Gönlü yolda olanların durağına hoş geldiniz. Bugün uzak ama kartpostal güzelliğinde bir ülkeyi birlikte keşfedeceğiz. Yerli halkın ‘’Truely Asia’’ (gerçek Asya)dedikleri Malezya’dayız efendim. Ülkenin rejimi krallıkla yönetilen çok partili demokratik bir konfederasyon, resmi adı ise Malezya Federal Cumhuriyeti. On dört eyaletten oluşan ülkede sultanların sultanı kavramı kulağa ters gelmesin. Eyaletlerden sadece dokuzunun sultanı, sultanların sultanı olarak her beş yılda bir dönüşümlü olarak Malezya kralı olabiliyor. Çinli ve Hintli ailelerden gelip bu güruha önderlik eden diğer kralların sultan kayığına binme şansları ise hiç yok. Burnunuzu, sarayın kapısına ya da onu cömertçe kucaklayan bahçenin cilalı parmaklıklarına kadar değdirmek serbest. Sonrasını emir erleri düşünecektir. Burada serbestçe yapabileceğiniz tek şey, durduğunuz yerde üç yüz altmış derece etrafınıza “bakmak” ya da rast geldiyseniz askerlerin nöbet değişimini izlemek…İslam ülkesi ve monarşi ile yönetilmesine rağmen hiç bir baskı unsuru gözlemlemiyorsunuz.Ne ararsanız bulursunuz. Malaylar, Hintliler ve Çinlilerden oluşan bir toplum huzur içinde yaşıyorlar. Genelde devlet işlerinde Malaylar, ticaret de Çinlilerin hakimiyeti var. İnsanları sempatik ve güler yüzlü burada acı olan tek şey baharatlı yemekleridir. Ülkede yabancı dil bilenlerin oranı oldukça yüksek. Başkent Kuala Lumpur, diğer bir deyişle KL, arı kovanını aratmayan bir devinim içinde çıkar karşınıza. Kelime anlamı “çamurlu kavşak” olan Kuala Lumpur, adının aksine teknolojinin tüm imkânlarını kullanan ve doğayla iç içe kalmayı başaran bir şehir. 1857 yılında Gombak ve Klang nehirlerinin birleştiği yerde kurulan şehrin kuzeyinde Tayland, güneyinde Endonezya ve Singapur yer alıyor. Kuala Lumpur size Güney Asya’da yaşayabileceğiniz hemen her şeyi vaat eder. Cetvelle çizilmiş kadar muntazam kaldırım taşlarına, taş yapılarla yeşilin uyumu şehre sizi daha da yakınlaştıracaktır. Bahçe-Şehir atmosferi şehre iner inmez ziyaretçileri büyüler. Ağaçlarla ve göz alıcı bitkilerle bezeli sokaklar ve binalar geceleri renkli ışıklarla aydınlatıldığında eşsiz bir görüntü çıkar ortaya. Amber Çiçeği ve Orkide bahçelerini içinde bulunduran Göl Bahçeleri, Kuş, Geyik ve Kelebek Parkları şehrin onlarca güzelliklerinden sadece birkaçıdır. Antik çağlara uzanmak istiyorsanız, Milli Müzeyi kaçırmamalısınız. Şehrin diğer müzelerinde de ilginç konular işlenir.
“Bahçeler Şehri” olarak bilinen şehre varınca, ulaşım sektörünün gelişmişliğine şaşırıyorsunuz. Şehirde dolaşmak ve yolunuzu bulmak çok kolaydır. Modern ulaşım hizmetleri sayesinde şehirde göz açıp kapatıncaya kadar bir yerden bir yere gidebilirsiniz. Şehirde gezinmenizi sağlayacak üç ana demiryolu ağı, klimalı otobüsler ve çok sayıda taksi bulunur. Ama tabii ki şehri keşfetmenin en iyi yolu yürümekten geçer. Taksiler iki kategoriye ayrılır: İlk kategoridekilerin renkleri kırmızı-beyazdır ve genelde taksimetreyi açmak istemezler. Diğer kategorideki taksilerin renkleri ise parlak sarı olur ve taksimetreyle çalışmayı tercih ederler. Eğer bir anlaşmazlığa düşmek istemiyorsanız, sarı taksileri kullanmanızı tavsiye ederiz. Taksiyle ulaşımda bilmeniz gereken bir diğer nokta ise, otele çağrılan taksilerin yoldan çevrilenlere oranla daha pahalı olacağıdır. Ayrıca taksilerde akşam altıdan sonra gece tarifesi uygulanır. Ulaşımda toplu taşımayı tercih etmeniz daha ekonomik olacaktır. Ancak toplu taşımanın olumsuz yanı raylı sistemlerin birbirine bağlantı noktalarının bulunmamasıdır. Dolayısıyla aktarma yapamazsınız; raylı sistemler arasındaki mesafeler çok uzaktır ve her sistemin bileti farklıdır. Toplu ulaşım için biletleri postanelerden veya otobüs istasyonlarından temin edebilir, ne kadar kalacağınıza bağlı olarak günlük ya da aylık olarak satın alabilirsiniz.
