Bakanlar kurulunda yapılan revizyonun ardından oluşan yeni kabine açıklanınca büyük bir merakla Konya’dan bir milletvekilinin bakan olup olmadığına baktık ve yine hayal kırıklığına uğradık. Aslında içten içe böyle bir tablonun oluşacağını tahmin ediyorduk ama umut fakirin ekmeği misali acaba demekten de kendimizi ala koyamadık. Bakan umudumuz artık bir başka bahara kaldı…
Bu noktada Konyalılar mantıklı bir açıklama bekliyor. Mantıklı derken içinde yuvarlak, ortalama lafların olmadığı, Konya doğrudan Cumhurbaşkanına bağlı illaki bir bakana ihtiyacı yok gibi artık insanlarda tebessüm bile oluşturmayan ucuz edebiyat kokan beylik açıklamalardan değil. Bilmiyorum AK Partili yöneticiler veya Konya milletvekilleri farkında mı veya umursuyorlar mı ama Konyalıların büyük çoğunluğu Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlıktan istifasının ardından Konya’nın cezalandırıldığını düşünüyor. Hemen öyle bu laflar fitne çıkarmak amaçlı, maksat Konya ile AK Parti’nin arasını açmak falan demeyin. Bugün seçim olsa elbette Konyalı AK Parti’yi desteklemeye devam edecektir ama bu destek kerhen, sırf ülkenin geleceği için olacaktır. Kafasındaki soru işaretleri, vicdanındaki hazmedeme duygusu geçmeyecektir.
12 milletvekili olan şehre bakanlık verilmemesini Konyalıların iyi niyetli karşılamayacağı ortadadır. Bu noktada insanların aklına iki seçenek geliyor; Birinci olarak demek ki 12 milletvekili arasında bakan olacak birikime, donanıma, tecrübeye, kabiliyete sahip bir isim bile yok ki kimse bakanlığa layık görülmüyor. İkinci olarak dillendirilmeyen, örtülü olarak sürdürülen Konya’ya kesilen ceza henüz bitmemiş. Benim aklıma üçüncü bir seçenek gelmiyor. Hani kafamda deli sorular diye bir söz vardı. İşte bende bu iki seçenekten hangisinin doğru olduğunu Konya milletvekillerine soruyorum. Belki de bizim aklımıza gelmeyen üçüncü bir seçenekten bahsedeceklerdir. Bir cevap verirlerse seviniriz.
Eminim Konya milletvekilleri de bu durumda hoşnut değillerdir. Onlarda seçmeninin karşısında zor durumda kaldılar. En azından samimi, lafı dolandırmadan bir açıklama yapabilirlerse iyi niyetlerinden şüphe duyulmamış olur. Yıllardır hükümete ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a açık destek veren şehre gösterilen bu tutum hoş olmadı. Herkes bir yana her ne kadar Konya yerine Karaman milletvekili olan hemşerimiz Recep Konuk bile Tarım bakanı olamıyorsa bu işte farklı bir durumun olduğu ortadadır. Recep Konuk ve arkadaşlarının Torku projesi bile örnek olarak Türk tarımının geleceğine yeterdir. Fakat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakanlığı bırakmasının ardından kurulan hükümetlerde Recep Konuk ismi nedense hep es geçiliyor. Biz böyle deyince mutlaka her şeyi biz biliriz kafasındaki özellikle yerel medyadaki bazı arkadaşlar “Yine mi Recep Konuk edebiyatı yıllardır bıkmadınız gitti” diyeceklerdir ama önemli değil. Mesele doğrunun yanında durabilmektir.
Amacımız öyle bazı art niyetlilerin ağızlarına doladıkları gibi nifak çıkarmak, Konya ile Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin arasını açmak falan değil. Öte yandan sırf birileri gibi şirin görünelim, hükümete yaranalım diye de gerçekleri de görmezden gelemeyiz. Ortaya çıkan bu tablodan şehir rahatsız olmuştur. Öyle aman hükümete sorun götürmeyelim, ama durduk yere laf çıkarmayalım diye realiteyi saklayacak değiliz. Bundan sonra görev Konya milletvekillerine düşüyor. Hemşerilerinin kafasındaki deli sorulara mantıklı bir cevap veremedikleri sürece bu yara zor kapanır.