Ana muhalefet lideri referandum da hayır tarafını savunurken sürekli diktatörlük ve baskıdan, ülkede demokrasinin olmadığı gibi iddiaları temel alan bir argüman seçmektedir. Diktatörler seçimle iş başına gelmez bunu hatırlatmak isteriz.
Geçtiğimiz hafta Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gaziantep’te toplu açılış ve miting de yaptığı konuşmada ‘’Geçtiğimiz günlerde bir istihdam seferberliği başlattık Gaziantep organize sanayi bölgemizin bu seferberliğe 15 bin istihdamla katıldığını öğrendim ve çok memnun oldum, Ankara’da ki toplantı da söz verilen rakamlar vardı vali bey bu taahüd’ü takip edecek ve Organize sanayi bölgesinde 15 bin kişi inşallah iş başı yapacak hepsinin de takipçisiyim söz verip de yerine getirmeyeni de ülkeye ifşa edeceğimi özellikle belirtmek isterim.’’ demişti.
Bu konuşmada Gaziantepli işadamları Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Ankara’da bir toplantıda Organize Sanayi bölgesinde on beş bin kişi istihdam edeceğiz diye söz veriyorlar ve Sayın Erdoğan da bu sözü yerine getirmeyenleri ifşa edeceğini söylüyor.
Geçen hafta Ana muhalefetin lideri ise bunu şöyle açıklıyor; Cumhurbaşkanı, işçileri işe almayan işadamlarını teşhir edeceğim diyor, yani şantaja başvurdu , yani baskıya başvurdu’’ diyerek olayı sulandırarak kendine siyasi malzeme yapmayı tercih ediyor ve onu da beceremiyor. Erdoğan’ın verilen sözlerin tutulmamasını ifşa edeceğini söylemesi, ana muhalefet liderinin anladığı kadarı ile şantaj ve baskı aracı olarak kullanılması olarak görülmektedir bu da bize onun içinde bulunduğu ruh halini yansıtmaktadır. Şantaj nasıl yapılır? bir suç veya ahlak dışı yapılan bir eylemi medyaya sunulmaması karşılığı istenen bir durum olduğunu unutmuş olsa gerek kendisi bunu gayet iyi bilmektedir. Çünkü ana muhalefet lideri bir şantaj kaseti ile başkan olmuştu bunu da kendilerine hatırlatmak isteriz.
Geçen hayır tarafına yakın ama kararsız görünen bir arkadaşım bana bir soru sormuştu; Seçilen Cumhurbaşkanı ölürse yerine yardımcısı geçer ve ölene kadar görevde kalabilir mi? diye sormuştu. Burada cevaplamak istedim. Cumhurbaşkanı ölürse yerine yardımcısı geçer ancak yardımcısının göreve başlamasını kim onaylar cevabımız TBMM, bu yardımcı KHK( kanun hükmünde kararname) yayınlar ancak o KHK’ları da kim onaylar TBMM, yani meclis onaylarsa KHK geçerli olur, onaylamazsa hükümsüzdür.
Muhalefetin ana argümanlarından olan diktatörlük kavramını meclis onayını ve beş yılda bir halkın seçimi ile iş başına geldiğini görmezden gelerek halkı diktatörlük kavramına inandırmaya çalışmaktadır.
Meclis onayı olmadan Cumhurbaşkanının aldığı karalar geçersizdir, muhalefetin ülkenin KHK’lar ile yönetileceğini iddia etmesinin tamamen hedef saptırma olduğunu belirtmek isterim. Diğer taraftan Cumhurbaşkanı seçimleri beş yılda bir yapılır eğer cumhurbaşkanı seçimlere bir yıldan az kala herhangi bir sebeple görevden uzaklaşırsa (Ölüm veya Suç sebebiyle görevden alınma) seçimlere kadar yardımcısı vekalet eder ve bunun için yine meclis onayı gerekir, eğer seçimlere bir yıldan fazla varsa 45 gün içinde Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılır ve seçilen Cumhurbaşkanını yine meclis onaylar.
Bunu açarsak Cumhurbaşkanı normal seçimlere iki yıl kala ölüm veya suç sebebiyle görevi sona ererse sadece Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılarak seçilen kişi iki yıl görev yapar, iki yılın sonunda hem Cumhurbaşkanlığı ve hem de TBMM seçimleri yapılır yani normal seçim takviminde yani önceki Cumhurbaşkanının normal görev süresi sonunda yani beş yıl olan görev süresi sonunda planlanan seçim TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimi beraber yapılır ve yine halk seçer.
Saygılarımla