Yorgun ve kafası UEFA Avrupa Ligi kurasında olan bir takımla karşılaşmak Konyaspor için avantaj gibi görünüyordu. Ancak Başakşehir’in etkili ve piyasa değeri yüksek oyuncuları bu olumsuzluğu çok yaşamadı. Konyaspor’un işi çok zordu.
En azından yedek kulübesi zengin bir takıma karşı hamle oyuncusu çok fazla olmayan bir Konyaspor’un neler yapabileceği merak konusuydu. Okan Buruk oyunun gidişatına göre ısınan oyunculara her işaret ettiğinde bir yıldız girdi oyuna… Yedek oyuncularının kalitesiyle oyunu istediği anlamda çevirmesini bildi. Zaten Başakşehir’in yedekleri ile bir takım kurulsa ilk 7’nin içerisinde olan bir takım olur. O yüzden bu tür takımlarla başarı yakalamak iyi idare eden bir teknik adam için çok da zor değildir.
Konyaspor’da ise oyuna sonradan girebilecek, oyunu değiştirebilecek birkaç oyuncu vardı. Hamleler kısıtlıydı. Bajic’in etkisizliği Volkan’ın da gelişi güzel paslarından sonra Aykut Kocaman Miya ve Erdon’u oyuna aldı. Bu iki isim Konyaspor’un önde basan en iyi isimleri… Değişiklikler yeni bir hava kattı. Takım aradığı golü sezon başından beri istikrarlı performans gösteren Milosevic ile buldu. Asisti ise taraftarların büyük beklentileri olan Erdon yaptı. Erdon bu asistle Skubic ve Ferhat’a da ders verdi adeta…
Sonuç olarak Konyaspor oyun anlamında tatmin etmedi. Ancak istediği puanı almasını bildi. Bazen 1 puan sizi tekrar yarışın içerisinde tutabilir. Başakşehir’den alınan 1 puan Konyaspor’a moral ve özgüven verecektir.
Ayrıca belki de Riad Bajic’e gösterilen sabr Erdon Daci’ye gösterilmiş olsaydı. Belki de Erdon’un değerine değer katılabilirdi. Erdon, yaptığı asist ile ayağının ne derece düzgün ve kaliteli bir futbolcu olacağını herkese gösterdi.