Bir millet uyanıyor.
Evet, durumu tahlil ederseniz koyacağınız en yalın teşhis bu olur.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yurda ayak basmasından itibaren meydanlara toplanan insanların bende bulduğu tanım, mana ve karşılık bu.
Bir millet uyanıyor…
“Halk koyundur” teşhislerine inat bu millet uyanıyor.
Yıllarca önüne konulan tezlere evet diyen, toplum mühendislerinin yönlendirmesiyle kendisine sunulana boyun eğen Türk Milleti, yıllar sonra ilk defa küresel oyuncular ve onların yandaşlarına “dur” dedi.
Yüzünü Anadolu’ya dönen, gücünü halktan alan her lidere buna benzer pek çok darbe ve darbe girişimi yapan küresel güçler ve onların Türkiye’de ki ortakları, ilk defa karşılarında Türk insanını topyekûn gördüler.
Evet, yanlış duymadınız. Basit bir Gezi Parkı hadisesinden çıkıp bir çeşit ayaklanma ve isyan halini alan bu tablo aslında darbe girişiminin ta kendisidir.
Sadece darbe değil, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın karizmasını çizme girişimidir. Halk önünde küçük ve aciz düşürme girişimidir.
Fakat ilk defa halk kabuğunu kırdı. İlk defa kendini halktan akıllı sanan ve “oyunu her zaman ben kurarım” diyen oyuncuların oyununu bu halk bozdu.
İlk defa bu halk, darbe girişimini sivil darbeyle bertaraf etti.
Daha öncede yazdım. Bu süreç Türkiye için faydalı olacak.
Öncelikle Başbakan’ın faiz lobisi dediği kitle ve onların yandaşları ve ortakları ortaya çıktı. Kısaca süreç turnusol işi gördü. Şapka düştü.
Bu milleti sömürenlerle millet ayrıştı.
Ak Parti kadroları ve tabanı üzerindeki ataleti attı, silkelendi ve kendine geldi.
Evinde gelişmeleri sessizce takip eden memur, işçi, emekli, ev hanımı ve öğrenci Başbakanına sahip çıkmak için sokaklara döküldü.
Kısacası sinecek ve kabuğuna çekilecek diye bekledikleri vatandaş bilakis meydanlara indi. Öyle ki, MHP’li ve BBP’li seçmenler bile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a destek verirken görmek mümkündü.
Peki ya kaybedenler?
Kendisine sanatçı denilen beslemeler kaybetti. Yeni Türkiye’de onlar kaybetmeye devam edecek.
CHP kaybetti. Önce tahrik etti, sonra ortadan kayboldu. Ama bu süreç sandıkta onlara yine kaybettirecek.
Cemaat ve Zaman gazetesi süreçte sınıfta kaldı. Başbakan’a karşı tutumları rahatsız ediciydi.
Koç, Doğan Gurubu ve Şahenk bu sürecin kaybedenleri oldu ve olacak.
Sonuç olarak, döndü dolaştı süreç yine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yaradı.
Temennim bu Anadolu uyanışı daim olur.
3 DÖNEMDEN TAVİZ YOK
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında yıllarca çalışıp onu tanımamak ne kötü.
Geçtiğimiz hafta Radikal Gazetesin de Ömer Şahin “yapılan MKYK sonucunda erken genel seçim yapılacağını ve Ak Parti’de 3 dönem kısıtlamasının kalkabileceği” kulisini yazdı.
Bu aslında bir haber ve kulis bilgisi değil. Daha çok Hüseyin Çelik ve Cemil Çiçek temennisi. Kendilerinin başını çektiği bir gurup başbakana her fırsatta bu kararından dönmesi için dolaylı mesaj gönderip baskı yapıyor güya.
“Bir parti kendi hafızasını böyle bir çırpıda sıfırlayamaz canım” diyen Hüseyin Çelik 3 dönem kısıtlamasına en çok üzülenlerden.
Bahsettiğim yazı için kulis bilgisini de Ömer Şahin’e Hüseyin Çelik’in verdiğini söylemek güç değil.
Fakat aldığın kulis bilgisine dikkat edeceksin. Yanlış bilgi alınca doğal olarak yazdıkların havada kalabilir. Ömer ağabeyin yazdıkları da ne yazık ki yanlış kulis bilgisi olunca havada kaldı. Hatta doğrudan uzaktı.
Netice itibari ile üzüldüğüm nokta şu. Zaman zaman güya sızdırılan kulis haberleriyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın fikrini değiştirmeye çalışıyorlar. Fakat bunca yıl çalıştıkları liderlerinin huyunu da bilmiyorlar.
Boşuna uğraşıp kendinizi üzmeyin. Başbakan sözünden dönecek adam değil.