Siyaset Bilimci-Yazar Ömer Tokgöz Yeni Haber’e Konyalı ünlü aşık, bestekar, şair, sanatçı ve emekli bankacı Aşık Salihi’nin müzik yolculuğunu araştırdığını açıkladı.
Ömer Tokgöz’ün yaptığı araştırmalar şu şekilde;
Gerçek ismi Halil Yılmaz olan sanatçımız, Hadim’li bir ailenin çocuğu olarak 18 Mart 1949 tarihinde Konya'nın Uluırmak Mahallesi'nde beş çocuklu bir ailenin dördüncü çocuğu olarak dünyaya geldi. Annesinin ismi Cemile, babasının ismi Ali'dir. Âşık, adını Cihan Harbi'nde şehit düşen dayısından alır. Ailesi yaşadığı geçim sıkıntıları sebebiyle beş kardeş içinde sadece Âşık Salihî'ye ortaokula gitme imkânı verebilir. Öyle ki âşık bu yüzden diğer kardeşlerine karşı kendini mahcup hissetmektedir.
O Konya’da hem aşıklık geleneğinden yola çıkarak birincilikler alırken, aynı zamanda geleneksel Konya türkülerini de çalıp söyleyen biridir. Bununla yetinmemiş ve aynı zamanda güncel besteler ve plak yapan bir sanatçıdır. Yaptığı besteler Türkiye çapında meşhur olmuştur. “Unutursun diye, Dayanılmaz Bir çile, Saliha, Kurusa Fidanım, Ben kimi ararım, Sokak Kadını, Ankara, Kırmızı Mercedes, Liseli sevdiğim” gibi her dönemde ve her kuşaktan insanların keyifle dinlediği onlarca duygu yüklü esere imza atmıştır. Fantazi arabesk dalında şarkılar ile duygusal eserler besteleyen Halil Yılmaz gönüllerde taht kurmuştur.
Özgün besteleri, plakları ve albümleri ülke çapında meşhur olan Konya'lı sanatçı lise yıllarında Aşıklar Bayramı'nda derece yaptı. Sevdalandığı kızın peşinden yürürken geçtiği yolları mısralara döktü. Çıkma o yokuştan diyerek Larende yokuşunu ölümsüzleştirdi.
Saz çalmayı kendi kendine öğrendi.
Ortaokulun ardından Türkiye'nin saygın liselerinden biri olan Konya Lisesi'ne devam eder. Lise yıllarına kadar uzanan müzik sevgisi müzik öğretmeni Ahmet Bey'in saz çalması yönünde yaptığı teşvikle başka bir boyut kazanır. O günün şartlarında 35 tl vererek bir bağlama alan âşık, kısa sürede kendini geliştirir. Mizah, taklit, komedi unsurlarıyla müziği birleştirerek lisede yatılı kalan arkadaşlarına türküler söyler. Aşık bir saz sanatkarı ve bestekâr şair olarak sahnelere doğru yürümeye başlar. 1966 yılında ilk bestelerini yapmaya başlar.
Lirik şarkıların bestekarı Aşık Salihi sanatında 58.yılını doldurdu.
Aşık Salihi’nin 1966 yılından bugüne yarım asrı geçen sanat çizgisinde duygulu bir insan olarak aşk, sevgi, özlem, vefa, dostluk, hasret, vefasızlık ve sitem gibi temaları işlemiştir. Bestelediği şarkılar bu duygusal ve insani birikimin ve yaşanmışlıkların anlatıldığı hüzünlü şarkılardır. Eserlerinin enstrümantal alt yapıları bu duygusal yapıyla iç içe geçmiştir
Bireysel duyguların içten geldiği gibi, coşkulu, etkili bir dille anlatılmasına da lirizm denir. Sıfat olarak esin dolu, coşkun, içli bir dili bulunan anlamlarında kullanılan lirik sözü, bu niteliği taşıyan düzyazı ürünleri de niteler. Antik Yunan edebiyatında ozanlar şiirlerini lir denen telli bir sazla söyledikleri için, bu türlü şiirlere lirik denmiştir. Türk edebiyatında da âşık ya da saz şairi adı verilen halk ozanları şiirlerini hâlâ sazla söylemektedirler. Lirik şiirde toplumsal mutluluk ya da felâketlerden duyulan sevinç ya da acı gibi ortak duygular; ya da aşk, ayrılık, özlem, ölüm acısı, gibi bireysel duygular anlatılır. Lirik şiir dünya edebiyatında en çok işlenen ve sevilen şiir türüdür. Türk edebiyatımızda halk âşıklarının (veya halk şairlerinin) söylediği şiirlerin çoğu liriktir. ( https://tr.wikipedia.org/wiki/Lirik_şiir)
Aşık Salihi Konya Erkek lisesi müzik derslerinde tek saz çalan öğrenci idi.