Şehrin kalbi, iki nehrinin yanında yer alan Merdeka Meydanı‘nda atar. Mardeka’nın kelime anlamı “bağımsızlık”tır. Meydanın tarihi anlamı 31 Ağustos 1957 yılında Malezya’nın İngiliz sömürgesinden çıkması ve bağımsızlığını kazanmasından kaynaklanır. Meydanın karşısında pınarların ve rengârenk çiçeklerinin bulunduğu ziyaretçilerin dinlenebilecekleri bir bahçe bulunur. Meydanın altında ayrıca dinlenebileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz Putra Plaza yer alır.
Sultan Abdul Samad Binası’nı ve o döneme ait diğer binaları, Ulusal Cami’yi, müzeye dönüştürülen Tren İstasyonu’nu, İslam Sanatları Müzesi’ni meydan çevresinde görebilirsiniz. Şehir merkezi içinde yer alan dar sokaklardaki Chinatown’da yeme, içme ve alışveriş için birçok Çin dükkânı bulabilirsiniz. Şehirde gezebileceğiniz diğer bir bölge ise Altın Üçgen adı verilen kısımdır. Burada Kuala Lumpur City Centre(KCLL) ve bir zamanlar dünyanın en yüksek yapıları olan Petronas İkiz Kuleleri’ni görebilirsiniz. Şehirde her yerde “Selamat Datang!” (Hoş geldiniz) yazısı karşılar sizi. Ulusal Anıt ve KL Milli Parkı’nın bulunduğu “Lake Garden” bölgesine doğru ilerlerken yeşil kubbeli, açılmış semsiye görünümünde bir yapı dikkat çeker ki o da Ulusal Camii’dir. Ulusal Anıt, tüm kahramanlara adanmış ve yapay nilüferlerle süslü havuzu ile sıcaktan bunalanlar için iyi bir dinlenme noktası. Güllerle sarmaş dolaş bir parkurun sonunda, meyve suyu satan dükkanlar en ferahlatıcı mekanlardır. Lake Garden’da, üstü ağlarla örtülü, dünyanın “en” büyük şehir içi kelebek ve kuş parkı var.
Ülkenin yaklaşık yüzde otuzu Çinli, yüzde on ikisi Hintli olsa da, KL’de ve Malezya genelinde Müslüman ve Malay nüfus, terazinin baskın kefesi durumunda. Yirmi altı milyon nüfuslu ülkede KL’nin payı beş milyon. On beşinci yüzyıldan itibaren KL’ye taşınmaya başlayan Çinliler, tek tek mahallelerini oluşturmuş. Çin mahallesi, KL’nin meşhur Petaling Caddesi’nin yanı başı sayılır. Burası, şehrin 1800’lerde, eski kalay kaynaklarının etrafında geliştiği merkezlerden biri. Klang ve Gombak Nehrin birleştiği yerde ise eski bir camii, Jamek Camisi ziyarete açık. Petaling Caddesi gece geç saatlere kadar açık. Burası, taklit malların gırla gittiği bir gece pazarı fakat çeşitler çanta, ayakkabı ve saatten öteye neredeyse geçmiyor. Milli Petrol Şirketi (Petrol Nasional)’ne ait 88 katlı Petronas ikiz kulelerinin alt katı bir alışveriş merkezi. Petronas’ta, ayaklarınız en fazla 41. ve 42. katı birbirine bağlayan köprüye değebilir; daha yükseğine izin yok. Petronas, günde sadece 1500 kişiyi ağırlamakla yükümlü. Kulelere çıkmak için bilet kuyruğuna girmek yerine otelinizden talepte bulunabilirsiniz. KL yakınlarındaki rotalardan biri Batu Mağarası. Şehir çıkışındaki Batu’ya doğru yol alırken elçilikler bölgesinde, Brunei Sultanı’nın sarayı, bu bölgeyi geçince de kenarlarından bastırılarak bükülmeye yüz tutmuş bir bira