Darbe girişiminin 3. yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılan müze, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün Anadolu Yakası girişinde, 15 Temmuz Şehitler Makamı'nın hemen altında bulunuyor. İki katlı müze açıldığı 15 Temmuz 2019'dan beri yaklaşık 2 milyon ziyaretçiyi ağırladı.
Müzenin bahçesinde darbe gecesi şehit olan 252 kişi için servi ağaçları yer alırken, bu ağaçların sıralandığı Şüheda Yolu'nun ardından alana gelen ziyaretçiler, önce 24 saat boyunca içerisinde sela okunan kubbe şeklindeki Şehitler Makamı'nda dua ediyor.
Ardından Hafıza 15 Temmuz Müzesi'ne giren ziyaretçileri ilk olarak darbecilerin tankla ezdikleri bir otomobil karşılıyor. Zemin girişindeki duvarda, "Unutma" yazısı ile 15 Temmuz şehitlerinin isimleri ve onları temsilen tavandan sarkan beyaz güvercinler bulunuyor.
Müze duvarlarında o geceye ait videoların gösterilirken darbecilere bedenleriyle siper olan şehitlerin o gece giydiği ayakkabılar özel bir köşede sergileniyor.
Hande Fırat'ın cep telefonu, Halisdemir'in beresi büyük ilgi görüyor
Darbe girişiminin izlerini taşıyan ve o geceyle özdeşleşmiş bazı eşyalar, müzede camekanlar içinde gösteriliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, darbeye karşı durmaları için vatandaşları sokağa çağırdığı sembol görüşmedeki gazeteci Hande Fırat'ın cep telefonu, Erdoğan'ın konuşmasının gösterildiği bir ekranın önünde sergileniyor.
O gece, Özel Kuvvetler Komutanlığını ele geçirmeye çalışan darbeci general Semih Terzi'yi öldürdükten sonra şehit edilen astsubay Ömer Halisdemir'in beresi ve kaması, en çok ilgi gören eşyalar arasında yer alıyor.
15 Temmuz'da şehit ve gazilerin kullanılamaz hale gelen motosiklet kaskı, cep telefonu ve anahtar gibi eşyalarının sergilendiği bölümde, Piyade Albay Mahmut Pınarbaşı'nın bacağından çıkartılan kurşun da bulunuyor. Bu kurşunun altında, Pınarbaşı'nın nasıl yaralandığı ve darbecilerin, yardıma gidenlere nasıl acımasızca ateş ettiğinin öyküsü anlatılıyor.
Darbeler köşesi
Müzede ayrıca dünya darbeler tarihi ve sömürgecilik tarihine dair bilgilerin yer aldığı bölümler de bulunuyor.
"Darbeler Çağı" köşesinde 1950-2016'da dünya genelinde 531 darbe gerçekleştirildiği, bunların 210'unun amacına ulaştığı, Türkiye'de ise 1960-2016 arasındaki 9 darbe ve darbe girişimi aktarılıyor.
Ayrıca, sömürüye ve haksızlığa karşı dik duranlara değinilen köşede, aralarında Mustafa Kemal Atatürk, II. Abdülhamit Han, Aliya İzzetbegoviç, Mahatma Gandhi ve Simon Bolivar gibi liderlerin bilgileri de yer alıyor.
Özellikle idam urganlarının tavandan asıldığı kısımda Türkiye'nin yaşadığı darbeler, yargılamalar ve darbelerin ağır sonuçları ile FETÖ amacına ulaşsaydı nelerin yaşanabileceği de ziyaretçilerin hafızalarına kazınıyor.
"Milli duygularına sahip çıkmak isteyen çok fazla ziyaretçimiz var"
Hafıza 15 Temmuz Müzesi Müdürü Tuba Danış Ketancı, yaptığı açıklamada, bütün geceyi ve nihayetinde zafer kazanılmasını o ana ait objelerle anlatarak bir hafıza oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
Ketancı, Hafıza 15 Temmuz'a ilginin yoğun olduğuna vurgu yaparak, "Açıldığından beri 2 milyonu aşkın ziyaretçi ağırladı diyebilirim. Çok çeşitli ziyaretçilerimiz var. Ortaokul, lise, tarihine meraklı üniversite öğrencileri geliyor ama yaş ya da cinsiyet sınırlaması yapamayacağım. Milli duygularına sahip çıkmak isteyen, tarih bilinci olan ya da öğrenmek isteyen çok fazla ziyaretçimiz var." dedi.
Müzenin 2022'de İstanbul'da yer alan Kültür ve Turizm Bakanlığı bağlı müzeler içerisinde en fazla ziyaret edilen üçüncü yer olduğunu belirten Ketancı, "Müzede, o geceye dair anılara, objelere yer veriliyor. Bunlar vatandaşlarımızda çok fazla etki bırakıyor, o gecenin özeti burada hissediliyor." diye konuştu.
Müzede yer alan farklı eserlere de dikkati çeken Ketancı, "Sadece 15 Temmuz değil bizim temamız. 15 Temmuz gecesini yaşatan zihniyetin, o an için FETÖ'ydü ama sömürgecilik tarihi itibarıyla ne kadar maske, ne kadar isim değiştirse de aslında birçok medeniyetin tarihinde yer aldığını gösteriyoruz. Darbeler tarihi bölümümüz var, bu da yine ziyaretçilerimizin zihninde resmin tamamlanmasını sağlıyor. Özellikle gençlerimizin bu konuda daha bilinçli olması, bu enstrümanları tanıması için elimizden geleni yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
Ketancı, müzede yıllar içerisinde farklı olaylara şahitlik ettiklerini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Bir gün, Hafıza 15 Temmuz'un ilk açıldığı zamanlarda bir ziyaretçimizin ayakkabısız çıktığını fark ediyoruz. Ardından yukarı çıktığımızda bir bakıyoruz ki şehit ayakkabılarımızın yanında, kendi ayakkabılarını bırakmış, içine de bir not iliştirmiş. 'Ben de o gece şehit olmak isterdim, şehit olmak isteyen 80 milyon adına bu ayakkabıları bırakıyorum' diye bir notu vardı."
Ketancı, Hafıza 15 Temmuz'u gezen vatandaşların yaşadıkları duygulara değinerek, "Ziyaretçilerimiz güçlenmiş, manevi olarak bilinçlenmiş bir şekilde ayrılıyorlar ama çıkarken herkesin yüzünde gözyaşı, üzüntü tabii ki şehitlerimize karşı mahcubiyet yer aldığını söyleyebilirim." değerlendirmesini yaptı.