Gezi yazıları mahiyetinde, bir coğrafyada baştan sona yürüme mesafesinde yol aldı insanoğlu da; koskoca dünyaya sığmadı ve insanlığını yitirme telaşında bugünlerde galiba… Dünya coğrafyasında insan yollara düştü. Kara parçalarından uçsuz bucaksız denizleri geçip; bir göç telaşı var bugünlerde…
Koskoca dünyaya sığamayacak kadar bir politik tavrın ya da adına ideoloji dedikleri bir evrende insanı; insanlığa rağmen kan ve gözyaşına boğdular ya da insanlıklarında boğuldular. Harbi koskoca dünyaya sığmadılar mı ki, kan kusturma gayretine niye düştü bu insanoğlu…
Kayıp olan nerde ve nerede diye soracak olsan; aramak mı lazım insanlığı ve değişmeceli de olsa insanlığını kapitalizme kurban mı etti insan? Aramak, insanlığın kaybettiği vicdanını; gazete köşelerinin ilan kısmında; kayıp aranıyor diye bir nota tabi tutmak mı gerekecek…
Tarihe düştüğüm bu notu; gelecek nesillerin okuyacağı günlerde; bilsinler ki bu sömürü zihniyeti önce cahilleştirip; sende var olanı aratma derdine düşer. Tarihte insanlığa olan katkılarını ilim ve bilimin ışığında senden alıp; sana sattığı uygarlığını güya aşağılık psikolojisi adı altında öz güvenini yok etmekle başlayacaklardır işgaline… Zihinlerinize yönelik işgal girişimi; kendi tarihini de unutturmaya yönelik plan aslında kaybedilen gelenek ve göreneklerimize sahip çıkmadığımız gün aramakta geç kalınmış olunacaktır.
DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR…
Siyasi ya da politik bir söz den ziyade; samimiyetle, harbi dünya beşten büyüktür. Bugün dünya da kurulu ve resmi anlam da ülke ve devlet sayısına baktığınız da; dünyayı beş tane ülkenin iki dudağı arasına mahkûm etmek ve bu beş ülkenin aldığı kararların uygulamaya konulması; doğru ve yanlışıyla akıl kârı değildir.
Şöyle ki bugünlerde bir tartışma konusu olan Birleşmiş Milletlerin dünya barışını korumaya yönelik adımlarının yetersiz olması işlevini yitirdiği ve savaşların mağduru olan bu insanlığın; çözümüne yönelik bir adımın olması, batının hesaplarına ters mi düşüyor.
Birleşmiş milletler güvenlik konseyinin daimi beş ülkesi; ABD, ÇİN, FRANSA, İNGİLTERE, RUSYA. Bu ülkelerin bu anlam da kaybedilen insanlığı aramaya yönelik bir derdinin olmaması, Birleşmiş Milletler nezdinde yetersiz gözükmektedir.
Ve bu anlam da eleştirinin merkezinde bu savaşı durdurmak amaçları olmalı eğer amaç bu değilse sömürü sistemine bir kılıf söz konusu ise Birleşmiş Milletlerin bu anlam da bir meşruluğu kalmamış gözükmektedir.
Geçelim diğer yandan; İslam İşbirliği Teşkilatının barışı sağlamaya yönelik çalışmaları ve kuruluş gerekçesini de unutmaması gerektiği ve bu anlam da barışa yönelik adımları; İslam İşbirliği Teşkilatına da tarihi görev yüklemektedir.
Netice i kelam da; kayıp aranıyor derken, tarihin getirdiği sorumluluklar nezdinde; bütün mazlum coğrafya da sömürüye ve soykırıma insanlık dur demeli… Orta Asya dan bütün mazlum coğrafyasına kadar… Görülen o ki, henüz kayıp bulunamadı…
Kalın sağlıcakla…