Önceki yazımızı, iş sağlığı ve güvenliği noktasında gerekli uyarıları yapmayan iş hanları, site ve sanayi bölgesi yönetimlerine 5.000 TL ipc uygulanacağını ifade ederek bitirmiştik.
İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda ölçüm, inceleme ve araştırma yapılmasına, numune alınmasına veya eğitim kurumları ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin kontrol ve denetiminin yapılmasına engel olan işverene 5.000 TL idari para cezası (ipc) uygulanacaktır.
İşyerindeki işin durdurulması kararına uymayan ve durdurulan işe devam eden işverene 10.000 TL ipc uygulanacaktır.
İşveren, işin durdurulmasından dolayı işsiz kalan çalışanına her ay düzenli şekilde ücretini ödemek zorundadır. Eğer işveren çalışanına ücret ödemezse veya ücretinde düşürme olmamak kaydıyla yeni bir iş vermezse, her bir çalışanı için 1.000 TL ipc ile karşı karşıya kalacaktır.
20 çalışanı olan bir işletmede iki ay işin durdurulduğunu kabul edelim. İşveren çalışanlarına bu süre zarfında ücretini ödemezse ya da yeni bir iş vermezse, 40.000 TL ipc ödemek zorunda kalacaktır.
Kanunun 29 uncu maddesi, büyük kaza önleme politika belgesini düzenlemektedir. İşletmeye başlanmadan önce, büyük endüstriyel kaza oluşabilecek işyerleri için, işyerlerinin büyüklüğüne göre büyük kaza önleme politika belgesi veya güvenlik raporu işveren tarafından hazırlanacaktır. Bu belgeyi hazırlamayan işverene 50.000 TL, güvenlik raporunu hazırlayıp Bakanlığın değerlendirmesine sunmadan işyerini faaliyete geçiren işverene 80.000 TL, Bakanlıkça izin verilmeyen işyerini açan veya durdurulan işyerinde faaliyete devam eden işverene yine 80.000 TL ipc uygulanacaktır.
Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelikler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacaktır. Bu yönetmeliklerde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen işverene her bir yükümlülük için aylık olarak 1.000 TL ipc uygulanacaktır.
Bu yönetmelikler, çok çeşitli konularda çıkarılacaktır ve çok sayıda yükümlülüğü beraberinde getirecektir.
Bu Kanunda belirtilen idari para cezaları, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilecektir.
Tebliğ edilen idari para cezaları, 30 gün içinde ödenirse, gecikme cezası ödenmeyecektir.
Daha önce de ifade ettiğimiz gibi idari para cezaları, yükümlülük sahibinin sorumluluğunu yerine getirmesinde çok önemli bir fonksiyona sahiptir ve idarenin uygulama kuvvetini artıran önemli bir araçtır.
İşverenlerin bu araçla karşı karşıya kalmamaları için, öncelikle kendi yükümlülüklerinin tam bir listesini çıkarmalarında fayda umuyoruz. Eksiklik mutlaka olacaktır ve her olayın öngörülmesine imkan yoktur.
“Takdir tedbiri bozar” derler ama esas olanın tedbir olduğunu unutmamak lazım.
Biz yaya isek kaldırımda yürüyelim. Kaldırıma araç çıkarsa, bu meselenin takdir yönünü oluştursun ama vicdanımız rahat olsun.
Hiçbir kazanç, bir insanın canından kıymetli değildir ve bir insanın hiçbir uzvuna paha biçilemez. İşveren olarak temel gayemiz, canı korumak olsun ve işletmemizin hemen girişinde “önce insan” algısı kolayca fark edilsin.
DÜŞÜNÜNCE
Sedat her gün babasının gelmesini can gözüyle beklerdi ve babasının cebinden çıkaracağı çikolatayı almak onun en büyük zaferi idi.
Her gün kapıda beklemeye başladığı saatte, Sedat nöbetine başlamıştı ve babasının gelmesini bekliyordu. Babası, hiç yapmadığı şekilde gecikmişti o gün ve tabi ki çikolata da gecikmişti her gün babasının elinden aldığı.
Zil çaldı ve kapıyı açan Sedat oldu. Kapıdaki babası idi. Tabi ki, ilk baktığı şey de babasının elleri idi. Babasının elinde kocaman beyaz bir yumak sarılı idi ve gözleri çikolatayı aradı ama göremedi.
Evet, tahmin ettiğiniz gibi Sedat’ın babası o gün iş kazası geçirmişti ve kazada elini kaybetmişti.
Sedat o soruyu sordu babasına:
Baba, bundan sonra bana çikolata veremeyecek misin?
Unutmayalım!
Meydana gelen bir iş kazasında kaybedilen yalnızca bir uzuv değildir.
Hayaller, umutlar, sevinçler, arkadaşlar, ………ve çikolatalar..
Ve kaybedilen bu değerleri hangi ceza, hangi tazminat, hangi aylık karşılar?