Recep Tayyip Erdoğan’ın Ak Parti’de yerleştirmiş olduğu bir liste geleneği var.
Kabinesinde uzun süre görev verdiği marka isimleri listesine dengeli bir şekilde dağıtır, bakanlarını aday olmaları beklenen ilden değil farklı illerden liste başı yapar, zorlu mücadelenin olduğu bu illerde daha yüksek başarı hedeflerdi.
Ben o yüzden Sayın Davutoğlu’nun da İstanbul’dan aday olacağını düşünmüştüm. Hatta bunu yazdım da. Ancak önce Sayın Kerim Özkul, daha sonra Sayın Başbakan’ın kendisi adaylığının Konya’dan olacağını söyleyince bu tezim çökmüş oldu.
Fakat bu tez gerçekleşmesi imkânsız bir tez değil. Nitekim bu hafta almış olduğum bir haber aslında benim düşüncemin yersiz ya da gerçeklikten uzak bir düşünce olmadığını gösterdi.
Erdoğan döneminde olduğu gibi Sayın Davutoğlu’da hükümetinin önemli bakanlarını dengeli bir şekilde dağıtılarak başarı, özellikle zor illerde yükseltilmeye çalışılacak.
Lütfi Elvan son kabinenin başarılı bir bakanı. Böylesi önemli ve güçlü bir bakanlık koltuğunda oturan Lütfi Elvan’ın Karaman’dan aday olacağına başından beri ihtimal vermiyorum. Bu yüzden İstanbul mu acaba diye çok düşündüm. Nitekim almış olduğum bilgiler ışında şu anda net bir şekilde Lütfi Elvan’ın Karaman’dan aday olmayacağını öğrenmiş bulunuyorum.
Karaman, açılan pankartlarla, şehre yaptıkları süslemelerle Lütfi Elvan’a Karaman’dan aday olması için yoğun bir baskı uyguluyor.
Ben Lütfi Elvan’ın Karaman’ın bu yoğun sevgisine kayıtsız kalmayacağını düşünüyorum elbette. Ancak kendi iradesinin de üzerinde bir parti iradesi var. Nitekim bu parti iradesi Lütfi Elvan’ın nereden aday olacağına çoktan karar vermiş durumda.
Peki, Sayın Elvan nereden aday olacak?
İşte sorumuzun cevabı… Mersin’den birinci sıra…
Yörük ve Ermenek nüfusunun yoğun olduğu Mersin zor bir seçim bölgesi.
Ak Parti bu şehirde istediği sıçramayı bir türlü yapamadı. Alınan sonuçlar hep beklentilerin altında kaldı.
Bu seçimde iyi bir dizaynla Ak Parti Mersin talihsizliğini yenmek istiyor. Lütfi Elvan’ın liste başı olduğu şehirde Ak Parti yakalayacağı havayla sanırım bu sefer Mersin’e damgasını vuracak. Sayın Bakan’a şimdiden hayırlı olsun diyorum.
HAKAN FİDAN OLAYI.
Hakan Fidan’la ilgili yazdıklarımı hatırlayalım.
“Sayın Cumhurbaşkanı Fidan’ın aday olmasını istemiyor. Bunu da samimi bir şekilde ifade ediyor. Aday listesinde olmazsa şaşırmayın.”
Bunu gerek yazılarımda gerek sosyal medyada paylaşımlarımda zaman zaman dile getirdim. Gazetecisinden partilisine herkes komplo teorisi kurmakla itham etti beni.
Sadece bu değil, Cumhurbaşkanımızın açıklamalarını danışıklı dövüşün bir parçası olarak düşündüler. Aslında Erdoğan’ın güvenlik birimlerinin tamamını süper bir bakanlık oluşturarak o bakanlığa bağlamak istediğini ifade ettiler. Bu bakanında Hakan Fidan olacağını söylediler.
Bu yorumu getirenlere hep şunu sordum. “iyi ama Efkan Ala ne olacak?”
Recep Tayyip Erdoğan kalbiyle dili arasındaki mesafe çok kısa olan bir insan. Bu konularda yaptığı açıklamaları ben her zaman samimi olarak gördüm.
Bu olaylar meydana gelmeden önce, yani Hakan Fidan istifa etmeden önce köşke gitti. Sayın Fidan’dan hemen önce kendisiyle görüşen Bürokrata Sayın Erdoğan samimi bir şekilde Fidan’ın istifa etmesini istemediğini dile getirmişti. Yine bu anekdotu da köşemde yazdım. Ben Erdoğan’ın bu konuda hep samimi olduğuna inandım.
Peki, ama neden Hakan Fidan’ın adaylığını istemiyordu Sayın Erdoğan.
Aday adayı olmak için izin isteyen bürokratlar eğer kritik noktalardaysa Sayın Erdoğan izin vermedi. MİT doğal olarak en kritik kurum.
Özellikle bu dönemde çözüm süreci, yeniden yapılanma ve paralel yapı gibi pek çok konuda MİT’e ciddi görevler düşüyor. Böyle kritik bir süreçte Sayın Erdoğan en güvendiği bürokratların görevde kalmasından yana bir tavır sergiliyor.
Nitekim Bakanlar Kurulu Yeni Cumhurbaşkanlığı Saray’ında toplanınca konu yine gündeme geldi. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan ve basına yansımış olmasa da Hakan Fidan bu konuda bir görüşme yaptılar. Nihayetinde Fidan’ın MİT’in başında kalması en doğru karar olarak ortaya çıktı. Nitekim bunun üzerine Fidan adaylığını geri çekti.
Hakan Fidan olayından çıkartılması gereken bir sonuç daha olduğunu düşünüyorum ben.
Ak Parti’nin aday listesine ben Sayın Erdoğan’ın çok az karışacağını düşünüyordum. Ancak bu fikrim bu olayla birlikte değişti diyebilirim.
Kartların nasıl yeniden karılacağı ve dağıtılacağını merakla takip ediyorum. Süre azaldıkça bakalım ne gibi gelişmeler yaşanacak? Takipteyim…