Bulunduğumuz ve yaşadığımız çevrede, örnek alınacak, onlar gibi olmaya özendirecek değerli insanlar mutlaka vardır.
Bu örnek alınacak insanlarla çağdaş olarak beraber olduklarımız dışında, tarihi şahsiyetler de vardır. Konya bu konuda çok şanslı olan yerlerden birisidir.
Konya’mız; yetişen abide şahsiyetler açısından zengin bir çeşitliliğe ev sahipliği yapmakta. Hz. Mevlana, Konevî, Şemsî Tebriz, Hacı Veyszade, Tahir Büyükkörükçü gibi.
Anadolu Selçuklu Devletinin başkenti olması hasebiyle, tarihi şahsiyetleri sayıya eklemek mümkün.
Konya’nın yetiştirdiği önemli şahsiyetlerden Rahmetli Dr. Mehmet Hulusi Baybal; 15 Kasım Cuma günü akşam, Büyükşehir Belediyesi ve Büyük Selçuklu Vakfı işbirliği ile düzenlenen bir programla, Mevlana Kültür Merkezinde yâd edildi.
Büyük Selçuklu Vakfı Başkanı ve Büyük Şehir Belediye Başkanının selamlama konuşmasından sonra, Rahmetli Mehmet Hulusi Baybal hocanın oğlu, öncesinde gösterilen vetireden sonra babasının hayatını ve hizmetlerini anlattı.
İz bırakan şahsiyetlerin, zaman zaman topluma anlatılması, yeni yetişecek nesillere örneklik olması açısından önemlidir. Eğitimde bu tür çalışmalar oldukça etkili bir yöntemdir.
Abide şahsiyetler kolay kolay yetişmiyor. Hatta; rahat ortamlarda da yetişmiyor. Zorlu ve imkânsızlıklarla dolu bir ortamın içinden yetişenlerin, yaşadığı çevrede daha çok ve derin izler bıraktığını görebiliyoruz.
Büyükleri, abide şahsiyetleri anmak, “Ahde Vefa” anlayışı için önemlidir. Ahde vefa çalışmaları, yeni değerlerin yetişmesinde önemli bir itici güç. Bu güçten yararlanmak gerekir.
Toplumun inşası, ihyası için gerekli olan malzeme bakımından,( çok şükür) ülkemiz ve Konya’mız oldukça zengin. Yapmamız gereken, gereği gibi ve gerektiği zaman yararlanmasını sağlamaktır.
Abide Şahsiyetleri anlatırken, yetişme tarzlarını, beslendikleri kanalları, vermek istedikleri mesajları çok iyi ortaya koymak lazım. Yalın bir anlatım, kimseye fayda sağlamaz.
“İnsanların en hayırlısı, insanlara hizmet edenlerdir.” Öyle ise; ki öyle olduğunu bilir ve taktir ederiz. İnsanlara hizmet edebilecek, toplumun inşası ve ihyası için gereken şahsiyetleri yetiştirmek en önemli görevimiz olmalı.
Programı dinledikten sonra, kendimi sorgulayarak dinlemeye çalıştım. Neler kazanabildiğimi ölçmeye çalıştım. Eminim, programa iştirak edenler de aynı şekilde sorgulama yapmışlardır.
-Allah’a (c.c) kulluk görevinin en önemli göstergesi “NAMAZ” olduğunu,
-Mesleki çalışmaların, insanların maddi ve manevi hizmetlerine sunabilmenin metot ve önemini,
-Haram ve helal anlayışının topluma hakim olması, huzur, istikrar ve anlayış sağladığını,
-Cömertlik, ikram ve paylaşım birlikteliği güçlendirdiğini,
-İz bırakan şahsiyetlerin; “Hizmet-Sohbet-Teslimiyet” metodu ile çalıştıklarını,
-Planlı, zamanı iyi kullanma, toplumdaki eksiklikleri iyi görebilme istidadını,
-Çalışmaların karşılığını Allh’tan (c.c) bekleyerek yapmayı,
-Sohbetlerin,”Kulak Tozlarını Silkelediğini” bir kez daha öğrendim.
Yaptığı hizmet ve çalışmalarla gönüllerin sevgi tahtına kurulan, Dr. Mehmet Hulusi Baybal Hocayı rahmet ve şükranla anıyoruz.