Dün Balıkesir'de CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu "Sağır Kulaklara sesleniyorum. İmam hatipleri CHP kurmuştur" demiş... "Sağır" kavramı bizde iyi çağrışımlar yapmıyor. Sadece bizde değil CHP ekibinde de öyle.. Mesela 1940'lı yıllarda bir derginin kapağında "kulak" resmi yayınlandı diye o dergi "ceza" olarak kapatılmıştı. Kapatan ekip "yabancı" değildi.
"Hassas" olmak lazım değil mi?
İmam-Hatipleri CHP "kurmuştur". Bu, doğrudur. Bu "doğruyu" ileriki günlerde biraz daha açarız. Şimdilik şu kadar söyleyelim; Kılıçdaroğlu'nun sözünü ettiği imam-Hatipler, okul değil "kurstur"....
On aylıktır bu kurslar.... Bu kurslarda Kur'an harfleri "yasaktı"...
Latin Harfleriyle okuyacaksınız "Kur'an-ı Kerim'i......
Siz İslam harfleriyle (Arap harfleriyle) Patrikhanede niye "ayin" yaptırmıyorsunuz?
Bu iş buna benzer.... daha açarız. Şimdilik şu kadar söyleyelim; Kılıçdaroğlu'nun sözünü ettiği imam-Hatipler, okul değil "kurstur".... On aylıktır bu kurslar.... Bu kurslarda Kur'an harfleri "yasaktı"...
Latin Harfleriyle okuyacaksınız "Kur'an-ı Kerim'i......
Siz İslam harfleriyle (Arap harfleriyle) Patrikhanede niye "ayin" yaptırmıyorsunuz?
Bu iş buna benzer....daha açarız. Şimdilik şu kadar söyleyelim; Kılıçdaroğlu'nun sözünü ettiği imam-Hatipler, okul değil "kurstur".... On aylıktır bu kurslar.... Bu kurslarda Kur'an harfleri "yasaktı"...
Latin Harfleriyle okuyacaksınız "Kur'an-ı Kerim'i......
Siz İslam harfleriyle (Arap harfleriyle) Patrikhanede niye "ayin" yaptırmıyorsunuz?
Bu iş buna benzer....
“EŞ”
İki gün önce bir siyasi partinin “eş” başkanı “Müslümanlar Kâbe’ye hacı olmak için gider. Taksim de işçiler için öyledir” demiş. Her zaman ifade ederim; günümüzde söylenen her sözün bir arka planı vardır. Tarihi bir geçmişi vardır her sözün.
Mesela bu “eş” başkanın bu sözü bana, 1930’larda “Kabe Arab’ın olsun bize Çankaya yeter” hezeyanını hatırlattı…
Bu “eş” başkan, kısa bir süre önce “Türkler Ermenilere soykırım yapmıştır” demişti. İlginçtir “eş” başkanın taifesini destekleyen “Müslüman” görünümlü “camia” bugünlerde süper aktif….
Selahattin Demirtaş'tan söz ediyorum. Yine bu “eş” başkan 1915’de soykırıma uğradığı iddia edilen Ermeniler için fatiha okumuştu.
Şu soruların cevabı merak konusudur;
1. “Müslümanlar Kabe’ye hacı olmak gider” diyor. Kendisi “Müslümanların” neresinde?
2. Müslümanlar için Kabe neyse işçiler için de Taksim odur, diyor Demirtaş. “İşçi dini” ortaya çıktı da bizim mi haberimiz yok? Veya bu “işçi dininin” peygamberi kim?.... Bildiğimiz kadarıyla işçi hareketini Marksistler sahipleniyor. Bunlar ateist olduklarına göre ilahsız bir sistem mi tekrarlanıyor?
SİL
Bir siyasi partinin genel başkanı birkaç gündür “500 bin kişinin kredi kartı faizinin yüzde 80’nini sileceğim” demiş. “Silme” konusunda CHP uzmandır. Bunların selefleri de tek partili dönemde tarihimiz ve lisanımızla ilgili bütün hatıralarımızı silmişlerdi.
Kendilerince sıfır kilometre bir toplum meydana getirmişlerdi
Mesela “15 milyon genç yarattık her yaştan” şeklinde teraneler seslendirmişlerdi 1930’lu yıllarda……
Bunların “silgileri” güçlüdür. Kalemleri değil….
Tarihi eserlerin alınlarındaki tuğraları silmişlerdi çekiçlerle 50-60 sene önce….
Yeni öğrenmiş olduk ki, yazmadan da “silme” oluşmuş meğer…..
500 bin kişinin kredi kartının faizini sileceklermiş (!)..
Kazanmadan ve alın teri dökmeden başkasının malıyla caka satmak kolaydır.
Şayan-ı teessüf.....
Bu vaadi (!) yapan veya yapanlar herhalde 500 bin x 4= 2000.000 oy “hayal” ediyor olmalı…. Bunlara bir de “çarpan” ve “hızlandıran” etkisi ilave ederseniz, yeme yanında yat…..
“Silmek” için birikime ihtiyaç yoktur. Ama yazmak için birikim sahibi olunması gerekir.
SİLMEK, YAZMAKTAN DAHA KOLAYDIR.
Millet müsaade ederse tabii…
SAMAN
CHP genel başkanı dünkü Antalya mitinginde “Hiç kimsenin aklına saman ithal etmek gelmezdi. Onu da gördük” demiş. Sayın genel başkan iyi takip etmiş samanı......
Samanın ithal edildiğinden haberdar olmuş sayın genel başkan....….
Demek ki danışmanlar “iyi çalışıyorlar”…..
Samanın ithal edilmesi gerçekten “ilginç”.
Öyle anlaşılıyor ki, saman tüketiminde artış var. Veya üretim, tüketimi karşılamıyor. AMA BUNU FARK ETMEK DE ÇOK ÖNEMLİDİR (!)
Bir ülkede saman tüketiminin fark edilmesi, şarap istihlakinden daha mühimdir. Bizim ülkemizde Osmanlı sonrasında şarap “uzmanları” vardı.
Rakı “mütehassısları da” vardı.
Ama saman uzmanı, bildiğimiz kadarıyla yoktu.
Onu da görmüş olduk.
İşte “muhalefet” dediğin böyle olur (!)..