Danıştay’ın valiliklere ilköğretim okulu açma yetkisi veren yönetmeliğin yürütmesi durdurmasının ardından özellikle yeni açılan imam-hatip ortaokullarıyla ilgili bir belirsizlik oluştu. Şimdilik bir sıkıntı yok gibi görünüyor ama nihai kararla işler karışabilir.
Belirsizliğin bir anca önce sonuçlanıp, öğrenci ve velilerin kafa karışıklıklarının giderilmesi gerekiyor. Benim ise bugün bahsetmek istediğim konu biraz farklı. YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılıp oldubittiye getirilen değişikliklerle öğrenciler mağdur edilmeye devam ediliyor. Son olarak İmam-Hatip mezunları bu yıla kadar sadece YGS’ ye girerek ilahiyat bölümünü kazanabiliyorlardı. YÖK’ün aralık ayında yaptığı düzenlemeye göre artık LYS’ ye de girmeleri gerekecek. YÖK’ün böyle bir değişiklik yapmaya elbette hakkı var ama aralık ayında yapılan bu değişikliğin haziran ayında uygulanmaya başlanması tek kelimeyle haksızlıktır. Maç devam ederken kural değişikliği nasıl yapılabilir anlayamıyorum. Öğrenciler kaç yıldır YGS’ ye ağırlık vererek çalışıyorlardı. Şimdi sınava 6 ay kala YÖK hazretleri öyle buyurdu diye diğer sınava da çalışmak zorunda kalacaklar. Artık ne kadar olacaksa…
Bu saçma değişiklikler sadece imam-hatipleri değil diğer meslek liselileri de etkiliyor. Meslek liselileri zor durumda bırakan bir diğer haksız uygulama da devam ediyor. 2012 yılının mart ayında yapılan bir kanun değişikliği ile 2016 yılından itibaren mezun olan meslek liselilere kendi alanlarında yaptıkları üniversite tercihlerinde verilen ek puan kaldırıldı. Yaz aylarında tercih yapan öğrenciler şok olmuştu. Çünkü birçoğunun bu kanun değişikliğinden haberi yoktu. Mart ayında kanun çıkmış, bu çocuklar eylülde okula başlamışlardı. İşin tuhaf tarafı idareci ve öğretmenlerinden büyük bir kısmının bu değişiklikten haberi yoktu, üzerinden 4 yıl geçince unutmuşlardı. İlk önce bu yıl uygulanmayacak falan dediler ama sonra uygulayıp binlerce gencin hayalleriyle oynadılar.
Devlet kâğıt üstünde haklı. 4 yıl önce bir yasa değişikliği yapmış. Her ne kadar bu değişiklik banka sözleşmeleri gibi küçük puntolarla kalıp, o yıl okula başlayacak öğrencilere üniversite sınavında ek puan alamayacakları söylenmese de devletin vatandaşı kandırma hakkı var diyelim(!) Fakat ortada şöyle bir garabet var. 2012’de liseye başlayana ek puan yok ama 2011 ve öncesinde başlayanlara ek puan uygulaması devam ediyor. Yani bu yaz sınava girmiş son sınıf öğrencisi, hem okul, hem sınav stresiyle uğraşırken, 2015’te aynı meslek lisesinden mezun olan öğrenci bu yıl sınava hem mezun olarak kafası rahat girdi hem de aldığı 20-30 puan ek puanla rakiplerinin önüne geçti. Birkaç puanın bile binlerce kişinin önüne geçilmesini sağladığı bir sınavda 20-30 geriden sınava başlamak haksızlık değil de nedir? Ama burası Türkiye olunca böyle saçmalıklarda devam ediyor.
Ek puan uygulamasının kaldırılmasını doğru bulmasam da anlayabilirim ama toptan kaldırılırsa olur. Böyle yamalı bohça tarzı değişiklilerle öğrencilerin hayalleriyle oynanıyor. Hem böyle plansız zamansız keyfe keder değişiklikler yapılıyor hem de sonra çıkıp meslek lisesi memleket meselesi diye ahkâm kesiyorlar. Bu kafayla gidilirse yurdun dört bir tarafına imam-hatip ya da diğer meslek liseleri de açılsa 4-5 yıl sonra bu okullar boş kalmaya mahkûm olacak. Çünkü bir tarafta öğrenci ortaokula birlikte 7 yıl imam-hatip okuyacak, bu konuda belli bir deneyim kazanacak ama diğer taraftan Anadolu veya fen lisesi bitirmiş birisi sırf sınavda daha fazla puan alıyor diye ilahiyata imam-hatiplinin yerine girecek. Yahut da meslek lisesi elektrik-elektronik bölümü öğrencisi dururken hayatında eline tornavida bile almamış ama sırf sınav notu yüksek diye diğer okul mezunları rahatlıkla mühendislik bölümüne girebilecekler. Durum böyle devam ederse kim neden meslek lisesine gitsin ki?
Başta TİMAV olmak üzere diğer meslek lisesi derneklerinin harekete geçmesi gerekiyor. Bu derneklerin öncelikli görevi öğrencilerin haklarını savunmaktır. Öğrencilerin bu kadar enayi yerine konulmasına artık dur denmeli.