Aşık Salihi müzik öğretmeninin tavsiyesiyle Konya Erkek Lisesinde saz çalan tek öğrenci idi. Platonik özlemle geçen bu aşkı kavuşmayla sonuçlanmadı. Halil Yılmaz bir kara sevda düzlemine dönüşen ve hayat içinde birbirinden ayrı düştüğü ilk gençlik aşkı Saliha için 35 şarkı besteledi. Aşıklık geleneğinde, şiir ve edebiyat dünyamızda ikon/gözde isimler olarak öne çıkan Ayşe, Hatice, Emine, Zahide, Mihriban gibi özlemle anılan, hatırlanan sevgili isimlerin arasına Saliha’yı ekledi. Platonik ve coşkulu hislerin dünyasına Saliha kelimesini altın harflerle yazdırdı.
Sanatçımız Aşık Salihi’nin Âşık olma yolundaki dönüm noktası ise 1966 yılına denk gelir. Konya Erkek Lisesi'nin karşısındaki kitaplık salonunda bir âşıklar bayramı yapılacaktır. Sonraları geleneksel hale gelecek olan bu bayramlar üstat Feyzi Halıcı'nın gayretleri ile 23.10.1966 tarihinde Cumhuriyet Bayramı ile birleşecek şekilde düşünülür. Türkiye'nin dört bir yanından âşıklar davet edilir. Jüri masasında yer alan isimler ise Âşık Veysel, Behçet Kemal Çağlar, Orhan Şaik Gökyay gibi o dönemin yaşayan dehalarıdır.
İşte bu bayram, Âşık Salihî'nin ilk resmi deneyimi olur. Efkârî Baba'nın bu genç çocuğu merak edip sorması üzerine, Feyzi Halıcı âşığın kendisini tanıtmasını ister. O da kendini: "Adım Âşık Salih, soyadım Yılmaz/ Âşık olduğum sevdiğim bilmez/ Âşık olmayanlar bayrama gelmez/ Hoş geldin Konya'ya, hoş geldin baba" mısralarıyla tanıtır.
Aşıklar Bayramında Konyalı genç bir âşık olarak üçüncü oldu. Tüm Türkiye onu tanıdı
Gerek Efkârî Baba, gerekse diğer önemli âşıkların dikkatini ve beğenisini kazanan Âşık Salihî, bayramda üçüncü olur. 1967 yılındaki bayramda ikincilik kazanan âşık, 1968'de ise türkü dalında Türkiye birinciliğine layık görülür. Bu başarıların ardından eserleri plak şirketleri tarafından çeşitli sanatçılara okutulur.
1969 yılında da kendisi "Saliha" adlı eserini okuyarak "Mezarımda Taşım Olsan İstemem" adlı bestesi ile plak yapar. Yine aynı yıl bir kırkbeşlik plak daha yapmış ve bu plakta da "Hayalin Karşıma", "Kalbime Misafir Oldun" isimli bestelerini seslendirir.
