Ramazan ayı boyunca Müslümanlar oruç ibadetini yerine getirmeye devam ediyor. Orucun aynı zamanda bir kalkan olduğunu ifade eden Konya İl Müftüsü Prof. Dr. Ali Öge, bu ayı iyiliklerle tamamlamak gerektiğinin vurgusunu yaptı. Müftü Öge, bu yılki Ramazan temasının ahiret bilinci olduğunu söyleyerek, çalışmalarına ağırlıklı olarak bu alanda devam ettiklerini dile getirdi.
‘ANA TEMAMIZ AHİRET BİLİNCİ’
Ramazan ayında bu yılki ana temanın ahiret bilinci olduğunu söyleyen Öge, “Bu yıl Ramazan ayıyla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığımızın ana teması ‘Ahiret Bilinci’. Bu sebeple vaazlarımızda, irşatlarımızda, programlarımızda bu konu öne çıkarılıyor. Hakikaten insanın hesap verebilir olması ve yaptığı işlerle ilgili daha sorumlu ve duyarlı davranması hem bu dünyamızı güzelleştirir hem de ahirette daha rahat hareket etmemizi sağlar. İhtiyaç olan diğer konularla ilgili de vaazlar, konferanslar, televizyon programları, gazete yazıları ve ziyaretler yapılmaktadır.” şeklinde konuştu.
‘RAMAZAN KUR’AN AYIDIR’
Ramazan ayının, Kur’an ayı olduğunun vurgusunu yapan Öge, “Yaklaşık olarak 74 camimizde hatimle teravih namazı kılınıyor. Hatimle namaz kılınması önemli çünkü Ramazan, Kur’an ayıdır. Ramazan Kur’an ayı olması hasebiyle önemli ama bir de peygamberlik ve Risalet görevi de bu ayda efendimize verilmiş oluyor. Dolayısıyla biz bu sevincimizi oruçla, infakla, güzellikle ortaya koymaya çalışıyoruz. Teravih namazlarında baştan sona okumak ve hatim yapmak Kur’an’ı Kerim ile olan ünsiyetimizi geliştirme açısından son derece önemli. Tabi ki sadece namazla tilavet etmek yetmeyebilir. Mukabelelerimiz 3 bin 500 camimizde sabah, öğle, ikindi namazlarında devam ediyor. Müftülüğümüzün sosyal medya hesaplarında da mukabele hatimleri paylaşıyoruz. Ayrıca hanım kardeşlerimize yönelik Kur’an’ı Kerim’in meal hatmini devam ettiriyoruz.” ifadelerine yer verdi.
‘İNFAK, İYİLİK VE GÜZELLİK AYI’
Bu ayda iyilikle iç içe olmak gerektiğinin altını çizen Öge, “Ramazan ayı infak, iyilik ve güzellik ayı. O yüzden hayır, hasenat ve iyilik işleriyle ilgili ibadetleri yerine getirebilmeleri için insanımıza yardımcı oluyoruz. Sahada imam hatiplerimiz, vaizlerimiz ve zekat koordinatörlerim olmak üzere yoğun bir faaliyet içerisindeyiz. Ramazan öncesinde imsakiye bastırıp, arkasında da benim tarafımdan kaleme alınmış bir mesajı da tüm kardeşlerimizle paylaştık. Bu hem bir tebrikleşmeydi hem imsakiye geleneğimizin yaşatılmasıydı hem de mektupta verdiğimiz mesajla insanlarımıza iyiliği, güzelliği, hayrı ve ibadet şuurunu yeniden göstermek istedik. Ayrıca geçen sene bize yapmış oldukları hayırla ilgili kısa bilgileri de kendileriyle paylaştık.” dedi.
‘İFTAR ETTİRME SEVİNCİ YAŞANMALI’
İftar ettirme sevincinin herkesin yaşaması gerektiğini ifade eden Öge, “Ramazan-ı Şerif’te efendimiz infak ve iyiliğe çok önem veriyordu. Zaten cömertti ama bu ayda cömertliği son derece artardı. Cebrail ile beraber olduğunda Kur’an-ı Kerim mukabelesi yapar, bunun da sevincini insanlara taşımanın yolunu hayır, hasenattan öne çıkardı. Dolayısıyla bu ayda oruç, Kur’an ve iyiliği bir araya getirdiğimizde hakikaten son derece önemli bir kulluk vazifesini yerine getirmiş oluyoruz. Efendimizin bir tavsiyesi de şu: ‘Oruçlulara iftar ettirme sevincini tadınız’ buyuruyor. İmkanı olmayan sahabeler için de, ‘bir yudum su, yarım hurma ya da bir yudum sütle de iftar ettirmiş sevabı alırsınız’ buyurmuştur. Dolayısıyla her kardeşimizin bu sevinci yaşamasına da imkan tanınmış oluyor.” diye aktardı.
‘ORUÇ BİR KALKANDIR’
Orucun aynı zamanda bir kalkan olduğunu dile getiren Öge, “Oruç bir benzetmede kalkan olarak nitelendiriliyor. Bir savaşçının kendisini düşmanın hedeflerinden korumak için edindiği bir kalkandır. Kalkanımızın arkasında iyilik, güzellik, adalet olacak. Dedikodu, gıybetten uzak olacağız. İnsanların arasını düzeltmeye çalışacağız. Kötü söz söylemeyeceğiz. Tüm bunlar namaz, oruç, zekat gibi ibadetlerle güçlendirilmiş oluyor. O kalkan ne kadar güçlü olursa bizi cehennem ateşine o kadar güçlü koruyacaktır. Efendimizin şu hadisini hatırlamakta fayda var: ‘Oruçluyken bir kimse kendisine kötü söz söyler, sataşırsa o kimse ben oruçluyum diyerek mukabelede bulunsun ve kötü söz söylemesin.’ Buyuruyor. Aslına diğer 11 ayda da bizim davranışlarımız için bir vizyon çiziyor.” sözlerine yer verdi.
‘YARDIM FAALİYETLERİMİZ SÜRÜYOR’
Birçok alanda yardım faaliyetlerini sürdürdüklerini belirten Öge, şu sözlerle konuşmasını sonlandırdı; “Diyanet Vakfı’nın Konya Şubesi olarak hem şehrimizin merkezinde hem taşra ilçelerinde, deprem bölgelerinde, Filistin ve Gazze başta olmak üzere yardım faaliyetlerini hızlı bir şekilde devam ettirmek istiyoruz. Köylerimizde, köylerimizin ücra mahallelerinde insanlar ihtiyaç durumda olabiliyor. Hem oradaki insanlarımızın halini hatırını sormak hem de iyiliğe yakında başlama emrini yerine getirmiş oluyoruz. Komşumuzun, kardeşimizin, akrabamızın, yan köyde yaşayan teyzemizin ihtiyacının farkında olamayabiliyoruz. Burada bir kayıp söz konusu oluyor. Bunun için şehrin en ücra yerine ulaştığımızda oradan ulaşacak duanın fayda edeceğini düşünüyoruz.”