‘‘Başka bir kimsenin sağlığının zarar görmesine elverişli bir şekilde gürültüye neden olan kişi, iki aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır’’
Türk Ceza Kanunu 183. Madde
Dünya çapında en yaygın gürültü türü ulaşım sistemlerinden kaynaklanır. Motorlu araçların yanı sıra uçak ve demiryolu araçlarının yarattığı gürültü de önemli bir yer tutar. Şehir planlamacılığında yanlışlar yapılması sanayi ve yerleşim alanlarının birbirine bitişmesine neden olabilir ve sonuç olarak sanayi alanının yarattığı gürültü kirliği komşu yerleşim birimlerinde yaşayanların sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Gürültü kirliği yaratan diğer etkenler arasında araba alarmları, acil durum sirenleri, çeşitli beyaz eşyalar ile ev âletleri, fabrika makineleri, yapım ve onarım çalışmaları, ses çıkaran hayvanlar, ses sistemleri, hoparlörler ve konuşmakta olan insanlar sayılabilir.
Malumunuz veçhile yaz aylarında düğün-dernek işleri tam gaz devam ediyor. Lakin burada ortaya çıkan bir ciddi problem var. Adam çocuğuna sünnet düğünü ve evlilik düğünü yapacak ama çevreyi rahatsız ediyor. Bazı yerlerde gün boyunca sokak kapatılıyor ve gece geç saatlere kadar bu kepazelik devam ediyor. Bu durum çoğu insanı rahatsız etmektedir, hele ki sıralı araçlarla geçen konvoylar şehirde tam bir kepazelik yaşatıyor. Kul hakkını düşünen hiç yok. Ben böyle magandalara hakkımı hiç helal etmiyorum. Siz de helal etmeyin, ahirette alacağınız olsun. Bazı görgüsüzler ise sokak ortasında düğün yapmayı eğlence sanıyorlar. Bana ne senin düğününden, batsın sizin düğününüz! senin beni rahatsız etmeye ne hakkın var? Senin konvoyun esnasında çıkardığın gürültü belki bir yaşlıyı, hastayı, bebeği veya dinlenmekte olan birini rahatsız ediyordur. Yazıklar olsun! Yerin dibine girsin düğününüz! Ben mecbur değilim senin gürültüne katlanmaya. En çok da buna nasıl müsaade edildiğine ve neden ceza-i işlem uygulanmadığına şaşırıyorum. Biz ne zaman rahat ve huzurlu bir şehirde yaşayacağız? Bu ilkel canlılar ne zaman huzurlu bir şehirde yaşamayı öğrenecek? Bu bir nasihat, eğer temiz, huzurlu bir Konya arzu ediyorsak resmi kurumların gürültü teröristlerine engel olmalıdır. Şehrimiz evliyalar enbiyalar yurdudur. Sadece diriler değil ruhaniyeti ile alemleri seyreden evliyaları da rahatsız etmek kimsenin hakkı ve haddi değildir. Gürültünün insan sağlığını fizyolojik ve psikolojik olarak etkilediğini bu ilkellerden başka bilmeyen yoktur herhalde. İstenmeyen bu sesler sinir, saldırganlık, hipertansiyon, yüksek stres, kulak çınlaması ya da kulak uğuldaması, duyma kaybı, uyku bozuklukları gibi pek çok sonuç doğurabilir. Allah(cc) nasip etti 40 ülke gördük. Bunlar arasında en sık gittiğimiz ülkeler Avrupa Birliği ülkeleri oldu. Gidenler bilir Avrupa ülkelerinde en dikkat çeken durumlardan biri ses kirliliğinin olmamasıdır. Asla korna sesi duymazsınız. Nüfusu her geçen gün artan ilimizde en büyük problemlerden biri gürültü kirliliğidir. Siz bu yazıyı okurken bir de ülkemizdeki şehirleri göz önüne getirin. Aşırı gürültü ile çevreyi rahatsız eden sokak düğünleri yasalara uygun mu? Değilse bu neden engellenmiyor. Trafikte vatandaşı çileden çıkaran korna seslerinden gece vakti atılan havai fişek seslerine, sokak aralarında yapılan düğünlerden keyfi olarak vatandaşı rahatsız eden gürültü kirliliği hususunda Belediye ve Emniyet ve Çevre Şehircilik Müdürlüğünün daha duyarlı ve dikkatli olması gerekiyor. Ha bu arada derdimiz kimsenin düğünü-müğünü değil derdimiz huzurlu bir Konya…