Kelimelerin dansı nasıl düzelir?

Abdullah Duysak

Bazı çocuklarımızda özellikle ilkokul döneminde ortaya çıkan disleksi problemi oluyor. Peki, nedir disleksi? Aynı zamanda öğrenme güçlüğü olarak bilinen disleksi, bir bireyin normal zeka düzeyinde olmasına rağmen dil, okuma ve yazma becerilerinde sorunlar yaşamasına neden olan bir özel öğrenme bozukluğudur. Disleksisi olan bir birey, konuşma seslerini tanısa bile, bunların harfler ya da kelimeler ile olan ilişkilerini öğrenmede zorluk çeker. Genellikle okuma bozukluğu şeklinde gözlemlenen disleksi, aynı zamanda dikkat ve hafızayı da etkileyebilir ve beynin dili işleyen bölgelerini etkiler.

Disleksi olan bireyler normal zekaya sahiptir ve genellikle görüşleri ile ilgili bir sorun yaşamazlar. Disleksi olan çocukların çoğu özel ders veya özel bir eğitim programı ile okulda başarılı olabilir. Duygusal destek disleksi ile başa çıkma sürecinde oldukça önemli bir rol oynamaktadır. Disleksi için belirli bir tedavi olmamasına rağmen, erken teşhis ve müdahale en iyi sonucu verir. Ancak bazı vakalarda disleksi yıllarca teşhis edilmez ve yetişkinliğe kadar tanınmaz. Yine de disleksi için yardım ve destek almak için asla çok geç değildir.

Biz disleksiye özgül öğrenme bozukluğu diyoruz. Birçok tanılaması var ve bu tanımlamalar arasında sözcük okumanın yanlış, yavaş veya çok çaba gerektiriyor olması, okuduğunu anlayamama, harf söyleme, yazma güçlüklerinin olmaması, yazdığını anlayamaması, yazdığını okuyamaması, yazısının kötü olması. Aslında harflerin dans etmesi de diyebiliriz. Mesela eğer E harfini ters yazıyorsa çocuğunuz disleksi olabilir. Yazılı anlatımda güçlük çekmesi, kodlamada problem olması, sayı algınısının, sayı gerçeklerinin ya da sayı hesaplamalarının güçlük çekmesi, sayısal güçlüklerinin, akıl yürütmelerinin nicel, nitel anlamlarda problem çekmesi, sözcükleri okuyamama, harf atlama gibi problemler de olabiliyor.

Bir de yazılı anlatım bozukluğu var. Harf ve söylemede yazdığını anlayamaması, yazılı anlatımın açıklığı ya da düzeni, dil bilgisi, noktalama işaretlerine uymaması, dümdüz okuması, matematiksel sayı algısının olmaması. Bazı çocukların toplamayı çıkarma gibi yapması, aritmetik gerçeklerin ezberlenmemesi, ritmik sayıların yapılamaması gibi doğru akıcı hesaplama yapamaması da disleksinin belirtilerindendir.

Peki, özgül öğrenme güçlüğünü biz nasıl hafifletebiliriz?

Biz öncelikle biraz dikkat egzersizleri üzerinden gideceğiz. Mesela eski zamanların soğuk-sıcak oyunu, hikâye anlatma oyunu gibi etkinlikler çok faydalı olacaktır. Örneğin, anne çocuğuna hikâye anlatacak. Çocuğu da tekrar o hikâyeyi annesine anlatacak. Şu dönemde yapılması gereken en güzel şeyler bunlardır. Bu sürçte evdeki etkinlikleri daha çok artırmak gerekmektedir. Domino taşları yapma, oynama, birkaç tane görsel gösterip görseli tekrar hatırlatma, okuduğunu anlatma, hikâyeleri anlatma çocuğunuzun okuma becerisini daha da güçlendirir. Bu gibi çalışmalar öğrenmede güçlük çeken çocuğunuz gelişimi için önemli katkı sağlayacaktır.