Konya kıpır kıpır, kabına sığmıyor. Şöyle geçen bir kaç gün içinde yapılan programlara bakın: 1- Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu, 2- 4. Uluslararası Arapça Yarışmaları, 3- Konya Musiki Derneği’nin, Yeryüzü Melekleri Derneği yararına verdiği Nihavend Faslı Konseri, 4- Üstat Necip Fazıl Kısakürek'i anma programları, (Bugün de yine önemli bir program olduğunu belirtelim), 5- 6. Uluslararası Öğrenci Buluşma Programı, 6- Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi`nin ev sahipliğinde Akılcı İvig Kullanımı Sempozyumu, 7- Yazarlar Birliğinin Klasikleşmiş Haftalık Progamı, 8- “Sosyal Güvenlik Kurumu ile Eczacılar Sempozyumu", 9- Alanya'da düzenlenen 10. Ufuk Turu Programı, 10- AK Parti tarafından düzenlenen Marka Şehirler İçin Kent Ekonomileri Forumu, 11- ASKON, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Makine Mühendisleri Odasının ortaklaşa tertip ettikleri ve dünyaca ünlü Yönetim ve Strateji Profesörü Rafik I. Beeekun'un katıldığı İslamda Stres Yönetimi ve İş Ahlakı Konferansı.... Tabi bir de buna Torku Konyaspor'un oynadığı futbol maçını ekleyebilirsiniz...
Bakın bu saydıklarım sadece Cuma gününden bu güne yapılan etkinlikler. Mayıs ayında ayrıca Konya'da İnanç Turizmi Konferansı gibi dünyanın ilgisini çeken bir konferans yapıldığını ve yine dünyaca ünlü Fizikçi Prof. Dr. Kenneth Ledingham'ın Konya'ya geldiğini de belirteyim...
Bu müthiş bir tempo tabi, hafta sonunda Konya sokaklarında gezerken bu şehirde en az 2 milyon insan yaşıyor diye düşünüyorsunuz, müthiş bir yoğunluk. Tramvay her seferinde dolu geçiyor, belediye otobüsleri dolu, dolmuşlar dolu ve daha da önemlisi yollar araçlarla, kaldırımlarda insanlarla dolu...
Programların ortak birkaç özelliği var onu da ifade edelim, Programların hepsine belediyelerimiz ciddi anlamda destek veriyor. Bununla birlikte Necmettin Erbakan Üniversitesi'nin nerede ise her programda paydaş olduğunu görüyoruz, bu da Necmettin Erbakan Üniversitesi'nin şehrimizde üniversitenin şehirle ortak hareket etmesi bağlamında önemli bir örnek olduğunu gösteriyor. Bu arada programlarda TİMAV'ında öne çıktığını belirtmek isterim.
Şimdi bu kadar yoğun program olunca birisinden bahsetmekte diğerlerine haksızlık oluyor, biz gazetecilerin işini zorlaştırıyor.
Neyse bu hafta bir kaç programdan size bahsedelim ama bugün hafta sonu notlarıyla devam edelim: Cumartesi günü Kayalı Parkın önünden Alaaddin'e doğru yürürken önümden iki katlı Büyükşehir Belediyesinin otobüsü geçiyor. İnsanlara Konya'yı gezdiriyor anlaşılan. Derken devasa bir otobüste orada beliriveriyor, bu da Selçuklu Belediyesinin otobüsü. Sizin anlayacağınız, dönüşümü belediyeler bir şekilde algılamak zorunda kalıyor ve bu da iyi.
Cumartesi günü ayrıca kalabalıkların arasından yürüye yürüye Bosna Hersek Konsolosluğuna gittim. İçerisi müthiş kalabalık, yine her hafta olduğu gibi Konsolos Ercan Uslu'nun misafirleri hiç bitmiyor.
Dinamik bir kurum... Biz orada iken iki tane Bosna Hersek ekibi geldi. Birisi Meram Belediyesi'nin konuğu olarak Konya'ya gelmiş. Meram Belediyesinin Haçiçi'ne yaptığı kültür merkezinin öğrenci ve hocalarıymış. İkincisi ise Necmettin Erbakan Üniversitesi, TİMAV, Büyükşehir Belediyesi'nin ortak programı olan Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu'nun Bosna Hersek'ten konuşmacı olarak gelen konuklarından Bosna Hersek'in bir dönem Kültür Bakanlığı'nı da yapmış, Tefsir Doktoru Enes Karic Beyefendi. Biz orada Bosna Hersek'ten gelen misafirleri dinlerken dışarıdan Meram Belediyesi'nin sponsorluğunda yapılan 6. Uluslararası Öğrenci Buluşması programından kah Afrika, kah İspanya, kah Türki Cumhuriyerlerden bir ülkenin ezgilerinin sesi duyuluyor.
Dr Enes Karic "Türkiye müthiş gelişiyor, Almanya gibi artık, benim kızım TOBB Üniversitesinde okuyor. Torunum oldu, İnşa Allah o da Konya'ya gelir" diyor. Konya'yı gerçekten çok seviyorlar, Ercan Uslu Ağabey davet etti, İnşa Allah bir Ramazan ayını ailesi ile birlikte Konya'da geçirecekler. Yunus Emre Enstitüsü'nü övüyor, ne tuhaf, Beyefendi Bosnalı ama bizden daha iyi ülkemizin başarılarını görüyor. "Goethe Enstitüsü gibi iş yapıyor. Biz Bosnalılar her tarafı görürüz, kolay kolay beğenmeyiz ama Yunus Emre Enstitüsü'nün programlarını, Türkçe merkezli çalışmalarını takdirle izliyoruz. Bu kadar başarılı kurumlar dünyada çok fazla yok" diyor. TİKA'yı övüyor. Dr Enes Karic bize Konya'yı anlatıyor, Türkiye'yi anlatıyor, biz de bu güzel insanların bu çağda insanlığa sağladıkları değeri düşünüyoruz.
Evet yoğun bir hafta sonundan Konya'ya dair benim notlarım bunlar. Bu arada siyasi olan bazı notlarda aldım ama onları bugün yazmayayım, bugün yoğun hafta sonunun küçük bir resmi ile yazımızı bitirelim. Konya büyüyor, bilginiz olsun artık Konya kabına sığmıyor...
Gün Konya'nın günü, akıllı olan Konya ile büyür, aklı olmayan da kalabalıklarda boğulur gider...