Kumar

Fatmanur Bektaş
Aralık ayının son günü çarşıda piyango satan amcanın yanından geçerken bir çifte rastladım. Kadınla adam piyango satan adamın yanına yaklaşıp selam verdiler. Piyangocu amcamız da boş değil "aleyküm selam ve rahmetullah" diyerek selamı hadis-i şerifte belirtildiği gibi en güzel şekliyle aldı. Devamı "oo kolay gelsin, bereketli olsun, hangisini alalım" söyleşmeleriyle geldi. Ardıma baka baka yürüdüm. Güler misin ağlar mısın?
                 
Haykırmak geliyor insanın içinden "Allah'ın selamı, rahmeti bütün kulları üzerine, O yarattığı bütün kullarına merhamet eder, şüphemiz yok elbette. Lakin nasıl bir bereket arzu edilmişti? Rabb'imizin 'katiyen yasakladım, en büyük günahlardan olduğunu bildirdim' dediği kumarı oynarken nasıl bir selamet; ondan gelecek olan paradan nasıl bir hayır umulmuştu acaba?
 
 Sonra İmam Mâlik hazretlerinin şu sözleri geldi aklıma:
 
"İnsanların günahlarını düşünmeyin; onların Rabbi değilsiniz!
Siz kendi günahlarınıza bakın; çünkü kulsunuz!
Belâya uğramışlara merhamet ediniz; Belâ ile imtihan edilmediğiniz için Allah'a hamd ediniz!"
 
  Kendi günahlarımızın hamalı iken kişileri yargılamak haddimize değil. Yargı makamı biz değiliz,amenna. Ancak bu durumdan payımıza düşen bir mesuliyet yok mu, bunun üzerinde durmamız gerekli sanırım.
 
İçimizde bu hastalıkları nasıl bu kadar normalleştirdik, cemiyetimizde bu kadar yaygınlaşmasının önüne nasıl geçemedik diye uzun bir muhasebe yapmamız gerekli. Birşeyler yapmamız gerekli.
Elimizle, dilimizle kalbimizle.
Yapmazsak inandığımız gibi yaşama çizgisinden ayrılıp yaşadığımız gibi inanma çizgisine kaymamız kaçınılmaz çünkü.
 
Öyleyse payımıza düşen hatırlatmayı yapalım ve hatırlayalım; KUMAR HARAMDIR. Ve en büyük günahlardandır.
 
"Ey iman edenler! İçki, kumar, tapınmak ve putlara kurban kesmek için dikilen taşlar, fal ve şans okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz." (Maide/90)"
 
  Taraflardan birinin kazanıp diğerinin kaybetmesi esasına dayalı bütün şans oyunları kumar kapsamında değerlendirilip haram kılınmıştır. Zira bir taraf kaybederken, diğer taraf da hak etmeden kazanmaktadır.
 
Buna göre şans faktörüne dayalı olan piyango, toto, loto, iddia, müşterek bahis, ganyan gibi tertip ve oyunlar da kumardır ve kazanılan para haramdır.
 
O para pistir ve miktarının hiçbir önemi yoktur. İster bir lira olsun ister bir milyon.
 
Hatta bir bardak çay ya da kahve ısmarlamaya oynamak da aynıdır. Kazanan kişi para ödemiyor kaybeden kişi ödüyorsa bu da bir çeşit kumardır. Kumar ise içki içmek, domuz eti yemek, zina etmek gibi büyük günahlardandır.
 
  Şurada harcayacaktım, şöyle hayır yapacaktım diyerek vicdanımızı rahatlatıp amelimizi temizleyemeyiz. Bu şekilde elde edilen paradan verilen sadaka ve zekâtın kabul olması şöyle dursun, veren kimse ayrıca günahkar olur. Bir kere ile bir şey olmaz demeyelim. Unutmayalım; günahlara karşı cüretkâr olanlar Allah'ın azabına yakın olanlardır.
 
Ne buyurdu Rabbimiz:
 
  Ey iman edenler! Yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennem ateşinden kendinizi ve ailenizi koruyun. Ateşin başında sert ve şiddetli, Allah emrine karşı gelmeyen, verilen emirleri olduğu gibi yerine getiren melekler vardır. " (Tahrim/6)