*Ülke olarak hepimiz ekonomiyle savaşırken geç kaldık gerçek gündemlerden. Dünya ülkelerinin yarısının enflasyonu %3’den az. Ülke olarak biz ise o yarının ilk 20’sinde olmalıydık. Yapay gündem gerçekçi olmayan ve sonu belirsiz tartışmalarla oyalanıyoruz. Ne teknolojide, ne tarımda, ne de kalkınmada ilklerde varız. Ülkede 30 milyon silah var bunun sadece 4 milyonu ruhsatlı. 7 Eylül’de başlayan İsrail saldırıları büyüyerek devam ediyor. 8 Milyonluk ülkeye kimse dur diyemiyor. Gözüken apaçık belli. Lübnan, İran…
**Yarınlar hep güzel olacak sözüne; oysa bugünler, dünün yarınları değil miydi?
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, enflasyonla mücadelede en zorlu sürecin önemli kısmının geride kaldığını belirterek 2025 2024'ten daha iyi olacak. 2026 da 2025'ten çok daha iyi olacak. Enflasyonu düşürmeye, bütçede disiplini sağlamaya başladık. Eski Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, tüketici fiyat endeksinin TÜFE açıklanmasına ilişkin, Mevcut veriler, enflasyonda en zorlu dönemi ardımızda bıraktığımızı, önümüzdeki ayların çok daha iyi olacağını işaret etmektedir dedi. Daha eski Ekonomi Bakanı Berat Albayrak ise ekonomik olarak ülkenin her ay daha iyiye gittiği görüşündeydi. Bugün herkes görüyor ki şubat Ocak’tan hakikaten çok daha iyi. Çok net söylüyorum. Mart da Şubat’tan daha iyi. Nisan Mart’tan zaten çok iyi dedi.
***Borç batağının arttığı bu günlerde düzenlenen ve milyonlarca vatandaşı ilgilendiren borç yapılandırmasında kredi ve kredi kartı borçları, 60 aya kadar yapılandırılabilecek. BDDK'nın kararındaki tarih detayı bazı kafa karışıklıklarına yol açtı. 26 Eylül tarihinden önce gecikmeye düşmüş krediler yapılandırma kapsamına alınacak. Bu tarihten sonraki borçların yapılandırma kapsamına alınıp alınmayacağı, vadesi gelmeyen taksitlerin yapılandırılabileceği henüz bilinmiyor. Türkiye'de her 4 kişiden birinin devletten maaş alıyor. Geçen yıla göre emekli sayısı %6,27 arttı. Türkiye’nin nüfusu 85,3 milyon, devletten maaş alan kişi sayısı 21,7 milyon. Bu durumda, Türkiye’de her 4 kişiden biri devletin sağladığı maaşlarla geçimini sürdürüyor. 2024 Yılında emekli maaşı alan kişi sayısı 16.437.571. Geçtiğimiz yıl aynı dönemde bu sayı 15.467.596. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı istatistiklerine göre, kamu çalışanı sayısı da 5.253.073 kişi. Böylece devletten maaş alanların toplamı 21,7 milyon. Kamu çalışanlarına bakıldığında, toplam 5.263.073 kişinin 3.468.214’ü memur, 1.749.859’u ise işçi. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bütçe gerçekleşmeleri raporuna göre, kamu bütçesinden personele yapılan ödeme tutarı ilk 7 ayda 1.531.806 milyon TL. Buna göre, 2024’ün ilk 7 ayında emekli ve kamu personeline toplam 2 trilyon 960 milyar 84 milyon TL ödeme yapıldı. Vergi gelirlerinin %61,9’u maaş ödemelerine gidiyor.
****Günümüzün en önemli problemi güvenle ilgili. Güven veren her zaman kazanır. Teknoloji ve bilim bizim için neden bu kadar uzak oldu. Abdest tartışmaları ne bozar ne bozmaz, Ramazan ayında orucu bozan ve bozmayan şeyler gibi sürekli oyalayıcı vakit kaybıyla çok geri kaldık. Kime güvenmemiz gerektiğiyle ilgili olarak konuşmalardan ziyade yaptıklarına bakıyorum ben çok uzun zamandır. Yaptıkları ile konuştuklarında 1 derecelik sapma bile benim için kabul edilememezlik kanunu. Bizim ülke olarak geç kalmamız belki hantal bürokrasiden, belki 208 üniversitede boşuna koltuk ve oda işgal eden profesör görünümlü akademisyenlerden, belki de asla orada olmaması gereken makamlarda liyakatsiz kişilerden kaynaklı. Zekâ bakımından ortalamamız yurtdışına giden 1 milyon okumuş anlamış kişiler düşüyor. Mevcut açıklama yapan yetkili olanlar sadece durum tespiti yapıyor. Aksiyon veya yaptığı bir icraat yok. Konuşma olunca iyi. İş yapmaya gelince sürekli bir bahane üretiyorlar. Durum tespiti yapmaya zekâ gerekmez. Bahane üretmeden bir an önce iş verimli iş yapmak gerekiyor.