Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi, bir belediyenin yapması gerekeni yapıyor, bir üniversitenin yapması gerekeni yapıyor. Konya Yazarlar Birliği yazarların oturup boş boş laklak yapmasının değil kültürün, bilginin merkezi oluyor. 35. yılında 35 ayrı programla şehre katma değer sağlıyor.
Ne denir, helal olsun, hepinizi kutluyoruz.
Dün İl Halk Kütüphanesinde önemli bir toplantı vardı. Yazarlar Birliği Konya Şube Başkanı Mehmet Ali Köseoğlu bir basın toplantısı düzenledi. Bende toplantıya katıldım. Hem toplantı vesilesiyle çeşitli dostlarla görüşme olanağımız oldu hem de Yazarlar Birliğinin etkinlikleri ile ilgili notlar aldık sizinle paylaşmaya çalışacağız.
Önce şunu belirtelim, Yazarlar Birliği konusu önemli, Ahmet Köseoğlu bir insanın şehre yapabileceği en iyi katkılardan birisini yapmış oldu. Yazarlar Birliğini Konya’ya kazandırdı ve belirli bir seviyede de faaliyetlerin oluşmasının temellerini attı. Daha sonraki yönetimler Bekir Şahin Ağabey de, Mehmet Ali Köseoğlu dostumuzda bu seviyeyi düşürmeden hatta çıtayı yükselterek Yazarlar Birliğinin Konya’da önemli bir yerde kalmasını sağladılar sağlıyorlar.
Şimdi Yazarlar Birliği şehirde önemli bir boşluğu doldurur bir konuma geldi.
Bu yıl yapacakları programlara baktım, çok çok önemli programlar var. Sadreddin-i Konevi’nin Kırk Hadis Şerhinden tutunda, Çanakkale ve İstiklal Marşına kadar birçok alanda programlar düzenleniyor. Necip Fazıl Kısakürek programında olduğu gibi hem Necmettin Erbakan ve Selçuk Üniversitesi ile hem de belediyelerle ortak programlar tertip ediyorlar.
Edebiyatımızda Dergicilik ve Hece gibi çok spesifik konular gündem konusu edilirken diğer taraftan, Ailenin Huzuru Nasıl Kaçar, başlıklı programda da olduğu gibi toplumsal önemde etkinlikler yapıyorlar.
Ayrıca dün toplantıda bunu çok net gördük, Konya’da yazarlar, çizerler kendilerini bu kurumun temsil ettiğine inanıyor ve aidiyetleri oluşmuş, bu insanları TYB temsil ediyor.
Benim aldığım notlardan değerli dostlarımıza diyebileceğim, artık binayı değiştirsinler. O bina yeterli değil. Misafirlerini ağırlamakta zorluk çekiyorlar ve anlaşılıyor ki Yazarlar Birliğinin geleni gideni azalmayacak artacak.
İkincisi programlarında yakaladıkları seviye çok güzel ama mekân sorunu programların düzeyini sınırlıyor bilgileri olsun.
Bütün bunlarla birlikte Mehmet Ali Köseoğlu Bey bana katılır mı bilmiyorum, Konya’da sanki şair yetişmiyor ve eskisi gibi dergi çıkmıyor. Neticede Mehmet Ali Köseoğlu aynı zamanda önemli bir şairdir, bu konuda bir çalışma yapılabilir mi? Yazarlar Birliği bir edebiyat dergisi çıkarabilir mi? Çıkarsa (öğretmenler üzerine alınmasın) öğretmen, öğrenci edebiyatını aşacak nitelikte bir çizgi tutturulmalıdır, derim.
Toplantıda KOP Basın Müşaviri Değerli Dostumuz Halil İbrahim Tongur Bey ile de sohbet etme olanağı bulduk. Konya’da gazetecilerin dinamik olduğunu ifade ettiler. El hak doğrudur, Konya’da hakkıyla gazetecilik yapılmaktadır. Onun içinde Kamu Kurumları iş alımlarında, ihalelerde ya da başka konularda çok dikkatli olmalıdır, zira bilsinler gazeteler bizim şehrimizde (şükürler olsun) kamu denetimini gayet güzel bir şekilde yapmaktadır, Savcılarımızda gazetede çıkan haberleri ihbar kabul etmekte ve soruşturma açılmasını sağlamaktadır. Bizden söylemesi…
KTO, Şubat ayı Konya İli Ekonomik Göstergeleri’ni yayınladı
Ben Konya’yı Ticaret Odası tarafından aylık yayınlanan Konya İli Ekonomik Göstergeleri Bülteninden takip ediyorum. Bu bültene göre Konya Perakende Güven Endeksi, 2013’ün ilk ayından sonra ikinci ayında da yükselmiş. Şubat ayında KOPE, 2,6 değerini alırken Türkiye genelini temsil eden TEPE de sıfırın altında 6,1 değerini almış. Konya’da perakende sektörüne Şubat ayında alt sektörler itibariyle bakıldığında geçen yılın aynı dönemine göre, mobilya ve aydınlatma ekipmanları ve ev içi kullanım ürünleri ve motorlu taşıtlar sektörleri en iyi performans gösteren sektörler olmuş.
KTO İstihdam İzleme Bülteni göre ücretli çalışanların sayısı Konya’da bir ayda 27 bin (yüzde 12,1) artmış. Konya işyeri sayısı en çok artan illerde Konya ikinci sırada…
Çimento Cam Seramik ve Toprak Ürünleri sektöründeki ihracat artışı %194 olmuş. İhracatta aylık bazda düşüş var, Şubat ayı kısa bir aydı biliyorsunuz ama yıllık bazda yine artış var. Daha da önemlisi ithalat azalmış ve ihracatın ithalatı karşılama oranı artmış. 2013 Ocak ayında Rusya’ya ihracatımız %160,3 artmış, yeni pazar arayışları da meyvelerini vermeye başlamış.
Yani neymiş, enseyi karartmaya gerek yok, ekonomi iyiye gidiyor, temkinli olmaya devam ama kesinlikle karamsarlık yok…