Kıymetli kardeşlerim bu hafta sizlerle insanın her an içinde olan yaşayış ve davranışına yön veren bir olgudan bahsedeceğiz inşallah.
Tasavvufta nefis, kötülük ve günahların kaynağı olarak nitelendirilir. Nefis sözlük anlamı ile ise, öz varlık ve insanın içindeki kötü hislerin, isteklerin ve duyguların kaynağı olarak tanımlanır. Nefis, Kur’an’da çeşitlik hadislerde ve alimlerin deyişlerine de kendine geniş bir yer bulmuştur.
İnsanlık nefsine uyarak yaşadığı toplumu ve kendini felakete sürükleyen çeşitli örneklerle doludur. Hz. Adem’in çocuklarından olan Kabil, hırsına, kıskançlığına ve nefsine uyarak kardeşi olan Habil’i öldürmüştür. Hz. Yakub’un oğulların da kıskançlıklarının ve nefsinin esiri olmuş sonunda da Hz. Yusuf’u kuyuya atmıştır. Bu nedenle de nefis dinimizde çok önemli bir yere sahiptir.sonra kötü arkadaş ve şeytan gelir. Kötü arkadaş ve şeytan da nefse tesir ederek insana zarar vermeye çalışırlar. Onun için nefsin, emmarelikten temizlenmesi gerekir.
İmam-ı Maverdi hazretleri buyuruyor ki:
(Nefsin terbiyesi zaruridir. Hadis-i şerifte, (İnsanın en kuvvetli düşmanı nefsidir, sonra çoluk çocuğu gelir) buyuruldu. Kur’an-ı kerimde de mealen, (Nefs-i emmare, elbette günahları, kötülükleri emreder) buyuruluyor. (Yusuf 53)
Nefs, dünya zevklerine, lezzetlerine düşkündür. Bunların iyi, fena, faydalı, zararlı olduklarını düşünmez. Arzuları, dinimizin emirlerine uygun olmaz. Dinimizin yasak ettiği şeyleri yapmak, nefsi kuvvetlendirir. Daha beterini yaptırmak ister. Fena, zararlı şeyleri, iyi gösterip, kalbi aldatır. Kalbe bunları yaptırarak, zevklerine kavuşmak için çalışır. Kalbin nefse aldanmaması için, kalbi kuvvetlendirmek ve nefsi zayıflatmak gerekir.
Nefisler ancak fücûrun zıddı olan takvâ ve ihlâs ile temizlenir. Takvâ, her şeyden önce nefsânî arzuları köreltmektir. Fıtrattaki Allâh’ın vermiş olduğu istîdat ve güzellikleri inkişâf ettirip Allâh’a güzel bir kul olabilmektir. Yâni takvâ, Kur’ân ve Sünnet’i hayatın her safhasına aksettirmek ve böylece Cenâb-ı Hak’la huzur bulabilmekti.Rabbimiz bizlere şöyle buyuruyor;Al-i İmran Suresi, 135. Ayet:” Ve ‘çirkin bir hayasızlık’ işledikleri ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allah’ı hatırlayıp hemen günahlarından dolayı bağışlanma isteyenlerdir. Allah’tan başka günahları bağışlayan kimdir? Bir de onlar yaptıkları (kötü şeylerde) bile bile ısrar etmeyenlerdir”.
İnsan ancak nefsini bilir, onun hile ve tuzaklarını öğrenirse, Allah’ın kudret ve azametini idrak edebilir, emir ve yasaklarına uymaya, Onun rızasına uygun yaşamaya çalışır.
Rabbim bizleri nefsine hakim olan samimi kullarından eylesin. Amin...