Bütün bunları söyledikten sonra dikkati çekmek istediğim husus, Akif’in hep aynı özelliklerinin anlatılmasıdır. Oysa Akif’in çocukluğunu hareketli ele avuca sığmaz yanını anlatmamışızdır.
Zamanımızda hareketli çocuklarımıza hiperaktif deyip bir psikologa götürme çabamız işte Akif’in çocukluğunu iyi okuyamamış olmamızdandır. Akif okuldan gelir gelmez çantasını bir köşeye savurur ve hemen bir ağacın tepesine tırmanır ne zaman çıktı ne zaman tırmandı herkes şaşar kalırdı. İşte böylesine bir Akif portresini maalesef hiç anlatmamışızdır.
Mesela M.Akif ‘in evinde namaz kazaya kalmazdı. O evden hiçbir zaman Kuran sesi azalmamıştır. Bunu iyi kavrayabilmemiz önemli. Ahlak ve karakterin zirveye ulaştığı bir ev düşünün işte Müslümanın ev portresini biz Mehmet Akif Ersoy’dan öğreniyoruz. Bunlar anlatılmalı.
Yine söz verme konusundaki hassasiyeti
Akif’in bu konuda söylediği bir söz ki her Müslüman bunu zihnine nakşetmeli
‘’Söz verdiğim yere gelmedimse bilin ki öldüm’’Bu söz günümüz Müslümanlarına da ders olmalı..
Yalansız ve haramsız bir hayata dair örnekler hep Akif’in hayatından kesitler içerir.
Dostluğun en güzel örneği yine Akiftedir. Çünkü Akif deyinde Hep dostluk akla gelir .
Bunlar anlatılmalı
İşte o zaman anmak değil, anlamaktan yanadır çabamız.
Kalın efendim sağlıcakla