HAK VE HUKUKA FRANSIZ KALMAK

Murat Can

Terör eylemlerinin nedeni ne olursa olsun makul görülemez.

Nitekim bugün Fransa’nın başına gelen terör saldırılarını da makul görmemiz ve oh olsun diye düşünmemiz yanlış ötesi bir durum olur.

Fakat sebeplere de bakmakta, göz atmakta fayda var. Mesela Fransa’nın neden böyle bir saldırıya maruz kaldığını analiz etmek gerekiyor.

Fransa bizim medeni dediğimiz Batı Bloğunun temel aktörlerinden birisi. Özgürlüklerin merkezi diye bize dikte edilen bu ülkenin ve Batı’nın özgürlük karnesi maalesef hiç parlak değil.

İşte birkaç örnekle Fransa’daki özgürlük anlayışı…

Bakın son dönemde Fransa ve Almanya camilere yapılan saldırıları adeta devletler görmezden geldi. Bir yanda özgürlük naraları atarken öbür tarafta mensubu olmadığın bir dinin mabetlerine yapılan saldırıları görmezden gelmek bir tepki hareketini beraberinde getireceği kaçınılmazdı.

Peygamber efendimize özgürlük ve mizah başlığı altında yapılan saldırılara kayıtsız kalmak yine bir tepkiyi ortaya çıkartıyorsa Batı’nın özgürlük terimini yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Fransa özgürlüğün hakaret etmek olmadığını bedelini ağır bir şekilde ödeyerek öğrendi.

Bizlere özgürlük terimin anlamı öğretilirken “başkalarının özgürlüğünün başladığı yerde senin özgürlüğün biter” denilirdi. Oysa Batı, başkalarının hakkına yapılan tecavüzleri görmezden gelirken, kendi hakları konusunda hep şahin kesildi. Bakın benzer bir örneği hedef ülke Fransa’da yaşadık. Fikir özgürlüğü diye kendini yırtan bu ülke “Ermeni soykırımı yoktur demek suçtur” diye bir yasa çıkarttı.

Hz. Peygambere hakaret edersen özgürlük, soykırımla gibi tarih bilimi ilgilendiren bilimsel bir konuda fikir beyan edersen suç. Hiç kusura bakmasınlar. Sevinmiyoruz. Ama gerçekleri görmeyecek ve söylemeyecek kadarda kör ve aptal değiliz. Ektiğinizi biçiyorsunuz.

Sadece bunlar değil, bugün terör eylemlerinden mustarip olan Fransa yıllarca PKK eylemlerine nasıl bir tavır takınmış gözden geçirmek gerekiyor.

PKK’lıları saklamak ve kollamak bir yana yıllarca adeta gizli destek vermeyi pek çok Avrupa ülkesi gibi Fransa’da devlet politikası haline getirmişti.

Peki, sadece PKK mı? Ermeni diasporasının Türk diplomatlara yaptığı suikastları görmezden gelen ve ASALA terör örgütüne tüm şefkatiyle kucak açanda Fransa değil miydi?

Ben her zaman diyorum. Dünya’nın vicdanı Türkler. Bakın bugün Fransa’nın yaşadığı acıda Ahmet Davutoğlu koşarak bu ülkeye gitti. Ancak Fransa hatta Batı bizim yada Ortadoğu’nun yaşadığı hiçbir acıda acımıza ortak olmadı. Bırakın ortak olmayı bizim coğrafyamızda terörü körüklemeyi politika haline getirdiler.

Bugün gelinen noktada Dünya’da pek çok terör eylemine Ortadoğu kaynaklık ettiği reddedilemez bir gerçek. Bunun nedeni ise Batı Medeniyetinin Ortadoğu politikaları.

Enerji kaynaklarının yoğun olarak yer aldığı coğrafyamızda dünya savaşlarından sonra kurulan kukla iktidarlar kendi insanını zulüm altında inletirken, enerji kaynaklarını Batı’ya peşkeş çekmiş ve kendileri aileleriyle birlikte sefa sürmüşlerdir.

Bölgenin kolay yönetilmesi adına her türlü istikrarsızlığı bölgeye pompalayan Batı’nın en büyük kozlarından birisi terör olmuştur.

Bu bölgede tohumlarını ektikleri ve el bebek gül bebek büyüttükleri terör çocuğu bugün adeta kendilerini vurmaktadır.

Sadece bu mu? İngiliz hileleriyle bölgeye monte edilen İsrail’in Dünya’da yaşanan teröre kaynaklık ettiği apaçık ortada değil midir? İsrail’in bölgede kalıcı olmak uğruna uyguladığı devlet terörü bir yana istihbarat servisleri tarafından kurulan ve terörize edilen İslam kimlikli eylem grupları da ayrı bir gerçek değil midir? Bu örgütler dünyaya adeta terör ihraç etmemektedir? İçimdeki derin şüpheler “Fransa katliamında da benzer bir senaryo var mı acaba?” diye sormadan edemiyor.

Bakın Netenyahu koşa koşa Fransa’ya gitti. Sağa sola el sallayarak bilinçli bir şekilde ortaya koyduğu tavırları ile durumdan memnuniyetini adeta ilan etti. Sonrasında yaptığı fırsatçı açıklamada ise Fransa’daki Yahudileri İsrail’e davet etti. Bu Yahudilere “İsrail’e yerleşin” dedi.

Biz Fransa’nın yanında olup acılarını paylaşırken utanmaz İsrail politikası terörden yine bir rant çıkarmayı başardı.

Sonuç cümleleri olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Batı’nın iki yüzlü politikaları, İsrail’in uyguladığı devlet terörü ve İsrail Gizli Servisinin İslamcı terörist yetiştirme başarısı bugün Dünya’da uygulanan terörün adeta tek kaynağı haline gelmiştir.

Öncelikle batı Ortadoğu tutumunu gözden geçirirse ve iki yüzlü politikalarından vazgeçerse, Müslüman hassasiyetlerini de gözetirse; İsrail’in yayılmacı ve terör politikalarına son verilip bir Filistin devleti kurulursa Dünya’da ki terör eylemlerinin azalacağını düşünüyorum.

Terörü bir kez daha lanetliyor, hiçbir milletin bu acıyı yaşamamasını temenni ediyorum.


twitter / @yazarmuratcan