Geçtiğimiz günlerde AK Parti’nin 16. kuruluş yıl dönümü kutlandı. AK Parti iktidarları döneminde Türkiye çok büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadı. Yüz yılda yapılamayacak yatırım ve hizmetler 16 yıllık bir zamana sığdırıldı.
Bu yatırımların belki de en önemli kısmı sağlık alanında yaşandı. Türkiye’de hemen hemen herkes AK Parti hükümetlerinin sağlık alanında yaptıklarını takdirle karşılamaktan çekinmiyor.
Ben de geçen hafta gittiğim Beyhekim Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde gördüğüm hizmet kalitesi karşısında hayran kalmış, bunun üzerine de bu konu ile ilgili bir de köşe yazısı kaleme almıştım.
Aradan bir hafta geçmeden Beyhekim Ağız ve Diş Sağlığı Merkezindeki kalite sebebiyle devlet hastanelerine karşı kazandığımız güvenle birlikte yolumuz Ali Kemal Belviranlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne düştü.
Ama bu tam anlamıyla düşmek oldu. Çünkü bu kez Kamu Hastaneleri ile ilgili tüm olumlu düşüncelerim yerle bir oldu.
FETÖ ihanet şebekesinin elinden alınarak halkın hizmetine sunulan bu güzide hastanemiz ne yazık ki 13 Ağustos Pazar gecesi eşimle beni hayal kırıklığına uğrattı.
Öncelikle Ali Kemal Belviranlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi acil servisi çok kalabalık.
İşi olan da orada olmayan da…
Buna bir önlem alınması gerekiyor.
Bunun yanında görev yapan doktor ve hemşireler hastalara karşı son derece ilgisizdi.
Sanırsınız ertesi gün istifa edecekler ne hastaneyi ne de hastaları bir daha asla görmeyeceklermiş gibi bir havaları var.
Bir insan çok iyi eğitim almış belki de çok yetenekli olabilir ancak insan odaklı bir iş yapıyorsa ve insan ilişkilerinden bihaberse yaptığı işin ve sahip olduğu diplomaların hiçbir anlamı olmayacaktır.
Doktor olan şahıs herhangi bir tahlil ve test yapmadan varsayımla hastaları başından savıyorsa bu işte büyük bir sıkıntı var demektir.
Doğru düzgün muayene etmeden, yerince ilgilenmeden gelen bir hastaya dış gebelik deyip hayal kırıklığına uğratmakta nedir Allah aşkına…
Ertesi gün gittiğimiz özel bir hastanedeki doktor bile bu teşhis konusunda hayretler içinde kalıyorsa bu işte bir yanlışlık var ve düzeltilmesi gerekiyor demektir.
Doktorlarla birlikte hemşirelere de değinmek gerekiyor.
Kendilerine şifa bulmak için sığınan hastaları azarlama hakkını kendilerinde bulabiliyorlar.
Demek ki hastane koridorlarında daha neler neler yaşanıyor da haberimiz olmuyor. İlgililere de yeterince aktarılmıyor.
Bir başka sorun da acil servis bekleme Salonunda…
Bekleme salonu birtakım insanların yatıp uyduğu yer haline gelince hem uygunsuz bir görüntü ortaya çıkıyor hem de acil serviste bekleyen hasta yakınları ayakta beklemek zorunda kalıyor.
Sanırsınız acil servis değil de Otogar…
Ali Kemal Belviranlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi yönetimi ile birlikte Konya Kamu Hastaneleri Genel Sekreteri Mehmet Koç Bey’e önemle duyurulur.
Azarlayarak, aşağılayarak ve hor görerek kimsenin bu dev yatırımlara kimsenin gölge düşürmeye hakkı yok.
O hastanenin sahibi millet. Bunu kimse unutmasın!