Karaçay-Balkar Türklerinin Şehit Liderlerinden: Yahya Hacı Janguraz

Senan Kazımoğlu

Geçenlerde Karaçay Türkü bir arkadaşım bana Karaçay-Balkar Türklerinin liderlerinden olan Yahya Hacı Janguraz diye birisinden bahsederek bununla ilgili bir yazı gönderdi. Yazı beni çok etkiledi. Kendisinden de izin alarak yazıyı sizinle paylaşmak ve böyle bir şehit kahramanı size de tanıtmak istiyorum. Yazıyı olduğu gibi sizinle paylaşıyorum.

Karaçay-Balkar Türklerin liderlerinden olan Yahya Hacı Janguraz 1870 yılında Balkarya'nın Künlüm köyunde ailenin beşinci çocuğu olarak dünyaya geldi.

Babası Tavşur bey oğluna dini eğitim vermek amacıyla onu, daha küçük yaşından medreseye gönderdi. Medreseden sonra hocaları Aslanmurza Hacı Abay ve Ebu Salama efendinin tavsiyeleri üzerine dini eğitimini devam ettirmek için Dağıstan'a gitti.

Dağıstan'da geçirdiği 4 yıl içerisinde iyi derecede Arapça ve Farsçaya hakim olmuş, fıkıh başta olmak üzere diğer dini bilgileri de öğrenmiştir. Ayrıca, Şeyh Şamil gibi Kafkasya’lı kahramanların hayatları ile yakından incelemiştir. Daha sonra ilmin arttırmak ve hac ibadetini yerine getirmek için bazı hocalarıyla 3 yıl sürecek seyahate çıkmıştır. Bu zaman zarfında Anadolu, Irak ve Medine'deki çeşitli eğitim merkezlerini ziyaret ederek, öğrenimine devam etmiştir.

Uzun bir eğitim hayatının ardından memleketine dönen Yahya Janguraz, kadı görevine atanmıştır. Görevini liyakat ve adalet ile yerine getirdiği için halkın gözünde saygı ve şöhret kazanmıştır.

Rusya'daki Bolşevikler iktidarı ellerine aldıktan sonra kendisine tehlike gördükleri kişilerin başında dini liderler geliyordu. 1925 yılında Bolşevikler iki kez Janguraz’ı tutuklamayı denemiş, ancak Balkar halkın karşı çıkmasıyla kararlarından vazgeçmek zorunda kalmışlardır. Amaçlarına ulaşmak için sonunda silahlı kalabalık grup ile Janguraz evine ani bir baskın düzenlemişler. Bu baskınla 55 yaşındaki Janguraz’a, asılsız bir suç isnat edilerek hapsedilmiştir.

1929 yılında beraat eden Janguraz'ın halk arasında olan otoritesinden korkan Bolşevikler, onu tekrardan tutuklayarak hapse atmayı planlıyorlardı. 22 ağustos 1929 yılında bir grup asker Janguraz’ın evine yeniden bir baskın düzenlemiştir.

Yahya Janguraz'ın tutuklandığından haberdar olan damadı Nuhtar Paşa, kayınpederin kurtarmak için silahlanarak yola çıkmış ve ani bir saldırı ile Janguraz götüren konvoyu etkisiz hale getirerek kayınpederini kurtarmıştır.

Bu haber yayılınca Sovyetler karşıtı olanlar Janguraz ve Nuhtar beye katılmaya başlamışlar. Böylece, Yahya Janguraz'ın etrafındakilerin sayısı kısa sürede birkaç yüz kişiyi bulmuş ve harekatı Balkarya'ya yayılmaya başlamıştır. Harekat taraftarları, ani saldırılar düzenleyerek Sovyet güçlerine kayıplar verdiriyor, dağlarda bulunan karargahların yerin sürekli değiştirerek de kendilerin gizleye biliyorlardı. Harekatı bastırmak için gönderilen askeri birlikler ise çaresiz kalarak geri çekiliyor.

Bolşevikler askeri güç ile bir sonuç alamayınca, amaçlarına ulaşmak için Yahya Janguraz taraftarlarından birisini kendi tarafına çekerek Janguraz bulunduğu yeri tespit ettiler.

B1934 yılıda Almalı Doguvat denilen yerde, kardeşi Osman ve birkaç arkadaşı ile birlikte Yahya Janguraz’ın etrafı Rejim güçleri tarafından kuşatıldı. Aralarında çıkan çatışma sonucu Yahya Janguraz ve yanındakiler ile şehit oldular. Çatışmaya rağmen sabah namazı kılmakta olan Janguraz namazını bozmayarak şehit düştü.

Yahya Janguraz'ın ve arkadaşları şehit edildikten sonra cesetleri, köy meydanındaki bir direğe bağlanarak kırbaçlanmış, ertesi gün ise cenaze namazı kılmaya izin verilmeden bir çukura atılmıştır.

Yahya Janguraz ölümünden 10 yıl sonra tüm Karaçay-Balkar halkı, Stalin yönetimi tarafından "terbiye edilemez Bolşevik düşmanı" ilan edilerek sürgün edilmiştir.

2006 yılında Yahya Janguraz'ın mezarı olduğu yerde küçük bir hatıra taşı dikilmiştir. Allah kendisine ve arkadaşlarına rahmet eylesin.