KASIM YA DA MAYIS…

Murat Can

Erken seçim kaçınılmaz.  

CHP ile koalisyonun neredeyse imkânsızlığı ortaya çıkmak üzere.

CHP tarafından masaya konulan ve taviz verilmesi imkânsız olarak görülen öyle maddeler var ki, bu maddeler neredeyse Ak Parti’nin varlık sebebi.

Örneğin 4+4+4 eğitim sistemi. CHP bu sistemden vazgeçilerek yeniden 8 yıllık eğitime geçilmesini istiyor.

Oysa hepimiz biliyoruz ki, 28 Şubat’ın dayatmasyla dini hassasiyetlere sahip gençliğin yetişmesini engellemek için uyduruldu bu sistem.

Sekiz yıllık eğitim sistemi ve katsayı sorunları gibi dayatmaların oluşturduğu mağduriyetler, dönemin dinamikleriyle birleşince ortaya Ak Parti iktidarı çıktı.

Bugünse insanlar artık çocuklarına istedikleri türde eğitimi sunabiliyorlar.

Kısacası CHP’nin şart diye ortaya koyduğu maddeler, neredeyse Ak Parti’nin varlık sebebi icraatlardan dönülmesini içeriyor.

Bu şekilde bir koalisyon yapılabilir mi?

Bence hayır…

Koalisyona Ak Parti’nin değil CHP’nin ihtiyacı var. Yıllarca iktidardan uzak kalmış bu parti, iktidar nimetleri için yanıp tutuşuyor, ancak taviz vermekte istemiyor. Kısacası Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak istemiyorlar.  Bu yüzden zor görünüyor CHP ile bir koalisyon.

Peki, MHP ile koalisyon yapılabilir mi?

Şu çok net… Her parti iktidarda olmak ister. Zaten siyasi partilerin kuruluş gayesi iktidar olduğu için tabiatlarında bu var.

Ancak MHP için durum biraz farklı.

Bahçeli geçmişte bir koalisyon yaşadı. Verdiği tavizlerle MHP’nin ne kadar kırmızıçizgisi varsa tarumar etti. Netice itibariyle Türkiye Bahçeli’nin ben artık oynamıyorum demesiyle seçime gitti.

Bahçeli’nin bu deneyime takılı kaldığını düşünüyorum ben. Bu yüzden Bahçeli kendisini baraja yaklaştıracak adımlar atmak istemiyor.

Kritik günler yaşadığımız bu süreçte sorumluluk almaktan kaçınıyor.

İktidarın ortağı olduğunda karşı karşıya kalacağı özellikle uluslararası sorunlarla baş edebilecek bir yönetim refleksine sahip olmadıklarını zaten biliyoruz.

Kısacası sorumluluktan kaçıp muhalefette kalarak Meclis içinde varlığını devam ettirmek istiyor Bahçeli.

Partisinin büyük ya da küçük olması onun için çok önemli değil. Mecliste olsun, küçük olsun ama benim olsun anlayışı.

Bütün bu sebepler yanında birkaç çekincesi daha var ki Bahçeli’nin, onları daha önce kaleme almıştım.

CHP ile koalisyon olmuyor, MHP ile de olmuyor. Peki, ne olacak?

Akla en yatkın formül bir azınlık hükümeti.

Artık basında da sık sık bahsedilen bu formüle göre Sayın Davutoğlu bir azınlık hükümeti sunacak Cumhurbaşkanı’na.

Ardından yapılacak güven oylamasında MHP’nin Meclis’e gelmeyerek Ak Parti hükümetine dolaylı destek vereceği formül üzerine çalışılıyor.

Ancak bir şart var…

Erken seçim…

Kısacası MHP’de ülkeyi erken seçime götürecek bir azınlık hükümetine evet diyecek görüntüsü var.

Zaten Ak Parti’de de koalisyondansa seçim olsun görüşü ağırlık kazanmaya başladı.

Bu şartlarda şunu söyleyebiliriz ki bahara seçim var.

Ancak hangi bahara?

Kasım ya da Mayıs ayı için seçim öngörülüyor.

Yani bahar kesin. Ama bu bahar sonbahar mı ilkbahar mı bilemiyoruz…