Imtihan kelimesi Türkçe'de "zahmet çekme, sınav" anlamına gelir.
Arapça mḥn kökünden gelen imtiḥānإمتحانz "zahmet çekme, sınav" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça aynı anlama gelen miḥnatمحنةz sözcüğünün iftiˁāl vezni (VIII) masdarıdır.
Demek ki bir insan, imandaki derecesine göre sınanmakta, denenmekte, bela ve musibetlere maruz kalmaktadır.
“Hanginizin davranışça daha iyi olduğunu deneyerek göstermek için ölümü ve hayati yaratan O'dur. O, güçlüdür, çok bağışlayandır.” (Mülk, 67/3)
Allah, bu kâinatı yaratırken, bizim küçük aklımızın mühendisliğine göre değil, kendi sonsuz hikmetine göre tanzim etmiştir. Rabbimiz ayeti kerimede bizlere şöyle bildirmektedir.
“Ben insanları ve cinleri ancak bana kulluk etsinler, diye yarattım.” (Zariyat, 51/56)
Herşeyin bir yaradılış gayesi ve amacı vardır.Rabbimizbizleride bir amaç için yaratmıştır.Bizi belirli sınavlardan ve imtihanlar dan gecirmektedir.Ve bunun sonucunda bizi vaat ettiği o güzelliklere kavuşmayı beklemekteyiz.
"Mallarınız ve canlarınız husûsunda mutlaka imtihan edileceksiniz; sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve müşriklerden birçok üzücü sözler işiteceksiniz. Eğer sabreder ve günahlardan sakınırsanız, elbette bu davranış, yapılmasında azimli ve kararlı olunması gereken en mühim işlerdendir".(Ali İmran 186)
Her insanın bu dünyada yaşadığı bir zorluk ve imtihan vardır.Kiminin evladıdır imtihanı.Kiminin gece gündüz demeden biriktirdiği malıdır.Burada önemli olan ne kadar çok imtihandan geçersek geçelim sonunda Rabbimize kavuşacağızı bilmemiz ve bize sadece onun yardım edeceğimizi bilmemizdir.Kimi insanlar musibet anında yalvarır yakarır ama üzerinden o musibet ve sıkıntı gitti zaman sanki musibet ona hiç uğramamış gibi davranmaya devam eder.Rabbimizin ayeti kerimede bize bildirdiği üzere
"İnsan bir sıkıntıya düştüğünde bize yalvarıp yakarır. Ona tarafımızdan bir nimet verdiğimizde ise: “Bunu bilgim ve becerim sayesinde elde ettim” deyiverir. Halbuki o bir imtihandır; fakat insanların çoğu bunu bilmez."(Zümer süresi 49 ayet)
En büyük imtihanlar dan peygamberler geçmiştir.İmtihanın en güzel sonuçlardan biri biteceğini bilmek ve mutlaka çekilen sıkıntı ve kederin mutlaka karşılığını göreceğini bilmektir.
Allah, ayağına batan bir diken veya başına gelen daha büyük bir sıkıntıdan dolayı müslümanın günahlarını bağışlar.
Allah, ayağına batan bir diken veya başına gelen daha büyük bir sıkıntıdan dolayı müslümanın günahlarını bağışlar.
Abdullah İbniMes’ûdradıyallahuanh şöyle dedi:
Resûlullahsallallahu aleyhi ve sellem’inhuzûruna vardım. Kendisi sıtmaya yakalanmıştı.
Ey Allah’ın Resûlü! Gerçekten şiddetli bir sıtma nöbetine tutulmuşsunuz,dedim. “Evet, sizden iki kişinin çekebileceği kadar ızdırabçekmekteyim”buyurdu. (Herhalde) bu iki kat sevap kazanmanız içindir, dedim.
“Evet, öyledir. Allah, ayağına batan bir diken veya başına gelen daha büyük bir sıkıntıdan dolayı müslümanın günahlarını bağışlar. O müslümanın günahları ağaç yaprakları gibi dökülür” buyurdu.
Ravi: Abdullah İbniMes’ûd
Kaynak: Buhârî, Merdâ 3, 13, 16; Müslim, Birr 45