Değerli kardeşlerim, anneler-babalar-öğretmenler ve tüm yetişkinler. Lütfen dikkat!
Ülkemizde genç nüfus yani 13-18 yaş arası gençlerimizin sayısı8-10 milyon civarındadır. Bu sayı oldukça yüksek bir sayıdır. Ve gençlerimiz geleceğimizdir. Hepsini sevgi ile kucaklıyorum.
Ama gençlerimiz maalesef çok büyük tuzaklarla karşı karşıyadırlar. Geçmişte olduğundan çok daha fazla tuzaklarla karşı karşıyalar maalesef. Tuzaklar evlerimizin en mahrem yerlerine kadar girmiştir. Akıllı telefonlar, bilgisayarlar ve sayısı belli olmayan televizyon kanalları vasıtasıyla. Gençlerimiz amaçsız bir şekilde yaşamaktadırlar. İki arada bir derede kalmışlardır. Ne kendi kültürümüze uygun yaşıyorlar, ne de yabancı kültüre. Hatta yabancı kültüre daha yatkın hale gelmişlerdir.
Yetişkinler olarak bizler onlara yeterince örnek olamıyor ve onlarla çatışıyoruz. Bu da onların bizden uzaklaşarak internete, televizyona ve dışarıya kaymalarına ve oralarda fuhuş, uyuşturucu ve türlü tehlikelerle karşılaşmalarına sebep olmaktadır. Onları büyükler olarak anlamalı ve ona göre hareket etmeliyiz. Kendimiz yaşamadığımız hayatı çocuklarımıza asla veremeyiz. Hele onlarla zıtlaşarak asla onları düzene sokamayız. Sevgi ile davranırsak ancak o zaman onları kazanmış oluruz. Toplumun tüm kesimlerinin bu konuda duyarlı olması gerekir.
Müslümanlığı yaşamayan bir toplum olunca gençlerimiz de maalesef başka akımlara kapılmaktadırlar. Ateistlerin sayısı gün geçtikçe artmaktadır. İllüminati, mason örgütleri zeki gençlerimiz abluka altına almaya çalışıyor ve bunda da başarılı oluyorlar. Tüm dünyaya hikmeti öğreten bu milletin gençlerine hızla sahip çıkmalıyız. Aksi takdirde ileride şikayet etmeye hiç hakkımız yoktur.
Gençlerimizde kafe kültürü gelişmiştir. Bu kafelerde yapılan sohbetleri lütfen tebdili kıyafet gidin ve dinleyin. Eminim ki 5 dakikadan fazla kalamayacaksınız. Ağızları o kadar argo, kaba sözlere alışmış ki kulaklarınızı tıkasanız bile jest ve mimiklerine tahammül edemeyeceksiniz. Ve bu durum sanki normalmiş gibi karşılanıyor. Dinledikleri müzik de tamamen yabancı. Kendimize ait hiçbir şey yok. Konuştukları sözler de öyle. İçi boş ifadeler maalesef.
Ayrıca uyuşturucu madde kullanımı iyice yaygınlaştı. Devlet nasıl oluyor da bu maddeleri satanları yakalayamıyor. Bu kadar aciz mi? Her türlü tehlikeden insanlarımızı korumak devletin görevi değil mi? Neden başaramıyor? Yoksa hala ülkede mafyanın mı sözü geçiyor?
DEAŞ gibi terör örgütleri de maalesef İslam adı altında gençlerimizin beynini iyice yıkamış durumda. Çok kişi var bu örgüte katılan. Ve kimsenin bir şey yaptığı yok. Cemaatçilik derseniz Müslümanlar arasında ayrı sıkıntılara yol açmakta. Güya yüzde 90 ı Müslüman bir ülkeyiz. Bu nasıl Müslümanlık? Birbirleri ile bile anlaşamayan Müslümanlar dünyaya nasıl yön verecekler acaba? Söz ile mi?
Velhasıl kimse kendini de ülkeyi de kandırmasın. Bu ülkede gençliğin arasında tehlike çanları çok kötü bir şekilde çalıyor. Yetkililere hatırlatıyorum. İnşallah bu sözlerime kulak verirler.
Saygılarımla.