“Biz kuruluşta aidiyetimizi inanç değerlerimizin üzerine kurduk. Ve İlkelerimizden hiçbir zaman vazgeçmedik…”
“Hiçbir zaman makam, mevki, ün,ünvan peşinde olmadık…”
“30 yıldır sahada hem antrenman hem maç yaptık. Ve çok şeyi biz şeyi sahada öğrendik…”
“Kısa günün beyliği beyliktir deyip saltanat sürmek var. Birde sorumluluğun altında ezilmek var. Benim ittifaktaki 30 yılım buna 6 yıllık başkanlık dönemi de dahil bu sorumluluğun altında ezilmekle geçti…”
“Bu bir Konya’nın önünü açma operasyonudur. Bu şirketin sahibi hepimiziz. Çalışanlar… Müşteriler…Tedarikçiler… Bu değer hepimizin. En güzele dönüştürmekte hepimizin göreviydi. En başta da başkanın…”
“Muhalefetle değil mutabakatla bir değişim yaşadık...”
Geçtiğimiz günlerde yönetim değişikliğine giden İttifak Holding Yönetim Kurulu’nun Eski Başkanı Mehmet Ali Korkmaz’la yaptığımız sohbetin tüm satırbaşları bunlar değildi elbet…
Ama şifreleri bu cümlelerde gizli…
…
Milyar dolarlık işlem hacmi olan,
Yıllık yüz milyonlarca lirayı kar hanesine yazan,
Seydişehir’de 100 metrekarelik bir mağazada başlayıp bugün Türkiye’nin ilk yüz şirketi arasında bulunan Adese’yi,
Uluslararası patente sahip, üstün lezzet ödülüne layık görülerek Kristal Lezzet Ödülü alan, ihracat lideri Selva’yı,
60 bin metrekarelik alanda üretim yapan, sektörünün lideri, Ar-Ge merkezini kurarak yeni bir atılımın eşiğindeki İmaş Makina’yı,
Dünyada sadece 8 tane ve bunun 7 tanesinin de Amerika olduğu bir yatırımı Konya’ya kazandıran ve şu an yüzde 50 kapasite ile kendi kulvarında en önlerde yer alan, Haziran ayında da kapasitesini yüzde yüze çıkarmayı hedefleyen Selet’i
Ve daha Seha Yapı, Kule Site gibi onlarca şirketi bünyesinde barındıran,
Türkiye’nin en büyük holdinglerinden biri olan,
İttifak Holding’te sessiz sedasız yaşanan yönetim değişikliğini konuştuk Mehmet Ali Korkmaz’la…
Holdingin kuruluşundan bugüne kadar geçen zamanı, temellerini, hedeflerini, yaşananları ve tabi ki böyle bir değişime neden ihtiyaç duyulduğunu…
…
Ünsal Sözbir’e başkanlık teklifi kendi tarafından götürülmüş. Hatta ilki birkaç yıl önce… Sözbir, çeşitli çalışmaları ve daha önce verdiği sözler olduğunu söyleyerek teklifi kabul edememiş. Geçtiğimiz günlerde ikinci teklifi yapmış Mehmet Ali Korkmaz. “Çünkü yelkenlerimizi daha fazla rüzgarla doldurmamız, daha hızlı manevra yapabilmemiz gerekiyordu” sözleriyle açıkladı bu ikinci teklifin gerekçesini Sayın Korkmaz.
Bu ikinci teklif ise Sözbir tarafından kabul edilmiş…
Konuşmamızda her cümlesi bir manifesto mesafesindeydi Korkmaz’ın.
Göreve Yönetim Kurulu Üyesi olarak devam edip bundan sonrada şirketin büyümesi için çalışmalarına devam edeceğinin altını çizen Mehmet Ali Korkmaz’ın sadece değişimle ilgili sözleri bile konuşmasının neden bir manifesto gibi olduğunu daha iyi anlatacaktır;
“Bilgi ve hareket kabiliyeti Konya’da “Bir” ise İstanbul’da teraziye girmeyecek ağırlık ve baskınlıkta. Şirketin daha iyi daha nitelikli daha süratli asli vazifelerimizin içinde yönetilmesi gerekiyordu. Ayrıca sevk ve idarede daha fazla nitelik olması da… Bu nedenle bir görev değişiminin yararlı olacağı mutabakatına vardık. Görevi ben teklif ettim. Oda kırmadı. İttifak Konya’nın ikinci büyük ekonomisi. İthalatta ihracatta önemli bir noktadayız.
Bu değişimin Konya’nın hanesine yazılacak önemli bir artı olacağını düşünüyoruz. Bu dakikadan sonra çok farklı bir “İttifak” ortaya çıkacak şüphemiz yok. Potansiyelimiz gerek bölge gerek Türkiye için çok önemli. Görev değişimleri de geldi beraberinde. İlk tecellisi Hayrettin Kaplan bey. Bizim bağımsız yönetim kurulu üyesi oldu. Skalayı bir çıta daha yükselttik tüm bunlarla.
Bizde 60’a merdiven dayadık. Şirketin önünü açmamız gerekiyordu. Burası insanı takatten kesilinceye kadar taşımak zorunda olan bir yer olmamalı. Bu değişim esas itibariyle Konya’nın önünü açma operasyonudur. Bu şirketin sahibi hepimiziz. Çalışanları… Müşterileri…Tedarikçileri… Bu değer hepimizin. En güzele dönüştürmekte hepimizin görevi.
En başta da başkanın tabi ki…”
…
Sanıyorum İttifak’ı ve onun gibi birkaç kuruluşu, bugün esamesi bile okunmayan yüzlerce kurumdan ayıran özellikte bu;
İlkeleri ve o ilkeleri her şeyin önünde tutmaları. Özelliklede şahıslarından…
Bunun önemli bir örneğini göstermiş oldu Mehmet Ali Korkmaz ve yaşanan bu değişim.
…
Yaşanan süreç, sürecin dinginliği, değişimin olgunluğu ve değişimin bu düşüncelerle gerçekleşmiş olmasından öteye Mehmet Ali Korkmaz gibi insanların varlığı Konya’yı ve Türkiye’yi gelecek adına bir kez daha umutlandırıyor...
En büyük kazanç ta bu olsa gerek…
Yani değişim, daha gerçekleşmeden çok şey kazandırdı herkese…