Dün sabah saatlerinde Merkez Meram Ziraat Odası Başkanı Murat Yağız gazetemizi ziyaret etti. Yağız’la hem tarımın geleceğini hem de gündemi değerlendirme fırsatı bulduk. Sağolsun her zamanki samimiyeti ve içtenliğiyle ne sorsak cevap verdi.
Konya’da bu tarz adamları çok kolay bulamadığımızdan, bir gazeteci olarak duyduğum her şey benim nazarımda haber değeri taşıyordu. O sebeple eteğimizdeki bütün taşları döktük.
Tarımla ilgili tespit, istek ve önerilerini de haber olarak gazetemizde sizlerin huzuruna sunacağız zaten ama Başkan Yağız’ı yakalamışken, geçen hafta gündeme getirilen bir konunun ayrıntılarını öğrenmesek olmazdı.
Geçtiğimiz günlerde Gelecek Partisi, Konya’da tarımla ilgili bir program tertip etmişti. Panelin ardından televizyona çıkan Ahmet Davutoğlu, ziraat odaları üzerinden hükümeti hedef alan bazı açıklamalar yapmıştı.
Davutoğlu, programlarına katılım sağlamayan Konya Ziraat Odalarına tepkiliydi.
Başkan Yağız’a bu açıklamaların arka planını sordum. O da her zamanki gibi açık yüreklilik ve samimiyetiyle olan biteni anlattı.
Davutoğlu’nun, ‘’Ziraat Odalarının siyasi baskıdan dolayı kendilerinin toplantılarına katılamadığı’’ şeklindeki ifadesini kabul etmeyen Murat Yağız, kendisine hiç kimsenin siyasi bir telkinde bulunmadığını vurguluyor.
Tarımın siyasete alet edilmesine tepki göstererek parti ayırt etmeksizin siyasi programlara katılmayı tercih etmediğini de ekliyor. Ayrıca o süreçte kendisinin Karadeniz bölgesinde olduğunu ve programa katılmasının zaten mümkün olmadığını da söylüyor. Telefonla kendisini arayıp davet eden kişiye de aynı durumu izah ettiği ifade ediyor.
Murat Yağız’dan sonra Konya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanlığı’ndan Rıfat Kavuneker’i arıyorlar. O da programa katılamayacağını ifade ediyor.
Yağız’ın ifadesine göre Konya’nın 31 ilçesindeki ziraat odası başkanlarının neredeyse hiç birisi programa davet edilmiyor. Sadece Murat Yağız ve Rıfat Kavuneker aranmış, onlar da mazeret bildirerek katılamayacaklarını ifade etmişler.
Murat Yağız, buradan bir anlam çıkararak ziraat odalarının töhmet altında bırakılmasına tepkili.
Davutoğlu’nun iddiasının ayrıntısına gelecek olursak; Rıfat Kavuneker panele ısrarlı bir şekilde davet edilince, siyasi bir programa katılarak diğer üyelerimizi sıkıntıya sokmak istemem şeklinde bir mazeret bildiriyor. Davutoğlu, ziraat odalarının baskı altında olduğunu işte bu yaşanan konuşmadan sonra çıkarıyor.
Yağız’ın anlattıkları özetle bu şekilde…
Davutoğlu’nun bu konuyu siyasi malzeme haline getirmesi bana göre biraz zorlama olmuş. Davutoğlu ya da bir başka parti fark etmez, mecliste olmayan, devlet yönetiminde ya da bürokraside olmayan bir ismin davetine icabet etmenin ziraat odalarına kazandıracağı pek bir şey yoktur. Bu durum ziraat odalarını sadece siyasallaştırır.
Olaya biraz pragmatist olarak bakarsak bence durum böyle.
Konya’da 200 bin üyeye sahip olan ziraat odaları pek tabi ki üyelerinin ve odalarının çıkarını düşünmek zorundadır. Dolayısıyla pragmatist bir bakış açısıyla ona göre adım atabilir.
Buna saygı duyulur. Ben davet ederim de siz nasıl gelmezsiniz denilecek bir durum yok ortada.
Yani ez cümle, Gelecek Partisi’nin programına katılmak ziraat odalarına ne kazandıracak?
Ziraat odaları pek tabi AK Parti’nin teşkilatı değildir. Herkese eşit mesafede durabilir ama önce üyelerinin çıkarını düşünür.
Yağız’ın, “Kaldı ki Sayın Davutoğlu bakanlık ve başbakanlık dönemlerinde Ziraat Odaları ile bir görüşme veya toplantı yapmamıştır” cümlesi bence tüm yaşananların özetidir.
Yağız aslında, “Güç elindeyken bizi ziyaret etmeyenler, bizimle ilgilenmeyenler, şimdi bizim üzerimizden güç devşirmek istiyorlar” demek istiyor.
Hem bir de bu sene içerisinde hem Abdüllatif Şener’in hem de İYİ Parti Teşkilatı’nın Meram Ziraat Odası’nı ziyaret ettiğini hatırlıyorum. Gelecek Partisi ya da Davutoğlu, Merkez Ziraat Odaları Başkanlığı’nı ziyaret etmemişler.