İsrail’in Gazze’ye karşı yaptığı saldırılar devam ederken Konya’dan da tepkiler sürüyor. İsrail ve destekçi firmalara boykot uygulanırken Meram’da bulunan bir Starbucks’un önünde kitap okuma eylemi 17 gündür sürdürülüyor. Eylemin başlangıcından ve içeriğinden bahseden Yasin Tekpınar, gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
‘LAF ATMIYORUZ, BAĞIRMIYORUZ’
Eylemlerinin nasıl başladığını anlatan Tekpınar, “Birçok eylem organize ettik, katıldık. Öfkeliydik, bağırdık çağırdık, sloganlar attık. O kadar çok haklıydık ki insanların bizi anlamamasına hayret ediyorduk. Bir gün yine bu işletmenin önünde toplandık. Tekbirler getirdik, ezgiler söyledik sonra samimane bir açıklama yapmaya çalıştık. Açıklamamız bitti ve herkes kaldığı yerden hayatına devam etti. Eylemden sonra arkadaşlarla oturduk ve burada ciddi bir problem olduğuna kanaat getirdik. Muhatabımız bizi anlamıyordu. Şöyle söyleyeyim biz anlatmak istediğimizi onları ürküterek anlatmaya çalışıyorduk. İşte bu kitap okuma eylemimiz buradan çıktı. Üzerinde resim fotoğraf dahi olmayan kendimizi en basit şekilde ifade eden 4-5 yazı, sandalyemiz, kitabımız ve sabrımızla karşılarındayız bu sefer. Laf atmıyoruz, bağırmıyoruz, onları ürkütmek kızdırmak istemiyoruz. Sadece bizi görsünler, iyice aşina olsunlar, belki bir gün hayırdır siz ya bunca zamandır derdiniz ne derler veya düşünürler umuduyla oturuyoruz.” şeklinde konuştu.
‘OLUMSUZ TEPKİ ALMADIK’
Eylemlerinde herhangi bir olumsuz tepkiyle karşılaşmadıklarını ifade eden Tekpınar, “Öyle çok bir etkinliğimiz yok. Çünkü katılımcıların birçoğu birbirinden bağımsız, eylem alanında tanışan kimseler. Genel olarak kitap okuyoruz. İkramlarda bulunuluyor. Bir ablamız yağlı boya ile tuvaline Gazze’yi resmetti. Bir ablamız ebru icra edecek. İnsana bebeklere ve sanata ilgisi olan tüm herkesi bekliyoruz. Şimdiye kadar aldığımız olumsuz bir tepki olmadı. Tabi içlerinden kızan, alay eden, gereksiz gören kişiler muhakkak vardır. Aynı zamanda işletmenin kapısından dönen, gelip teşekkür eden, görüp bizimle birlikte oturan birçok kişiye de şahit olduk. Bugün 17’nci günümüzdeyiz. Esasında bir hafta oturup dağılalım demiştik. Ancak gördük ki insanlar yeni yeni görmüşler ve akın akın gelirken bunun önünü kesmeyelim dedik. 40 gün devam ettirmek gibi bir niyetimiz var. 40’tan sonra alışkanlık olur kendimizi eylem alanından kurtaramazsak orasını da göreceğiz artık.” ifadelerine yer verdi.
‘HER GÜN KARŞI KARŞIYAYIZ’
Tekpınar, sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Kısaca özetleyecek olursam. İçerde oturanlar ve dışardakiler olarak her gün karşı karşıyayız. Birçoğumuz aynı mahallenin aynı okulun benzer ailelerde yetişmiş evlatlarıyız. Kavgasız gürültüsüz birbirimizi ötelemeden, yaftalamadan anlaşabileceğimize inancımız hala var. Birilerini Amerikan özentisi veya Arap sevici yapmadan odağımıza insanı ve insanlığın en temel haklarından olan yaşama hakkını hiç kimseyi ayırt etmeksizin savunmak, mazlumların yanında olduğumuzu vurgulamak için biz buradayız. Eğer bu marka zulme destek veriyorsa karşısında olmak vicdan sahibi tüm insanların sorumluluğundayken bu sorumluluktan kaçan arkadaşlarımıza yanlış yapıyorsunuz demek de bizim görevimizdir.”