Havanın çok soğuk olduğu günde erenlerden biri dışarıyı seyrediyormuş. Yoğurtçunun sesini duyup, hanımına “kap getir de yoğurt alayım” der. Hanım “yoğurt var, ihtiyacımız yok” deyince mübarek: “Bizim ihtiyacımız yok ama yoğurtçunun ihtiyacı var ki bu soğukta sokaktan üçüncü geçişi.” der.
İyilik, yaratılışın temel gayesidir. Rabbimiz, hangimizin daha iyi işler yapacağını sınamak için bizleri yaratmıştır. İnsanlara iyilik etmek, ahirette azaptan kurtulmaya ve Cennet nimetlerine erişmeye sebep olur.
Bakara Suresi, 112. Ayette: “Hayır, kim (güzel davranış ve) iyilikte bulunarak kendisini Allah’a teslim ederse, artık onun Rabbi katında ecri vardır. Onlar için korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır.” buyurmuştur.
İyilik yapmak zor bir erdem değildir. Gülümsemek, güzel söz söylemek, selam vermek , hasta ziyaretinde bulunmak, acısı olanların yanında olmak, yaptığımız yemekten bir tabak komşuya ikram etmek, sadaka vermek, çocuk sevindirmek günlük hayatta kolaylıkla yapabileceğimiz iyiliklerdendir. Bu davranışları alışkanlık haline getirerek suya atılan taşın yaydığı halka misali, çevremizde iyilikleri çoğaltmaya da vesile olmuş oluruz.
İyilik yapmanın psikolojik sağlığımıza da iyi geldiği, yapılan bilimsel çalışmalar sonucu bilinmektedir. Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, iyilik yapmanın antidepresan etkisinde olduğunu ve kişiye iyi geldiğini belirtiyor. İyilik yapmayı zihinsel bir hedef haline getirilmesi gerektiğini vurgulayan Tarhan, depresyon ve anksiyeteyi azaltıcı bir etkisinin olduğunu ve kişinin öz saygısının arttırdığını belirtiyor.
Yapılan araştırmalarda kişi başkasına yardım ettiği zaman beyinde empatinin verdiği bir mutluluk hormonu salgılanıyor. Günümüz toplumu psikolojisi hasar almış, sorunlu insanlarla dolu. Toplumda şiddet ve intihar gibi suç oranlarında artış vardır. Bu tür sorunlarımızın çözümü için iyilik yapma ideali olan gençler ve nesiller yetiştirmek, toplumun psikolojisini düzelteceği için toplumsal sorunlarımızın düzelmesinde etkili olacaktır.