Görkemli bir tarihi olan şehirde yaşıyoruz.
Çok şükür Konyalıyız.
Konyalı olmaktan gurur duyuyoruz.
Birileri sinsice karalamaya çalışsa da bu şehir heybetli görüntüsünden milim taviz vermedi.
Konya’nın farkı da bu…
Heybeti ve vakur duruşu…
Bir şair, Konya ile ilgili yazdığı şiirde konuyu net olarak özetlemiş.
“Selçuklu’ya başkent ilim merkezi
Mevlana çağırır cümle herkesi
Sekiz yüzyıl önce çok gürdü sesi
Tarihe hükmetti bizim ilimiz
Toprağı bereket nimeti lezzet
Sofrasına gelen görür bin izzet
Niyetleri ihlas dostluğu hürmet
Yiğitlere yurttur bizim ilimiz.”
Ne güzel bir şiir… Ne güzel bir şehir.
Allah, Konya üzerinde karabulut olmaya çalışanlara fırsat vermesin.
Konya, kavga etmez.
Ama kavga başlamışsa, kendini korumaktan da geri durmaz.
Korkmaz… Diklenmez ama dik durur…
Tarihinden aldığı güç ile geleceğe güvenle bakar.
Bu özelliği sayesinde birçok şehir kıskansa da alimler, yiğitler yurdudur Konya.
Yiğidin başından da duman eksik olmaz.
Konya’nın başının dumanlı olması da o yüzden.
Ey güzel şehrim, Ey güzel Konyam…
Seni yıpratmaya çalışan çok, biliyoruz.
Hiç başaramadılar, bundan sonra da başaramayacaklar.
Bu şehri tanımayanlar, bunu bilemez.
İnsan Konya’nın vazgeçilmez olduğunu, Konya’dan ayrılınca anlıyor.
Gurbetteki Konyalıya bir sorun bakalım…
Konya burnunda nasıl tütüyor.
Konyalı olduğum için hep gurur duydum.
Bu gururla hep yaşayacağım.