Mübarek Ramazan ayını geride bırakarak, Ramazan Bayramının sevincini hep birlikte yaşadık. Temennimiz; gelecek Ramazan günlerine ve bayramlara sağlık, sıhhat ve afiyetle kavuşmak.
Bayramların, özellikle de dini bayramlarımızın günlerini, tatil yapma anlayışı ile geçirmenin yanlış olduğunu düşünenlerdenim.
Dini bayramların sosyal hayata etki ve katkılarını önemsemek, manevi değerlerin öğretilmesinde en etkili eğitim aracı olduğunu unutmamak gerekir.
Bayramlarda evinizde, köyünüzde, ailenizle, akrabalarınızla ve dostlarınızla beraber olamak, bayram sevincini ve güzelliğini yaşamanın ve paylaşmanın önem ve güzelliğini anlatmak çok zor olsa gerek.
Anlatma, ifade etme yeterliliğini ortaya koymak için şöyle bir ifade kullanılması –“Anlatılmaz yaşanır.” – sözü uygun olabilir.
Her zaman olduğu gibi, bu bayramda da ailemizle birlikte olmaya, akraba ve dostları ziyaret etmeye gayret ettik. Bu gayretimiz bize yine inanılmaz bayram güzelliklerini yaşattı.
Çocukların, gençlerin bayram sevincine ortak olmak ne kadar güzel, büyüklerin örnekliğinin ne kadar önemli olduğunu hep birlikte yaşayarak bir defa daha idrak ettik.
Bayram ziyaretinde karşılaştığım gençlerin hararetli sohbetlerine izin alarak katıldım. Gençlerin sohbetlerinden oldukça istifade ettim.
Sohbet konularına uygun olan anektotlar –Yaşanmış hayat hikayeler – ile katkıda bulunmaya çalıştım. Katkılarımın gençleri sevindirdiğini görmek, bayram sevincimizi arttırdı.
Gençlerle yapılan bu sohbetten bazılarını sizlerle paylaşmak, bu paylaşımlardan almamız gereken önemli kazanımlara dikkat çekmek istiyorum.
Gençliğin geleceğe hazırlanılmasında yapılması gerekenlerin ne olduğunu gençlerden öğrenmek mümkün. Böyle bir metot, eğitimcilerin işini daha da kolaylaştıracaktır.
“-Arkadaşlar; Allah’a şükür ben artık namazımı isteyerek kılıyorum. Namazı ne için kıldığımı, ne için kılmam gerktiğini biliyorum. Namazda okuduklarımın ne anlama geldiklerini bilerek kılıyorum. Namaz kılma anlarını çok seviyorum.
Kalk namazını kıl, cennet cehennem var dediklerinde kızıyor, başkalarının bu tür yaklaşımlarından hiç hoşlanmıyordum.Şimdi, bu tür yaklaşımlara fırsat vermediğim için çok mutluyum.
Televizyon programlarından belgeselleri seyretmeyi severim. Hayvanların yaşamlarını konu edinen belgeselleri çok önemserim.
Hayvanlar ile ilgili belgeseli seyrederken, Allah’ın bize ve bütün yaratıklara verdiği bunca nimet var. Bu nimetler karşılığında Allah bizden ne istiyor ?
Bize; küçük bir iyilik ve yardımda bulunana karşı minnet duymayı, teşekkür etmeyi zorunlu bir görev biliriz. Teşekkür eder, şükranlarımızı sunarız.
Yaşamamız için bunca nimeti veren Allah’a karşılığını vermediğim sürece, benim bu hayvanlardan ne farkım olacak?
Bu düşünce bana, Allah’a kulluk yapmam gerktiğini hatırlattı. Kulluk görevlerinden en önemlisinin namaz olduğu idraki ile namaza aralıksız devam etmeye karar verdim.”
Bir eğitimci olarak bu gencin vermeye çalıştığı mesajı anlamaya çalıştım. Kendisini tebrik ettim. Katkı olması dileği ile, büyüklerimizden öğrendiğim ve uygulamaya dikkat ettiğim bir davranışı paylaştım.
“Namaz kılmanın en kolay yolu, vaktinde kılmak. Vaktinde namaz kılabilmenin yolu abdestli olmak. Abdestli olmanın kolay yolu, abdestin bozulduğu an yeniden abdest almaktır.”
Gençler, dikkate alınması gereken güzel bir uygulama olduğunu ifade ettiler. Namazına devam eden gencin uygulamaya başlayacağını söylemesi, beni de oldukça sevindirdi.
“-Aklımın erdiği çocukluk yıllarından lise son sınıfa kadar, yaz tatillerinde kuran okuma kurslarına başladım. Elifbadan başlıyor, tam Kur’an okumaya başlayacağımda okullar açılıyor ve okula başlıyordum. Kur’an-ı okumaya bi türlü başlayamadım.
Sonunda; bir hoca efendinin bildiklerimi dikkate alarak yaptırdığı özel çalışma ile Kur’an-ı Kerimi okumayı başardım.”
Bu ifadeleri kullanan gencin, yaz kurslarında yapılacak çalışmaların sürekliliği konusunnda önemli tespitlerin yapılabileceğini ortaya koyuyor.
“Esas Ramazan, bayram sonrasında başlaması gerekir. Ramazan ayında kazanılan manevi güzellikleri devam ettirme gayretinde olmalıyız. Böyle bir güzelliği bayramla bitirmek, Ramazan ayının feyiz ve bereketinden istifade etmediğimizin/ edemediğimizin bir göstergesi olacaktır.”
Merhametin, yardımlaşmanın, cömertliğin, ikramın, ibadet lezzetinin alındığı Ramazan güzelliklerini yıl boyunca yaşatma sevinci ve güzelliği dua ve dileğimiz olsun.