Çin'in Wuhan kentinden çıkan ve tüm dünyayı sarsan korona virüs'ün Hindistan'da ilk vakası Karnataka eyaletinin Kalburgi şehrinde 12 Mart'ta 76 yaşındaki bir adamın ölümüyle tespit edildi. O zamana kadar dünya genelinde (kovid-19) nedeniyle ölüm sayısı 4.600'e ulaşmıştı. Devlet tarafından verilen bilgilerle göre Hindistan'da korona virüs'ün yayılmasına asıl sebep bazı vatandaşların Ocak ayının sonunda Çin, İtalya, İran ve Suudi Arabistan gibi ülkelerden geri dönmesiyle oldu.
Hindistan’da Korona Virüs’ün Bitmesi Hiç De Kolay Olmayacak
1.3 milyar nüfusa sahip Hindistan'a korona virüs salgını her ne kadar geç geldiyse o kadar da geç biteceği tahmin ediliyor. Hatta uzmanlardan gelen bilgilere göre ileri zamanlarda bu salgın Hindistan'da ciddi felaketlere yol açabilir. Bunun birçok nedeni vardır: Hindistan’da hastaneler yeterli değildir. Bulunan hastanelerin hizmetleri de istenilen düzeyde değildir. Üstelik korona testi de ücretlidir. Bunun dışında Hindistan'ın bazı bölgelerinde kirli ve çamurlu suyu içip hastalanan kişiler de oldukça fazladır. Hijyen konusunda da insanlar pek dikkat etmiyorlar. Sosyal mesafe kurma imkânı da pek mümkün gözükmüyor. Çünkü Hindistan'ın kalabalık kentlerinde bir kilometre kareye 420 kişi düşüyor dolayısıyla ‘sosyal mesafe’ konusunda Hindistan büyük zorluklar yaşıyor.
Hindistan’da Sokağa Çıkma Yasağı Açlık Susuzluğa Sebep Oldu
Hindistan’da korona virüs vaka sayısı 724 ve 17 ölüm olmasının ardından 24 Mart’ta ülke genelinde 3 haftalık sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Hindistan Başkanı Narendra Modi 23 Mart’ta yeni tip korona virüs ile mücadele veren Hindistan halkına seslenirken ilk defa 3 haftalık sokağa çıkma yasağı ilan etti. Sokağa çıkma yasağının uygulanacağına 4 saat kala vatandaşlara haber verildi. Malum 4 saatte ne yapılabilir ki! Herkes kaldığı yerde durdu. İnsanlar zar zor üç haftayı evlerinde geçirdiler. 3 haftalık sokağa çıkma yasağı bitmek üzereyken tekrar 3 hafta uzatıldı. Bu sefer gündelik olarak çalışanlar perişan oldular. Açlık ve susuzluk yayıldı. Eş dosttan borç alıp veya sivil toplum yardımlarıyla 3 haftayı bir şekilde atlatmak üzereyken yine sokağa çıkma yasağının 2 hafta uzatıldığı duyuruldu. Böylece toplam 8 hafta olmuş oldu. Bu şekilde Hindistan korona virüs’ün fazla yayılmasına engel olabildi. Fakat daha sonraki sonuçlar Hindistan için pek hoş değildir.
Hindistan’da Sokağa Çıkma Yasağı Nedeniyle İşsiz Oranı Yükseldi
Plansız sokağa çıkma yasağı yüzünden işsizlik oranının yükselmesi devlet için giderek büyük bir problem haline gelecek diye uzamanlardan bilgilere ulaşıyoruz. Özellikle tüccar ve esnaflar devletin yardımı almadan ayakta duramaz hale gelecek. Hatta gelen haberlere göre birçok şirket bile kapandı. İşçiler işten çıkarıldı. Zarara uğrayan fabrikalar da borçlandı. Korona virüs sebebiyle devletin birtakım yardım paketleri bile pek bir şeye yaradığı görünmüyor. Öncelikle devletin yardımları ihtiyaç sahiplerine ulaşamıyor. Gönderilen 100 TL halka ulaşana Kadar 10 TL oluyor. Sistemin ne kadar çürümüş olduğunu bugünlerde rahatça görebiliyoruz.
Hindistan’da Göçmen İşçilerinin Köylerine Dönmesi Ülkenin Ekonomisine Büyük Bir Zarar
Evet olacak da buydu. Köylerini bırakıp güzel bir hayat umuduyla şehirlere gelen bu insanların hayalleriyle oynan devlet adamlarına yazıklar olsun!. Bu insanlar ekonominin bel kemiğidir. Bunu bile bile kayıt dışı olduğunu söyleyip onlara erzak ve diğer yardımlar vermemek büyük bir haksızlık değil mi? Hindistan’ın farklı şehirlerinde 100 milyona yakın göçmen işçisi vardır. Bunların yarısı bile köylerine dönerse Hindistan'ın ekonomisi şüphesiz çökeceğini hepimiz biliyoruz. Devlet ise bunu daha da iyi biliyor. Bu yüzden eyalet başkanları, işçilere şehirlerin terk etmemeleri için yalvarıyor ve kiraları devlet tarafından ödeneceğini söylüyor. Hatta gıda dağıtım merkezlerin açılacağını da dile getiriyor. Bazı yerlerde başladı bile. Yazımı bitirmeden önce şunu da belirtmem gerekiyor ki bazı eyaletleri ilk günden beri işçilerin yanında durdu ama çoğu da umursamadı. Bu sefer Hindistan başkanı başta olmak üzere eyalet başkanları verdikleri sözünü tutacaklar mı diye dört gözle bekliyoruz. Unutmamalıyız ki bu şehirlere ve bu yollara işçilerin epey emekleri geçmiştir.