Takımlar için kamp dönemleri her zaman önemlidir. Teknik adamın oyun sistemini anlatması, takıma kendisini ifade etmesi-inandırması, transferlerin adaptasyonu, fizik yüklemeler vb düşünürsek kamp dönemlerinde geçirilen sürenin kalitesi eşittir sezonda nasıl sonuç alacağıdır. Konyaspor 3 farklı alanda kamp yaptı ve 5 hazırlık maçı yaptı. Kağıt üzerinde çok değerli çalışmalar yapılmıştır belki ancak tahtada yazılanın sahaya yansıması yani pratikteki uygulamalar çok fayda getirmediği gerçek.
Bunu nereden anlıyoruz? Galatasaray maçında takım kamp sürecinde hiç oynamadığı bir sistemle 3-5-2, 3-4-3, 5-3-2 artık hangisini kabul ederseniz bir formasyonla çıktı. Oyuncular kampta bu dizilişle hiç maç yapmadı ki ezberleri oluşsun. Hoca dizilişe takılmayın diyor ancak futbolcu ne oynayacağını bilmek ister. Doğaçlama oyun yüzünden içeride Galatasaray maçında puan kaybedildi. Bodrum FK maçında ise Kasımpaşa ve Galatasaray maçlarındaki sorun tamamen ayyuka çıktı.
Yanlızca Calusic yoktu savunma sorunu buradan çıktı demek, transferle bu sorunu aşarız demek bana göre yanlışı okuyamamaktır. Konyaspor’un sorunu oyun ezberinin olmamasıdır. Futbolcular bir sonraki hafta oynayıp-oynamayacaklarını ve nasıl sahaya yayılacaklarını bilmiyorlar. Çünkü 5 hazırlık maçında da farklı iki 11’le maçları bitirdiler. Kim nereye, ne zaman koşacağını bilmiyor. Bu yüzden oyun ezberi yok Konyaspor’un. Bu düşüncemin aksi bir görüş varsa Kayserispor maçının muhtemel 11’ini buyurun tartışalım.
Peki nasıl çözülür? Ali Hoca’nın önünde çok kritik bir Kayserispor maçı var. İçeride alınacak bir galibiyet ve milli ara teknik heyete nefes aldırır. Stoper transferi de güç katar. Ancak önümüzdeki 90 dakikanın olumlu bitmesi gerekiyor.