Konyaspor, önceki sezonlarda şansının tutmadığı Rize deplasmanından yine hüsranla döndü. Lig tarihinin en iyi sezonunu geçirdiği bir dönemde dahi kümede kalması pamuk ipliğine bağlı Çaykur Rizespor’a mağlup olan Konyaspor’da oynanan kötü futbol ve alınan mağlubiyet takımın ikincilik yarışında yara almasına sebep olurken kötü hakem yönetimi de mağlubiyetin üzerine tuz biber ekti. İlhan Palut da kötü günündeydi, oyuna müdahalelerde geç kalırken oyuncu değişiklikleri de tutarsız ve panik halinde yapılmış müdahalelerdi.
OFSAYT ŞAİBELİ GOL TAKIMIN DENGESİNİ BOZDU
Karşılaşmaya Rizespor etkili başladı. Ancak ilk 15 dakikadan sonra Konyaspor oyuna ağırlığını koymaya başladı. Konyaspor genel anlamda kötü bir maç çıkarmasına karşılık 15-45. dakikalar arasındaki periyotta çok da kötü değildi. Bu bölümde öne de geçti. Her şeyin yolunda göründüğü bir anda ilk yarı bitmek üzereyken bir korner karambolünde gelen şaibeli ofsayt golü sanki oyunu gidişatını bozdu. Bu gol Konyaspor’u demoralize ederken Çaykur Rizespor’un ikinci yarıya daha inançlı çıkmasını sağladı. Konyaspor ilk yarı biterken yediği golün etkisinden kurtulamadı ve karşılaşmanın ikinci yarısında oldukça kötü bir Konyaspor izlemeye başladık.
İLHAN PALUT GEÇ KALDI, HATALI KARARLAR ALDI
İlhan Palut’un iç sahadaki Malatyaspor maçından sonra oyuna müdahale anlamında ilk defa kötü bir maç çıkardığını gördüm. Her ne kadar atılan gol Amilton’un kaptığı top sonrası gelişen ataktan gelse de bu durum Amilton’un kötü oynadığı gerçeğini değiştirmez. Çaykur Rizespor’un pamuk ipliğine bağlı ümidini sürdürmesi için kazanmaktan başka çaresi yoktu. İkinci yarı Konyaspor’un üzerine geleceği belliydi. Sarı kartı olan ve oldukça etkisiz görünen Amilton’u İlhan Hoca’nın gol öncesi kaptığı topun hatrına oyunda tutması doğru değildi. İkinci yarıya Michalak’la başlaması Konyaspor’a tartışmasız kontra atak fırsatları yaratacaktı. 70’e kadar Amilton’u sahada tutması İlhan Palut’un bu maçtaki hatalarından birisiydi.
GALİBİYET RİSKLERİ ON KİŞİ KALINMADAN ÖNCE ALINMALIYDI
İlhan Palut’un önceki haftaki performansını gözeterek forma adaleti açısından maça Soner’in yerine Oğulcan ile başlamasına bir şey diyemeyiz, haklıdır. Ancak maç 1-1’ken 61.dakikada Endri’nin yerine Soner’i almasının hiç bir mantığı yok. Bu dakikada orta sahada Amir, Oğulcan ve Soner’den oluştu ki İlhan Hoca bu sezon çok kritik Trabzon ve Fenerbahçe deplasmanlarında bile defansif özellikli üç oyuncuyu bir arada oynatmadı. Bir puana yatmak istedi desem bu sefer de skor 1-1 ve takım 10 kişiyken yaptığı ofansif değişiklikleri neden yaptı diye sormak gerekiyor. Yani oyuncu değişikliklerinde tam anlamıyla bir tutarsızlık var. Oğulcan yerine Ahmet Hassan değişikliğini takım 11 kişiyken yapmayıp (yabancı kuralı olduğu için Soner –Oğulcan, Endri Ahmet Hassan değişikliğini birden yapabilirdi. ) 10 kişiyken yapmasının bir izahı yok.
KÖTÜ OYUNUN MAZERETİ HAKEM OLMAMALI
Maçın hakemi çok kötü bir maç yönetti. Bunu kabul ediyorum. Konyaspor’un yediği golde asisti yapan Cisse açıkça ofsayt pozisyonundaydı. Skubic’in topa müdahale etmeye çalışması ve topa temas etmiş olması durumu değiştirmez. Bana kalırsa Amilton’a gösterilen iki sarı kart da çok ağır kararlardı. Ancak hakemin kötü yönetimine rağmen Konyaspor kötü oynadığı için bu karşılaşmayı kaybetti. Kötü oyunun mazereti hakem olmamalı. Konyaspor lig ortalamasında bir futbol oynasa ya da 15-45.dakikalar arasındaki oyununu doksan dakikaya yayabilse hakeme rağmen Rize’den galip çıkardı. Fenerbahçe’yi ikinci yapacaklar, önümüzü kesiyorlar düşüncesi bu doğru olsa bile takıma zarar verir. Kontrolü kaybetmek takıma zarar verir. Örnek: Rahmanovic. Henüz hiç bir şey bitmiş değil İlhan Palut ve takımın kontrolü kaybetmeden ikincilik hedefine odaklanması ve moral bozmaması, Pazar günü stadyumun Gaziantep maçında çok daha dolu olması gerekiyor