Enerji; her geçen gün ülkemizde ve dünyada birincil önemi olan kaynaklar arasında yer almaya devam etmektedir. Çoğalan nüfus ile artan tüketim diğer yandan üretim artışına bağlı olarak giderek yenilikçi teknolojilere olan dönüşüm bu ihtiyacı giderek arttırmaya devam edecektir.
Türkiye elektrik enerjisi tüketimi 2021 yılında bir önceki yıla göre %7,7 artarak 329,6 milyar kWh, elektrik üretimi ise bir önceki yıla göre %8,1 oranında artarak 331,5 milyar kWh olarak gerçekleşmiştir.
2022 yılı Mayıs ayı sonu itibarıyla kurulu gücümüzün kaynaklara göre dağılımı; %31,3’ü hidrolik enerji, %25,1’i doğal gaz, %20,3’ü kömür, %10,9’u rüzgâr, %8,3’ü güneş, %1,7’si jeotermal ve %2,4’ü ise diğer kaynaklar şeklindedir.
Ayrıca Ülkemizde elektrik enerjisi üretim santrali sayısı, 2022 yılı Mayıs ayı sonu itibarıyla 10.790’a (Lisanssız santraller dâhil) yükselmiştir. Mevcut santrallerin 748 adedi hidroelektrik, 67 adedi kömür, 356 adedi rüzgâr, 63 adedi jeotermal, 346 adedi doğal gaz, 8.725 adedi güneş, 485 adedi ise diğer kaynaklı santrallerdir.
Resmî gazete’de 24 Şubat 2022’de yayınlanan 5209 Sayı’lı karar’ın 6. Maddesi uyarınca; GES ve RES yatırımları Bölgesel Destek kapsamına alınmış, yatırımcılara dolaylı destek paketleri sunulmuştur.
1-2 ve 3. Bölgelerde 4. Bölge desteklerini, diğer bölgelerde kendi bulundukları bölge avantajlarını sunan bu destek paketi GES ve RES yatırımlarını oldukça cazip hale getirebilmektedir. Yatırıma konu panel ve aksesuarların maliyetlerine ilişkin; KDV,Gelir ya da Kurumlar Vergisi ile SGK Prim Desteği Sunan bu destekler; yatırımın geri dönüşlerini oldukça kısaltabilmektedir.
İşletmelerimizin kurulu güçlerine bağlı olarak gerçekleştireceği yatırımlarla -ilgili elektrik kurumlarından gerekli izinleri almak kaydıyla- hem kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek hem de ihtiyaç fazlası elektriği enerji sistemimize iletmek yoluyla bu yatırımların işletmeye fayda sağlayacağı açıktır.