kutusunu andıran yapı “Islamic Foundation Building” çıkar karşınıza. Batik ve deri atölyeleri şehrin muhtelif yerlerinde bulunur. Hanımların ilgisini çekecek pek çok ürünlerin başında ipek gelmektedir. Hint Pazarı yakınlarındaki Silk Street mağazasında ağzına kadar kumaşla dolu hesaplı ve evladiyelik ipek topları bulunabilir. Yıllık sıcaklık ortalamasının 30 derece civarında seyrettiği ve bir yarımadadan ibaret olan ülkede, 400 çeşit orkide mevcut. Malezyalılar hem yeşili koruyup hem de çok modern bir şehir kurmuşlar. Kısaca 'KL' denilen Kuala Lumpur, Malezya'nın başkenti ve en kalabalık şehridir. Ülkenin ticaret, siyaset, eğlence ve uluslararası etkinlikler merkezidir. Sultan Abdul Samad Binası ve, 31 Ağustos 1957'de İngiliz bayrağının son kez indirilerek yerine Malezya bayrağının çekildiği Merdeka Meydanı başta olmak üzere, şehrin ilginç yerleşimlerine turistler akın eder. Şehirde İngiliz sömürge döneminin görkemli binaları ile savaş öncesinin dükkan-evleri ve eski günlerin çekiciliğini korur. Burası alış veriş çılgınlarının mükemmel fırsatlar yakaladığı bir şehirdir. Jalan Bukit Bintang, Jalan Tuanku Abdul Rahman ve Jalan Ampang boyunca sıralanan alış veriş merkezleri ile The Mall, Central Market ve Çin Mahallesi sayısız çeşitte ürünleri ve baştan çıkartıcı fiyatlarıyla ziyaretçileri mıknatıs gibi kendine çeker. Alışveriş konusunda son bir hatırlatma satın alacağınız ürünlerin fiyatları sizi şaşırtmasın! Bu ülke oldukça ucuz
olması ile ün salmıştır.
Para birimi: Ringit, kısaca RM diye ifade edilir. 1$=3.8 RM’dir.
Saat farkı:5 saat ileri
Resmi dil: Malaycadır ancak İngilizce de yaygın olarak kullanılır.
Sıcaklık: Tropikal bir iklime sahiptir. Muson yağmurları sıkça görülmektedir. Ülkeye girişte vize yok, ayrıca Malezya hükümetini Second home Malaysia (ikinci eviniz Malezya) projesi uyguladığını duyuralım. Bu proje kısaca, ülke dışındaki insanlara Malezya’da yaşama hakkı tanıyor. Şartları yerine getirenlere 10 yıllık vize veriliyor. Malezya’nın vatandaşlarına sunduğu hizmetlerden faydalanabiliyorsunuz. Ailede sadece birinin başvurması yeterli eşi ve çocukları otomatik kabul oluyor.
2007’de Konya’yı ziyaret esnasında tanıştığımız ülkenin önemli işadamlarından Ahmed Zaini dostumuz bize unutulmaz misafirperverlik örneği sergiledi. 3 gün boyunca şehrin tüm noktalarını gezdirdi ülke ve şehir hakkında önemli bilgiler verdi. Malezyalılar, Türkleri ve Türkiye’yi çok seviyorlar. Ecdadımız Osmanlı’ya ayrı bir sevgi ve muhabbetleri var. Malezyalı genç kızların en büyük idealinin Müslüman Türk erkekleri ile evlenmek ve Türk ailesine gelin gitmek olduğunu öğreniyoruz. Bize göre, ülke ekonomi, güvenlik ve sosyal dokusu itibarı ile refah bir ülkedir. Yaşam sıralamasında listemizde üst sıralarda yer almaktadır. Tatil seçeneğiniz içinde bulunsun, bizden on üzerinden yedi not aldı.
İnşaallah, gelecek hafta dünyayı keşfetmeye devam edeceğiz…