Mavi vatan bölünmez bütün

Konya’da Mavi Vatan Doktrini ve Kıbrıs meselesinin çeşitli açılardan incelendiği sempozyum gerçekleştirildi. Mavi Vatan'ın korunması için KKTC'nin güvenliğinin ve hukuki statüsünün hayati önem taşıdığını söyleyen Melih Çimen, bölgenin enerji kaynaklarının araştırılması ve deniz ticaret yollarının kontrolü açısından kritik bir rol oynadığını vurguladı. Doç. Dr. Cüneyt Özşahin ise Türkiye’nin güvenliğinin Kıbrıs’ın güvenliğiyle doğrudan doğruya bağlantılı olduğunu söyledi.

Konya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi tarafından desteklenen, Küresel Politikalar Topluluğu tarafından düzenlenen Mavi Vatan ve Kıbrıs sempozyumu gerçekleştirildi.

Mavi Vatan doktrini ve Kıbrıs meselesinin çeşitli açılardan incelendiği sempozyum yoğun ilgi gördü.

‘TÜRKİYE VE KIBRIS BÖLÜNMEZ BİR BÜTÜNDÜR’

Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Küresel Politikalar Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çimen, şu ifadelerle konuşmasına başladı; “1958 yılında Cenevre Deniz Hukuku Sözleşmesi ile resmi olarak tanımlanan ‘Kıta Sahanlığı' kavramı Mavi Vatanın temellerini atmıştır. Burada en önemli unsur, deniz kaynaklarının değerlendirilmesi ve zenginliklerin anavatan gelirlerine dahil edilmesi olmuştur. Mavi Vatan doktrini sadece karasal topraklarımızı değil, deniz yetki alanlarımızı da kapsayan bölünmez bir bütündür. Bu bağlamda kıta sahanlığımız ve içindeki suların da anavatan kavramı çerçevesinde değerlendirildiğini unutmamalıyız.

Bu sempozyum, Mavi Vatan ve Kıbrıs konusunda farkındalık yaratmayı ve coğrafyamızın stratejik önemini vurgulamayı amaçlamaktadır. Mavi Vatan, deniz yetki alanlarımızın sınırları, deniz altı zenginliklerimiz ve deniz ticaret yollarımızın güvenliği ile ilgilidir. Özellikle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Doğu Akdeniz'deki jeopolitik ve stratejik önemi nedeniyle Mavi Vatan doktrininde merkezi bir yere sahiptir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), enerji kaynaklarının araştırılması ve deniz ticaret yollarının kontrolü açısından kritik bir rol oynamaktadır.”

‘KKTC, TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR ROL OYNAMAKTADIR’

Kıbrıs’ın enerji kaynaklarının araştırılması ve deniz ticaret yollarının kontrolü açısından kritik bir rol oynadığını vurgulayan Çimen, “Mavi Vatan'ın korunması için KKTC'nin güvenliği ve hukuki statüsü hayati önem taşımaktadır. Bu süreçte Kıbrıs'ta kaybettiğimiz insanlarımızı ve şehitlerimizi anmak, onların fedakârlıklarını ve kahramanlıklarını hatırlamak bizler için büyük bir sorumluluktur. Onların anısını yaşatmak ve geride bıraktıkları mirasa sahip çıkmak hepimizin ortak görevidir. Bu sempozyum, akademik tartışmaların ötesinde, bölgemizin ve ülkemizin geleceğini şekillendirecek kararların alınması için önemli bir platform olacaktır. Hepinizi bu önemli tartışmaların bir parçası olmaya davet ediyorum. Hepinize verimli ve aydınlatıcı bir sempozyum diliyorum. Bir kez daha hepinize hoş geldiniz diyorum” sözlerine yer verdi.

‘KIBRIS BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ’

Kıbrıs’ın Türkiye için çok önemli olduğunu vurgulayan Küresel Politikalar Topluluğu Danışmanı Doç. Dr. Cüneyt Özşahin, “Kıbrıs bizim için çok önemli. Türkiye için Kıbrıs, jeopolitik ve güvenlik açısından son derece önemli bir ada ve coğrafya. Türkiye’nin güvenliği, Kıbrıs’ın güvenliğiyle doğrudan doğruya bağlantılı. Türkiye-Kıbrıs ilişkilerinin ekonomik boyutu son derece önemli. Turizm noktasında Kıbrıs önemli bir lokasyon. Artık Kıbrıs sadece bir ada değil, Akdeniz güvenlik kompleksinin bir parçası haline gelmiş durumda. Türkiye-Kıbrıs ilişkilerinin jeopolitik, güvenlik, ekonomik boyutlarının öncesinde çok daha derin, duygusal bir boyutu da var. Kıbrıs bizim için yavru vatan.” şeklinde konuştu. Açılış konuşmaları sonrasında Emekli Büyükelçi Prof. Dr. Ali Engin Oba, Muharip Gaziler Derneği Başkanı Gazi Beyazıt Yumuk, KKTC Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler Özel Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Işıksal, Enerji Profesörü Prof. Dr. Nafiz Maden ve Genç Deniz Hukukçuları Derneği Başkanı Av. Cem Congar sunumlarını gerçekleştirdiler.

Konya Haberleri