Üstad Necip Fazıl çok doğru söylemiş;
“Muhalefet, iktidarı düşürmek kaydıyla vatanı düşürmeye bile razıdır."
Evet bizdeki ana muhalefetin yansıması tam olarak böyle.
Gün geçmiyor ki ana muhalefet lideri ülke gündemini asılsız boş iddialarla meşgul etmesin.
Gezi olayları, 17-25 Aralık FETÖ yargı darbesi, MİT tırları kumpası, hendek terörü, taşeron FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’da yaptığı darbe teşebbüsü ve FEÖ’nün tanığı, bilirkişisi ve delili olduğu Zarrab davası son olarakta Kılıçdaroğlu’nun iftiraları bu saldırılardan sadece bazılarıdır.
Kaset ile CHP'nin başına getirilen, geldiği günden beri girdiği bütün seçimleri kaybeden emir eri hala partinin başında. Yeni bir parti başkanı aramıyorlar çünkü haçlıların içerdeki temsilciliğini ve ihanetin en iyisini ancak ve ancak o yapar.
Bilindiği üzere geçtiğimiz hafta CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, ailesi ve bazı yakınları hakkında iftirada bulundu. Hatta partisinin grup toplantısında halkı iftirasına inandırmak için sahte belgeler sundu.
İftirasının doğruluğunu ispat için delil olarak gösterdiği kağıtlar sahte çıktı. Kamuoyu ile paylaştığı dekontları hem cumhuriyet savcılığına ve hem de medyaya vermelidir ki herkes incelesin ve gerçeğe hakim olsun.
Kontrollü darbenin sanığı bu sahte kağıtları ve uydurma bilgileri kimden, nerede ve ne zaman aldığını da açıklamalıdır.
Kılıçdaroğlu’nun “Erdoğan’ın yakınları yurtdışına para yolladı” diyerek salladığı kağıtlar, 2 Türk bankası olan Halk Bankası ve Albaraka Türk arasındaki para transferinin dekontları çıktı. CHP’nin ‘yurt dışına para transferi yapıldığı’ iddiasıyla kamuoyuna açıkladığı, fakat konuyla alakasız olduğu ortaya çıkınca çark ettiği belgelerin altından FETÖ çıktı.
İtiraf niteliğinde gözden kaçan bir ayrıntı daha var
Kemal Kılıçdaroğlu açıklamasında diyor ki;
"Belgeyi(!) Vatansever(!) Bürokratlardan(!) aldım"
Bu demek oluyor ki; Fetö teröristine bağlı vatan hainleri hala bürokraside aktif.
Türkiye topyekun bir saldırının hedefi durumunda! Bunu sokaktaki sıradan bir vatandaş bile görürken Kılıçdaroğlu görmüyor mu? Elbette görüyor! Ama o çoktan batı merkezlerinde planlanan alçak bir operasyonun figüranlığına soyunmuş bile! Merkezdeki amaç Türk ekonomisini çökertmektir. Teröre teslim olmuş, uluslararası platformda gücü olmayan, ekonomisi her geçen gün kötüye giden, huzur-barış ortamı olmayan yerli ve milli liderler tarafından yönetilmeyen bir Türkiye istiyorlar.
Bizden görünüp bizden olmayan içimizdeki vatan hainleri Türk milleti ve Türkiye’yi hileleriyle tuzaklarına düşüremeyecekler. Türkiye’ye diz çöktüremeyecekler. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı aşka size yem etmeyeceğiz. Bütün kirli oyunları ve tuzakları bozacağız.
Aslında mesele Recep Tayyip Erdoğan değil. Türkiye ve Türk düşmanlığı. Ama bunu gizleme çabaları nafile. Kontrollü darbe sanığı Kılıçdaroğlu bu yalan ve iftiralarının hesabını Türk halkına vermek zorunda ki halk bu müfteriden hesabı sandıkta sorsun.
Türk milletine boyun eğdiremeyecek ve Türkiye’ye diz çöktürmeyeceksiniz. Bizi birbirimize düşürmeye çalışanlara asla fırsat vermeden hedeflerimizi 2023e taşıyacağımızı ispat ve ilan ettik. Biz nasıl güzel bir milletiz. YaRabbim yardımlarını esirgeme üstümüzden, bozulmasın birliğimiz, eksilmesin birbirimize sevgimiz çünkü biz böyle çok güzeliz . Hiçbir güç Allah’a iman, Hz.Muhammed'e sevgi ve vatan aşkıyla dolu yüreklerden daha üstün olamaz! Bizler devletimize, hükümetimize, milletimizin ferasetine ve devlet büyüklerimize hamd olsun ki sonsuz güveniyoruz.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.