Yoğun geçen bu çalışmalar sebebiyle, ağır işlerde çalışmayı bırakır; çay bahçeleri, kına geceleri, semah ve çetnevir olarak bilinen gecelerde, okul harçlığını çıkarmaya çalışır. Lisenin ardından Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi'ni kazanmıştır. Ancak kayıt sürelerinin bitmesi sebebiyle kaydını yaptıramamıştır. Dönemin sağ sol çatışmaları ve siyasi şartları nedeniyle de sıkıntı yaşamıştır.
Aşık Salihi’nin satış rekorları kırarak hit olan/altın plak alan besteleri:
• Sokak Kadını 1968, Yıldız Tezcan
• Unutursun diye 1969, altın plak Çetin Körükçü _Yıldız Tezcan
• Çıkma karşıma 1976, altın plak Bedia Akartürk
• Dayanılmaz bir çile 1979 Hayri Şahin
• Sevilmeden sevdim, 1981 Ayşe Tunalı
• Muazzez Ersoy -Unutursun diye şarkısı ile 3 milyon 100 bin satış yaptı
Müziğe olan tutkusu lise yıllarında başlayan sanatçımız Konya’ya gidip gelmesi daha kolay olur düşüncesi ile 1969-1974 yılları arasında Ankara'da çeşitli gazinolarda çalışmıştır. Yine Ankara'dayken bir evlilik yapmış, ancak daha sonra eşinden ayrılmıştır. Bu evlilikten dünyaya gelen iki çocuğuyla beraber 1974'te, tekrar ata ocağı Konyaya dönmüştür.
Âşık Salihî aynı yıl Türkiye Emlak Kredi Bankası'nda memur olarak çalışmaya başlar. Böylece âşıklıkla bankacılığı bir arada götürür. Bu süreçte hem bestelerini yapar hem kendi plaklara okur, albüm kasetleri yapar. Türkiye çapında altın plak alan sanatçılar eliyle ünü dalga dalga ülkeye yayılır. Banka çalışmalarında da başarılı olur. Şube Müdür yardımcılığından emekli olur.
Âşık Salihî, mahlasını gençliğinde sevdiği ve unutamadığı Saliha adlı bir genç kız nedeniyle kendisi alır, âşığın söylediği ilk şiir de "Saliha" ismini taşır. Sevdalandığı ancak bir kez bile el ele tutuşmadığı platonik aşkına 35 şiir yazar ve besteler yapar. Âşıklık geleneğini öğrendiği, yanında yetiştiği bir ustası yoktur. Geleneğe girerken bade içtiğini anlatan âşık, kendisine bir kâseyle serinletici bir bade sunulduğundan bahsederken, bunun din boyutunun da olduğunu vurgular.
Aşık Salihi verdiği bir röportajda kısıtlı bütçesi olan bir aileden geldiğini, 5 kardeşten sadece kendisinin okuyabildiğini ve ortaokul ve lise yıllarında yaz tatillerinde çalıştığını hüzünle anlatır “O zaman ‘hem çalışıp hem de okumak zorunda olduğumu’ anladım. O sene sınıfta kaldım. Eski Garaj civarında Devrim ortaokulu açıldı diye duyunca Erkek lisesinden kaydımı oraya naklettirdik. Rahatlamıştım; hem arkadaşlarımla yaşam şartlarımız eşitti, hem de okuldan kalan yarım günde çalışabilirdim. Diğer okuldaki çocuklardan birçoğu kıyafetimdeki yama yüzünden yanıma yaklaşmazken burada bir bisiklete üç arkadaş biniyorduk. Yama-yırtık kimsenin umurunda değildi. Bugüne değin bir ömre üç ömür sığdırdım. Gündüzleri Banka memuru, Şefi, Müdür Yardımcısı Halil Yılmaz oldum, geceleri bestekâr, sanatçı, program sunucusu, mizah adamı Âşık Salihî oldum.” (https://www.konyayenigun.com/sohretli-sarkilarin-bestekari)
Âşık Salihî, 1969-1974 yılları arasında Ankara'da, gazinolarda şarkı söyleyerek hayatını kazanmaya başlar ve kırk kadar şarkı besteler. Çeşitli sebeplerden dolayı Ziraat Fakültesi'ne kayıt yaptıramaz. Ama içinde kalan okul aşkı, diğer yandan da sevgilinin aşkı ile "Unutursun Diye Çok Korkuyorum" isimli şarkıyı besteler. 1969'da bestelenen bu şarkıyı, Yıldız Tezcan ve Çetin Körükçü, Türkola Plak'a kırkbeşlik olarak okurlar. Üçer yüz binden fazla satılan bu plak otuz beş hafta listelerde kalır. Ayrıca iki altın plak ödülü kazanır. Bu eser 1999'da Muazzez Ersoy tarafından da okunur.
