Geçtiğimiz Salı günü Mhp lideri Sayın Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada “16 nisan referandumuna tüm siyasi partiler saygı göstermelidir. Milli duruşu sulandırmak, gafil inançları diri tutmaya çalışılması fark edilmektedir. Parlamenter sisteme dönüş ifadeleri tasvip etmiyoruz. Bizim yeminimiz bu devletin bekasını korumaktır. Yenikapı’ya sadığız. Ya 26 ağustos’ta seçim yaparız veya 3 kasım 2019 seçimlerine kadar bekleriz” diyerek seçim çağrısı yapması ülke gündemini bir anda değiştirerek seçim tartışmalarının önünü açarak siyasete yön vermiştir. Ardından Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Sayın Bahçeli görüşerek seçim kararı alınmasını heyecanla izledik. Yapılan bu görüşme sonrasında 24 Haziran Pazar günü seçim yapılması için meclise önerge verilmiş ve siyasi bir karar alınarak erken seçim yapılma kararı alınmıştır. Sayın Bahçeli’nin erken seçim çağrısına ana muhalefet liderinin bıktık sizden serzenişi ve diğer muhaliflerin hodri meydan veya Türkiye’yi yönetemiyorlar sözleri ile daha seçime hazır olmadıklarını göstermektedir. Erken seçimin yapılması için Ak parti ve Mhp TBMM önerge vererek meclis komisyonunda görüşülerek büyük ihtimalle 23 nisan pazartesi günü meclis oylaması ile kesinleşecek olan bu seçimin tüm milletimize hayırlı olsun.
16 nisan evet hayır referandumu ile yeni bir sistemin oylanması neticesi halk yeni bir sisteme evet demişti fakat kasım 2019 da yapılacak genel seçimlere kadar eski parlamenter sistemde kalınacağı ve kasım seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanlığı sistemine geçileceği öngörülmüştü. Fakat eski sistemin bürokratik kalıntıları hala kurumların önündeki en büyük engel olarak durmaktadır. Cumhurbaşkanlığı sistemi bu bürokratik kalıntılardan kurtulmak ve iki başlı yönetimin tasfiyesi öngörülerek hazırlanmış ve millet tarafından kabul görmüştür. Sayın Cumhurbaşkanı ve Mhp lideri bahçeli arasında geçen erken seçim görüşmesinin akabinde Sayın Erdoğan yaptığı açıklamada “Cumhurbaşkanıyla hükümetin uyumlu çalışması sayesinde ciddi bir sorun yaşanmıyor gibi gözükse de eski sistemin hastalıkları attığımız her adımda karşımıza çıkabilir. Buna rağmen bizim tercihimiz hep milletimize verdiğimiz taahhüde uygun şekilde 2019 Kasım’ındaki seçimlere kadar dişimiz sıkmaktan yana oldu. Ancak gerek Suriye’de yürüttüğümüz sınır ötesi operasyonlar, gerek Suriye ve Irak merkezli olarak bölgemizde yaşanan tarihi önemdeki hadiseler, Türkiye’nin bir an önce belirsizlikleri aşmasını zorunlu hale getirmiştir. Ülkemizin geleceğine yönelik kararların daha güçlü şekilde alınabilmesi ve uygulanabilmesi için yeni yönetim sistemine geçiş giderek aciliyet kesbetmeye başlamıştır.” diyerek erken seçimin yapılması gerektiğini belirterek seçim çalışmalarına başladı.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ve Mhp lideri Sayın Bahçeli’nin erken seçim kararı almasından önce ana muhalefet ve diğer muhalifler erken seçim çağrısı yaparlarken iki liderin seçim kararından sonra da erken seçim kararını eleştirmeleri manidardır. Seçim kararının alınması ve 24 haziran tarihin de yapılacağı aday adaylık sürecini ve seçim listelerinin nasıl şekilleneceği yönünde yeni heyecan ortaya çıkarmaktadır. Türkiye iki ay boyunca siyasi atmosferi yoğun bir şekilde seçime hazırlanırken Türkiye’nin son on beş yılına damgasını vurmuş ve girdiği her seçimi kazanmış bir Ak partiye karşı muhalefetin nasıl bir argümanla çıkacağı da merak konusudur. Ak parti ve Mhp Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi seçimine daha önceden ittifak etmişler ve diğer siyasi partilerin de olası ittifaklarına kanuni zemini oluşturarak bir ilke imza atmışlar ve bu ittifaka Cumhur İttifakı adını vererek Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğanı aday göstereceklerini ilan etmişlerdi şimdi karşı muhalif kanadın yeni bir ittifak kurup kurmayacakları belirsizliği devam ederken Ak parti ve Mhp nin oluşturduğu Cumhur ittifakı işi ilk seçimlerde kazanma hedefinde iken muhalifler ikinci tura bırakma derdinde oldukları görülmektedir.
24 haziran da yapılacak erken genel seçimlerin Türkiye hayırlı olmasını temenni ederim. Saygılarımla