Yıl 1915. Osmanlı Devleti 7 cephede düşmanla savaşıyor. İslam’ın ışığı olan bu devlet cephede savaşırken bütün dünya Müslümanları son kale Osmanlı için seferber oldular. Sadece devletin sınırları içindeki Müslüman halklar değil, hatta Osmanlı’nın savaştığı düşman devletlerin egemenliğindeki Müslümanlar bile Osmanlı için tek yürek oldular. Birçok bölgede Osmanlıya yardım için farklı isimlerde dernekler, teşkilatlar, komisyonlar oluşturuldu. Bunlardan biri de Osmanlı’nın savaştığı Rusya’nın egemenliğindeki Azerbaycan’da kurulan “Kardeş Kömeği” (Kardeş Yardımı) Komisyonudur. 1915 yılında Azerbaycan aydınları tarafından gizlice kurulan bu komisyonun işi, savaş nedeniyle yetim kalan Türk çocuklarına, kimsesizlere, ihtiyaç sahiplerine, yaralı Osmanlı askerlerine yardım etmek, Osmanlı Devleti için savaşacak gönüllü Azerbaycan birlikleri hazırlamak, hatta biraz daha ileri giderek Rusya tarafından esir alınıp Bakü’deki Nargin adasında tutsak bulunan Türk esirlerini gizlice kurtarıp Osmanlı’ya geri göndermek olmuştur.
1917 yılına gelindiğinde Osmanlı artık birçok cephede yenilmeye başlamış ve durum öncekinden çok daha kötü hale gelmişti. Durumun vahametini gören “Kardeş Kömeği” komisyonu daha fazla yardım toplamak ve Osmanlı Devleti’nin durumundan Azerbaycan halkını haberdar etmek için “Kardeş Kömeği” dergisini çıkardılar. Dergiden elde edilen bütün gelir Osmanlı harpzedelerine gönderildi. Fakat ne yazık ki, 4 sayı sonra bu dergi kapatıldı.
2012 yılında yani 95 yıl sonra TİKA ve Azerbaycan Gençliğe Yardım Fondu tarafında derginin eski nüshaları toplanarak kitap şeklinde yeniden basıldı. Kitabın içersindeki yazılar sağ tarafta orijinal Osmanlı alfabesi, sol tarafta ise Latin alfabesinde, Azerbaycan ve Türkiye Türkçesindeki çevirileriyle basıldı. Kitabın kapak resmine de aslına sadık kalınarak derginin 1917 yılındaki kapak fotoğrafı eklendi. Derginin kapak fotoğrafında yaralı ana ceylan ve ana ceylanın etrafında toplanan yavru ceylanlar resmedilmiştir. Buradaki yaralı ana ceylan Osmanlı Devleti’ni, yanındaki yavru ceylanlar da Türk ve Müslüman halkları sembolize ediyor. Resmin hemen altında da bu dörtlük sıkıştırılmış:
Düşüp ormanda biçare ahu,
Bakışır zar-zar beççeleri(çocukları)
Yad ederler mezalim-i beşeri,
Bu da bir başka hüzün şiiri…