1976 yılında yine altın plak kazanan "Çıkma Karşıma" adlı eserini bestelemiştir. Bu eser Bedia Akartürk, Özcan Deniz gibi sanatçılar tarafından seslendirilmiştir. 1979'da yaşadığı büyük bir duygu depremi sonucu "Dayanılmaz Bir Çile" adlı beste ortaya çıkar. 1988 yılında bir plak daha yapan âşık, emekli olduktan sonra 1999'da "Kader" adlı bir albüm çıkarır.
Şiirlerini hece vezninin 11'li kalıbıyla (6+5) yazan Âşık Salihî, çağdaşlarından Behçet Kemal Çağlar, Orhan Şaik Gökyay, Feyzi Halıcı, Âşık Veysel gibi aşıkları çok büyük takdirle anmaktadır. 2000 yılında "Unutursun Diye" adlı bir kitap çıkarmış, bu kitapta kendi ağzından hayatını ve serlerini anlatır, eserin 2006'da ikinci baskısı çıkar. Âşık Salihî hakkında, Konya Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde bir mezuniyet tezi çalışılmış, ayrıca hayatı birkaç ansiklopedide yer almıştır. Kendisi, meslek birliklerine, sivil toplum örgütlerine, müzik ve sanat icra eden gruplara üyedir. (https://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/salihi-halil-yilmaz)
Siyaset Bilimci-Yazar Ömer Tokgöz açıklamasının sonunda:
Konya geçmişten bugüne saz ve söz ustalarının yetiştiği münbit bir kültür iklimine ve müzik birikimine sahiptir. Aşık Salihi Konya’da hem bu aşıklık geleneğinden ilham almış bir yerel ozan hem Cumhuriyet döneminde isim yapan bir şair ve bestekar müzisyendir. 1970’li yılların başından 2000’li yıllara kadar çağdaş ve modern çizgilere dayalı besteler yaparak meşhur olmuştur. Bestelediği lirik ve duygulu şarkılar onunla çağdaş ünlü ses sanatçıları Yıldız Tezcan, Çetin Körükçü, Bedia Akartürk, Hayri Şahin, Muazzez Ersoy gibi birçok sanatçı tarafından seslendirilmiş ve altın plaklar almışlardır. Gönül dünyamızı titreten Aşık Salihi gibi önemli sanatçılar Konyamız için ve ülkemiz için önemli bir değerdir. Bu değeri genç kuşaklara ve yeni nesillere taşımak ve tanıtmak gerekir.
Unutursun diye şarkısını duyan veya mırıldanan herkesin aklına Aşık Salihi ve Konya akla gelmektedir. Konyanın müzik elçisi olan ve 58 yıldır söylediği türküler ve bestelediği lirik şarkılar ile gönüllere taht kuran sanatçımıza kendi şehrinde vefa gösterilmeli ve sahip çıkılmalıdır dedi.
Bu bağlamda:
75 yaşındaki sanatçımız Aşık Salihi için bir sanat gecesi programı düzenlenmelidir.
Kent merkezinde bir sokağa Aşık Salihi ismi verilmelidir.
Sanatçımıza Konya folkloru ve müziğine katkıları nedeniyle Konya üniversiteleri tarafından bir teşekkür beratı/fahri doktora verilmelidir.
Sanatçımızın plak, kaset ve cd’leri taranarak Best Of Aşık Salihi albümü hazırlanmalıdır.
Bestekar Salihi-Aşık Salihi – Unutursun diye