Arap dünyasının ünlü televizyon kanalı El-Cezire Katar’da henüz kurulmamışken ve Arap seyirciler söz konusu kanalla birlikte farklı bir televizyon yayıncılığıyla tanışmamışken Suudi Arabistan’da iki kanal vardı.
Özel televizyon kanallarının olmadığı ülkede birinci kanal Arapça ve ikinci kanal İngilizce yayın yapıyordu.
O dönem Suudi Arabistan televizyonu birinci kanalında yayınlanan haberleri hatırlıyorum.
Bugünden bakınca oldukça sıkıcı ve seyreden insanın uykusunu getiren fakat bir o kadar da komik haberlerdi.
İlk haberler daima Kral ve Veliaht Prens’e dair haberlerdi.
Örneğin Kral’ın Riyad’dan Cidde’ye gitmesi önemli bir haberdi.
Riyad’da havaalanına kadar gelip Kral’ı yolcu eden ve Cidde’de kendisini havaalanında karşılayan tüm yetkililerin isimleri görüntüler eşliğinde sayılırdı.
Veliaht Prens için de aynı durum geçerliydi.
Bir de bilmem hangi ülkenin milli gününün kutlandığı mesajlar vardı.
Kral’ın ve Veliaht Prens’in söz konusu ülkenin halkına huzur ve refah dileklerini dile getirdikleri mesajlar okunurdu.
El-Cezire kanalının kurulmasıyla birlikte Arap seyirci bambaşka bir haber formatıyla karşılaştı.
Doha’dan yayın yapmasına rağmen El-Cezire’de Katar’la ilgili haberler neredeyse yok denecek kadar azdı.
Arap sokağının nabzını tutmaya çalışan kanal bir anda tüm Arap ülkelerinde en çok seyredilen kanal haline geldi.
Bu durum başta Suudi Arabistan olmak üzere bazı ülkelerin yönetimlerini rahatsız etmişti.
Resmi kanalların dışında El-Cezire kanalıyla rekabet edebilecek ve Arap rejimlerinin sesi olacak benzer formatta bir haber kanalına ihtiyaç duyulmuştu.
İşte El-Arabiya kanalı böyle doğdu.
Kanal, Suudi Arabistan’ın sermayesiyle Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) kurulmuştu ve Dubai’den yayın yapmaya başladı.
Şunu net bir şekilde ifade edebilirim ki, El-Arabiya kanalı kurulduğu günden bu yana rekabete girdiği El-Cezire kanalının seviyesine ve seyirci sayısına hiçbir zaman ulaşamadı.
Bundan sonra da ulaşamaz.
Suudi Arabistan’ın ünlü ve zengin prenslerinden Velid bin Talal bir ara El-Cezire ve El-Arabiya kanallarıyla rekabet edecek üçüncü bir kanal kurmaya kalkıştı.
El-Arab adındaki yeni kanal iki kanalın yayın çizgilerinin ortasında bir yayın çizgisi takip edecek ve Bahreyn’den yayın yapacaktı.
Genel yayın yönetmenliğini de rahmetli Cemal Kaşıkçı üstlenecekti.
Fakat yeni haber kanalı projesi Riyad’ın şiddetle karşı çıkması sebebiyle başarısız oldu.
Kurulduğu günden bu yana Dubai’den yayın yapan El-Arabiya kanalı bugünlerde Riyad’a taşınmaya hazırlanıyor.
Bu taşınmanın iki sebebi var:
Birincisi, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Ortadoğu’da faaliyet gösteren çok uluslu şirketleri ve bölge ofislerini Suudi Arabistan’a çekme planı.
Yabancı şirketlere BAE’den Suudi Arabistan’a taşınmaları için teşvikler sunan Riyad’ın kendi şirketleri Dubai’de faaliyet gösterirken başkalarına “Bize gelin” demesi çelişkiydi.
Öncelikle Suudi Arabistan’a ait medya şirketlerinin Dubai’den Riyad’a taşınmaları gerekiyordu.
İkinci sebep ise Abu Dhabi ve Riyad arasında beliren anlaşmazlıklar.
Suudi Arabistan kanalı da olsa El-Arabiya merkezi Dubai’de olduğu için BAE aleyhinde hiçbir şey yayınlayamaz.
Kanalın Suudi Arabistan’a taşınmasıyla üzerindeki BAE etkisi kırılmış olacak.
Körfez’in iki yakın müttefiki Abu Dhabi ve Riyad arasında gelecekte ekonomi ve medya başta olmak üzere çeşitli alanlarda rekabet şiddetlenirse El-Arabiya kanalı Suudi Arabistan lehine ve BAE aleyhine daha rahat tavır alabilecek.