Manzaracılar

Macit Uluçamlıbel

Birinci köprü inşaatına başlanacağında zamanın ünlü gazetelerinin biri manşetten eleştiriyor köprüyü.

Bu köprü yapılmamalı…

Yapılamaz…

Yapamazsınız…

Şöyle zararlı…

Böyle zararlı…

Tabi zamanın sol grupları hemen eylemlere başlarlar.

Yapamazsınız…

Yaptırmayız…

O meşhur gazetenin sahibinin evinin yapılacak köprünün ayakları yüzünden kısmen manzarasının kapanacak olması dışında öne sürdükleri tüm gerekçeler boş laf… O gazetenin o zamanki patronunun eşi Semiramis Pekkan’ın ‘manzaram kapanıyor’ veryansınlarına rağmen o köprü yapıldı…

Sonraki bir çok hizmette üretmek yerine üretene mani olmayı seçen güruha rağmen yapıldı ve yapılmaya devam edecek.

Bir haber sitesi birinci köprü meselesiyle ilgili haber yapmıştı. Solcular neden karşı çıktı? Olayın aslı ne? diye. Neymiş efendim o zaman ki karşı çıkanlar iki yakayı birbirine bağlamayalım iki yakada iki planlı şehir kuralım diyorlarmış.

Yahu iktidarda olduğunuz zamanlar da oldu. Belediyeyi yönettiğiniz zamanlar da. Neyi planlı yaptınız? Planlı şehirler arasında ve dahi Asya ile Avrupa arasında ki trafik yükünü nasıl planlayacaktınız?

Zihniyet hep aynı.

Şunu yapacağım.

İstemeyiz…

Peki ne yapalım?

Biz bilmeyiz…   

Açıldığı günden bugüne yaklaşık 55 milyon kişiye hizmet vermiş olan binlerce uçağın iniş kalkış yaptığı İstanbul havalimanına, sosyal medyadan buldukları havalimanı felaketleri temalı fotoğraflarla saldıran güruhta aynı güruh. Bunlar o twitleri de genelde uçuş öncesi ve uçuş sonrası atarlar. Hem hizmetten faydalanırlar hem eleştirirler. O zihniyetin bir temsilcisi de geçtiğimiz günlerde Marmaray da kullandığı asansörü tekmelerken yakalandı güvenlik kameralarına.

Utanmış mıdır? Sanmam…

2014 seçimlerinde AK Parti’nin mega projesi olarak açıklanan kanal İstanbul konusunda başlatılan karşıt kampanya o dönemde sesi çıkmayanların da dahliyle gündemden düşmüyor. Bugün projeyi en çok eleştirenleri bir kenara yazın. Kanalın etrafına kurulacak olan şehirlerde kanal manzaralı evlere ilk onlar taşınacaklar.

.....

Selahattin Demirtaş neden içerde?

Demirtaş, "silahlı terör örgütü kurma ya da yönetme", "terör örgütü propagandası yapmak", "suçu ve suçluyu övme", "halkın kin ve düşmanlığa alenen tahrik", "halkı kanunlara uymamaya tahrik etme", "suç işlemeye alenen tahrik", "kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret", "Cumhurbaşkanına hakaret", "terör örgütü propagandası yapma", "Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme ve bunların hareketlerine katılma", "halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma", "kamu görevlisi aleyhine iftira", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini alenen aşağılama", "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve devletin kurum ve organlarını alenen aşağılama", "yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılama" suçlarından yargılanıyor.

Her fırsatta megri megri diye AK Parti’ye sallayan arkadaşlar. Demirtaş’ın kitaplarını satanlara, yazdığı oyunu el ele kol kola izleyenlere neden sesiniz çıkmıyor?

Pkk’nın kurucularından Sakine Cansız’ın kitaplarını İstanbul Büyükşehir Belediyesinin satış sitesinde olmasına bir çift sözünüz yok mu?

…..

Güzel söz: ‘Kalk, silkelen, kendine gel, umutsuzluğa sarılma. Umutsuzluk şeytandan, ümit etmek ise Allah’tandır.’ Şems-i Tebrizi